Kaygı döngüsünden çıkmak | ☔ RAIN yöntemi

tarihinde Banu Karadeniz , Psikolog tarafından güncellendi

Kaygı genellikle dört aşamada ortaya çıkar. Çoğu zaman kaygıyla yaşayan insanlar kaygı döngüsü olarak bilinen durumu yaşarlar. Kaygının 4 aşamasının belirtilerini bilmek, kaygı döngüsünün nasıl çalıştığını anlamak belirtilerinizi yönlendirmenize yardımcı olabilir. Bu içerik Kaygı Döngüsünü Kırmak isimli kitap incelemesinden yola çıkarak bu döngüyü nasıl kırabileceğinizi anlatıyor.

Kaygı döngüsünden çıkmak | ☔ RAIN yöntemi

İnsanlık belki de en kaygılı dönemden geçiyor. Pandemi, sosyal ayaklanmalar, ekonomik ve politik krizler, hatta savaşlar. İster evde geleceği ile ilgili endişelendiğiniz bir çocuk olsun yetiştiriyor olun, ister kişisel sorunlarla karşı karşıya olalım, kendimizi bunalmış ve kontrolden çıkmış hissediyoruz. Bugün kaygı ile mücadele etmek adına edindiğimiz binlerce bağımlılık veya kaygıya bağlı geliştirdiğimiz bir sürü sağlık sorunu söz konusu. 

Son günlerde adından sıklıkla söz ettiren, "Kaygı Döngüsünü Kırmak" kitabını yazan Dr. Judson Brewer, beyin temelli teknikleri ve herkesin erişebileceği küçük tüyoları kullanarak kaygı döngüsünden nasıl çıkabileceğinize dair önerilerde bulunuyor. 

@nitelikliokur

Herkesin kaygı döngüsünü kırmak ve daha iyi hissetmek için kullanabileceği çözüm odaklı bir pratik olan RAIN metodu veya kaygı döngüsü nedir, bu içerikte ele alacağız.

Psikolog Banu Karadeniz
💬 Psikolog Banu Karadeniz
 
Online danışmanlık için tıklayın.
Keşfet 
🔔

🔄 Kaygı döngüsü nedir? 

Korku, anında algılanan bir tehdide yanıt olarak ortaya çıkan duygusal durumdur. Temel olarak, güvenliğiniz tehdit edildiğinde hayatta kalmanıza yardımcı olmak için doğal bir mekanizma. Vücudunuz ve beyniniz size savaş, kaç, don veya siper al gibi araçları sağlamak için vites değiştiriyor gibi düşünün. 

Koruyucu eylemde bulunmak adına ise, zihniniz tehlike kaynaklarını daha iyi tespit edebilir ve bunlara odaklanabilir hale gelir, ve bu mekanizmayı besleyen duygu ise kaygıdır (Barlow, 2002). Kaygı, beklenen bir tehdide yanıt olarak ortaya çıkan duygusal durumdur. Kaygı, hayatta kalmayı desteklemeyi amaçlayan bir beyin ve zihin mekanizmasından kaynaklanır. Kaygının temelinde korku vardır ve korku, bizi yaşamı tehdit eden tehlikelerden uzak tutmanın anahtarıdır. 

“Kaygı döngüsü, bir olay veya durumun meydana gelmesi ihtimaline karşı, kişinin kontrol eksikliği veya korku hissetmesi ve yoğun duygularla başa çıkmak için bir kaçınma statejisi kullandığı durumdur.”

Kaçınma, kaygı döngüsünün sürdürülmesinde önemli bir rol oynar. İnsanlar kaygılarından kaçınmaya çalıştıkça daha da tetiklenebilirler. Belirtileri daha fazla kaygı, panik ve endişeli olumsuz düşünce kalıplarıyla birlikte artar.

kaygı döngüsü

Kaygı Döngüsü

Anksiyete, kaygılı düşünceler ve kas gerginliği hissedebilirsiniz. Anksiyete deneyimi, akut korku durumuna kıyasla daha az yoğun olabilir, ancak çok daha uzun süreli olabilir. Bu kısmen zihninizin size anlattığı hikayelere bağlıdır (Forsyth ve Eifert, 2007). Korku şimdiki ana yönelikken (“Yangın çıktı!”), kaygı ise hayali bir geleceğe odaklanır. (“Ya bir hata yaparsam ve ev yanarsa?!”). Uyarlanabilir bir şekilde kullanıldığında kaygı, gelecek için uygun şekilde plan yapma ve harekete geçme konusunda bizi motive etmeye yardımcı olabilir. 

Kaçma veya kaçınma 

Bununla birlikte, yaratıcı insan zihni, şu anda gerçekten harekete geçmek için yapabileceğimiz hiçbir şeyin olmadığı kadar uzak veya kontrol alanımızın çok ötesindeki potansiyel tehditler hakkında son derece ilgi çekici hikayeler üretebilir. Far görmüş tavşan gibi, bu rahatsız edici şeylere odaklanabilir ve her türlü uyarlanabilir problem çözmeyi unutabiliriz. Hatta çözümsüz bir şekilde kendi kendini besleyen uyumsuz bir kaygı döngüsüne bile sıkışıp kalabiliriz.

Veya, kaygılı hissediyorsanız veya kaygılı olacağınızı tahmin ediyorsanız, kaygınızı azaltmak için bir şeyler yapmayı alışkanlık edinebilirsiniz. Örneğin; bağımlılıklar. Birçok kişi kaygıyla baş etmeye yardımcı olmak için 'güvenlik davranışlarını' kullanır. Bunlar ilaca güvenmeyi, potansiyel endişe verici durumlar için her zaman bir çıkış planına sahip olmayı veya yanınızda başka birinin olduğundan emin olmayı içerebilir. Bu güvenlik davranışları veya kaçınma stratejisi aynı zamanda kaygının kısır döngüsünde de rol oynar. Onlara bağımlı hale geldiğinizde, bir gün onların sizin için ulaşılabilir olmaması daha da üzücü olabilir.

⚠️ Herkes kaygıyı farklı şekilde yaşar. Ancak endişeli düşünceler ve olumsuz duygular genellikle evrenseldir; endişeden korkuya ve gerginliğe kadar değişir. Anksiyete belirtileri arasında terleme, hızlı kalp atış hızı veya yüksek tansiyon da bulunabilir. Kaygı bozukluklarının pek çok türü vardır. En yaygın olanlardan bazıları yaygın anksiyete bozukluğu (GAD), sosyal anksiyete, panik bozukluğu ve farklı fobilerdir.

Ücretsiz Kişisel Gelişim Kitapçıklarımızı Hemen İndirin!

Kişisel Gelişim E-kitapçığı: Aşkta Duygusal Dayanıklılık

💖 Aşk ve Duygusal Dayanıklılık

Duygusal dayanıklılık üzerine çalışın, sağlıklı ilişkiler kurmanın yollarını öğrenin.

 📥 Ücretsiz İndir! 
Yenilenme Ritüelleri

🌱 Yenilenme Ritüelleri

Hayatınıza yeni bir soluk getirmek için ilham verici kişisel gelişim egzersizleri!

📥 Ücretsiz İndir!

👉 Kaygının 4 aşaması 

Kaygı döngüsü dört aşamadan oluşur. Bu aşamaların nasıl gerçekleşebileceğini anlayabilmeniz için topluluk önünde konuşma korkusu yaşayan bir insanı senaryo olarak inceleyelim. 

1. Kaygılı hissetmek ve bununla baş etmek durumunda olmak
İş yerinde bir grup insanın önünde durup sunum yapma düşüncesi soğuk terler dökmenize neden olur.
2. Durumdan kaçınmaya çalışmak veya kaçmak
Eğiliminiz kaçmak olduğundan o gün hasta olduğunuzu işe söylersiniz.
3. Geçici bir rahatlama hissi hissetmek
Sizi bu kadar kaygılandıran işi yapmak zorunda olmadığınız için hemen rahatlamış hissedersiniz.
4. Artan kaygı durumuna dönüş.
Sunumun bir sonraki haftaya ertelendiğini öğrendiğinizde bu rahatlama kısa süreli olur ve yeniden kaygılanmanıza neden olur.
profesyonel numeroloji danışmanlığı

Psikologumuza soru sor!

Psikoloji yazarımız Banu Karadeniz'e e-posta ile sorularınızı göndermek ister misiniz?

İletişime geç >

Kaygı döngüsünden nasıl çıkılır? 

Kaygı sosyal olarak bulaşıcıdır ve çoğu zaman kaygımız hakkında kendimizden veya başkalarından aldığımız yargılarla abartılır. Yalnızca irade, akıl, oyalanma, ikame veya çevresel değişikliklerle önlenemez. Bunun yerine Dr. Brewer, kaygı döngümüzün farkına varmamızı ve bu alışkanlıkları nasıl ödüllendirip pekiştirdiğimizi anlamamızı öneriyor. 

Bir alışkanlık döngüsünün tanımlanması, bir tetikleyicinin, sonraki davranışın ve ödülün tanımlanmasını içerir. Kötü alışkanlıkların kırılması ve yenilerinin oluşmasına yönelik uygulamalar ve değişim sürecinde sabırlı olmak en önemlisi. Farkındalık veya bilinçli olarak ve yargılar üretmeden akışta kalmak ve merak duygusunu hep canlı tutmak, kaygı alışkanlığından kurtulmanın ve ısrarcı düşünmeyi engellemenin bir yolu olarak görüldüğünde döngüden çıkmak mümkün.  

Örneğin; Dr.Brewer kitabında, farkındalığın ve merakın kısmen işe yaradığını, çünkü bunların sahip olduğumuz düşünceleri veya duyguları değiştirmeyi gerektirmediğini, bunun yerine bu düşünce ve duygularla olan ilişkimizi değiştirmeyi gerektirdiğini savunuyor. Konfor alanından çıkmak bir egzersiz şekli. Konfor bölgemiz ile tehlike bölgemiz arasında, kendimizin yeni bir versiyonunu yaratma potansiyeline sahip olduğumuz bir büyüme bölgesi olduğunu aklımızdan çıkarmamalıyız. Bu düşünce ve duygularla olan ilişkimizi değiştirmeyi içerir. 

Örneğin, kendimizi cezalandırmak veya ne "yapmamız gerektiğini" söylemek yerine kötü bir alışkanlığa geri döndüğümüzde, yanlış adımı bir öğrenme fırsatı olarak çerçeveleyebiliriz. 

Kaygı döngüsünü kırmak için ☔ "RAIN Yöntemi"

Brewer kaygıyı gidermek ve yeni zihinsel ve davranışsal alışkanlıklar oluşturmak için çeşitli spesifik uygulamalar öneriyor. 

Bu uygulamayı tanımlamak için, ingilizce RAIN kısaltmasını (Recognize what's happening, Allow, Investigate, and Nurture.) kullanıyor. 

1) Recognize > Ne hissettiğini/olduğunu tanımla; 

👂Kendinizi dinleyin. Sizi etkileyen düşünceleri, duyguları, davranışları ve duyguları bilinçli olarak kabul edin. Bu aynı zamanda vücudunuzdaki hisleri veya gerginliği de içerir. Bu faktörlerin hepsi iç içe geçmiştir ve sizi etkilemek için birlikte çalışırlar. İyi, kötü ya da tarafsız. Duygulara dikkat vermek ve onları tanımak, onlara izin vermek, araştırmak ve beslemek için önemli bir ilk adımdır. 

Bu çoğu zaman karmaşık bir süreçtir. Bu nedenle, vücudunuzun her bir bölümünün metodik olarak "taranmasını", genellikle ayaklarınızdan başlayıp kendinize nasıl hissettiğini sormayı içeren bir 🔎 vücut taraması yapmak yararlı olabilir. Bir başka yararlı teknik de vücudunuzda gergin olduğunuzu veya gergin hissedebileceğinizi bildiğiniz belirli bölgelerde dolaşmaktır. Omuzlarınızı geriye doğru yuvarlamak veya çenenizi bir yandan diğer yana hareket ettirmek gibi. Vücudunuzun her bir parçasına biraz zaman ayırmaya ve ona biraz dikkat etmeye çalışın. 

beden taraması ile duyguları anlamak

Bilişsel ve duygusal olarak bu adımı atmak da zor olabilir çünkü rahatsız edici duygu ve düşünceleri kabul etmeye veya bunlara yer açmaya şartlanmadık. Ama onları fark etmeye çalışın. Üzgün mü hissediyorsun? Kaygılı mı hissediyorsunuz? Sahip olabileceğiniz bu duygular nelerdir? Kafanızdan geçen düşünceler neler? Sadece yargılamadan fark etmeye çalışın.

🔗 Daha iyi bir yaşam için: farkındalık meditasyonu

2) Allow > bu düşünce ve duyguları kabul et ve izin ver; 

Az önce tehdit diye tanıdığınız şeyi tam olarak deneyimlemenize izin verme konusundaki direncinizi gevşetmek için bir dakikanızı ayırın.  Direnç mutlaka olacaktır çünkü bu düşünceler, duygular, davranışlar ve hisler rahatsız edicidir ve beynimiz genellikle rahatsızlık hissini en aza indirecek şekilde programlanmıştır. 

Şimdi, deneyiminizin olmasına izin verin. Hiçbir şeyi itmeyin, saklamaya çalışmayın, küçültmeye çalışmayın. Bırakın onları. Onları kendi haline bıraktığımızda bazen daha az enerji ve zaman tüketiriz. Olaylara uzaktan bakabilme yeteneğiniz üzerinde çalışın. Tepki vermeden gözlemlemeye çalışın. Kendinizi bir sinema salonunda oturup bir ekrandan duygu ve düşünceleri izlediğinizi hayal edebileceğiniz gibi, bunları bir dereye koyduğunuz baloncuklar veya yapraklar olarak da hayal edebilirsiniz. Düşüncelerimiz ve duygularımızla savaşmak zorunda değiliz; onları kendi hallerine bırakabilir, bize ne söylüyor olabileceklerini araştırabilir ve onlara göre hareket etmemeye karar verebiliriz. 

Bazen düşünceler hiçbir anlam ifade etmez, ama biz onları ne kadar uzaklaştırırsak, o kadar çok geri gelirler, bizi rahatsız ederler ve bir şeyler ifade ettiklerine bizi ikna ederler. 

🔗 Stres yönetimi: 4D tekniği (Durum>Düşünce>Duygu>Davranış)

3) Investigate > İlgi ve özenle araştırın.

Merak, önemli bir insan kalitesidir. Deneyimlerimizi ve düşüncelerimizi merak ederek düşünmek ve sorgulamak bir sonraki adım. Bunu yaparken özşefkatle yapmak önemlidir. Hisler, düşünceler ve duygular yüzünden kendinizi hırpalamayın. Kendinize ve bunları nasıl deneyimlediğinize karşı kabullenici olun. Belki bedeniniz size biraz şefkate, biraz sevgiye, bir molaya, cesaretlendirmeye vs. ihtiyacı olduğunu söylüyordur. Bu sorulara gerçek bir ilgiyle, şefkatle ve yargılamadan yaklaşmayı unutmayın.

Özellikle, toplumumuzda duygulara izin vermeye çok az yer var. Eğer bu konuda sıkıntı yaşıyorsanız, deneyimlerinizi veya düşüncelerinizi sanki çocukluğunuzda sizden geliyormuş gibi düşünmeye çalışın. Eğer bir çocuk, bir şekilde hissettiğini söyleseydi onu susturur muydunuz? Çocukluktan gelen ruhsal yaralarınıza kulak verin, bugün bilişsel ve davranışsal işleyiş şekliniz bu yaralardan kaynaklanıyor olabilir.  

🧩
Kendini sorgulamak, kendine nasıl yardımcı olabileceğini anlamak için çok önemli.
Kendinize şu soruları sorun:
“Bu sıkıntı nereden geliyor olabilir?” “Burada en çok dikkati çeken şey ne?” 
“Bunu bedenimde nasıl yaşıyorum?” “Bu konuda neye inanıyorum?” “Bu bana nasıl hissettiriyor?” 
“Vücudum ya da bu hassasiyetim, bana neye ihtiyacım olduğunu söylüyor?” “En çok neye ihtiyacı var?” 

Günün sonunda düşünceler sadece düşüncedir. Hiç kendinize üzülmemenizi, mutlu olmamanızı veya bir şeyden dolayı incinmemenizi söylemeyi denediniz mi? Hiç işe yaradı mı? Muhtemelen hayır. Bu düşünce ve duygulara yargılamadan yaklaşmanın bu kadar önemli olmasının nedenlerinden biri de bu. Bu size yabancı gelebilir çünkü acı çeken birini gördüğümüzde verdiğimiz doğal tepki, ona "iyi olduğunu" veya çok da önemli olmadığını söylemektir. 

🔗 Temel duygular nelerdir? Duygu çeşitleri

4) Nurture - Kendinizi şefkatle besleyin

Artık içinizdeki acının neye ihtiyacı olduğunu araştırdığınıza göre, kendinize biraz ilgi gösterin veya bu ihtiyaçları karşılamak için adımlar atın. Kendi kendinizin sırtını sıvazlayın, ya da başkasının sizin için vermesini istediğiniz sevgiyi kendi kendinize verin. Affetmeyi, kendinizi sevdiğiniz için yapmayı öğrenin. 

Elinizi kalbinizin üzerine koyun ve kendinize: "Ben buna değerim", "Seni seviyorum", "Seni affediyorum", "Bu senin hatan değil", "Dinliyorum", "Yapabilirsin" vb. destekleyici cümleler kurun. Bunun vücudunuzun size söylediği ihtiyaçları karşılayan aktif bir öz bakım hareketi olduğundan emin olun. Farklı stratejileri veya ritüelleri test edin ve neyin en iyi hissettirdiğini görün. Stratejiler arasında yüksek sesle veya kafanızın içine bir mesaj fısıldamak, elinizi kalbinize veya yanağınıza koymak, sıcaklık veya ışıkla kucaklandığınızı hayal etmek, sıcak bir banyo yapmak veya aklınıza gelebilecek başka herhangi bir şey olabilir. 

🔗 Güne başlarken ihtiyacımız olan olumlamalar | 20 pozitif cümle

💜
İhtiyaç duyduğunuz şekilde veya başka birinin yanınızda olmasını dilediğiniz şekilde kendiniz için orada olun.

Birinden yardım istediğinizde veya ona bir sorununuzu anlattığınızda ne aradığınızı düşünün. Bazen ihtiyacımız olan tek şey birinin yanımızda olması olduğunda başkaları doğrudan sorun çözme moduna geçer. Yapmaya şartlandığımız şeylerin aksine, vücudunuzun size ihtiyaç duyduğunu söylediği kaynakları gerçekten sağlamaya çalışın.

Yazar notu: Duygularla baş etmek 

Duygularımızı birer rehber olarak aldığımızda davranışlarımızın kontrolünü ele almak da o kadar kolaylaşıyor. Aslında her şey bir denge meselesi. Mutluluğun bir tercih olduğunu söylemenin sırrı bence burada gizli.

Duygularla baş edememek bir zayıflık veya eksiklik olarak değerlendirilmemeli. Bunun bir öğrenme süreci olduğunu ve kendini keşfetme veya basitçe yaşama sanatı olduğunu hatırlayarak yola devam edersek her şeyin yükü hafifleyecektir diye düşünüyorum.
 
🤗"KENDİNİ DİNLE, KABUL ET VE MUTLU OL! HEMEN ŞİMDİ, BAŞLA..."
#BornToBeMe

Kaynak 

Brewer, J. (2021). Unwinding Anxiety: New Science Shows How to Break the Cycle of Worry and Fear to Heal Your Mind.  New York: Avery, Penguin Random House LLC 

Kaleme alan
Banu Karadeniz , Psikolog

Klinik psikoloji alanında yüksek lisansını tamamladıktan sonra özellikle stres, kaygı ve travma üzerine çalıştı. 9 yıldır danışanlarına hem bireysel hem de grup terapileriyle rehberlik ediyor.

Konuşmak istediğin bir şey mi var? Wengood uzmanları burada!

Hayat bazen karmaşık olabilir ve bir uzman desteği iyi olabilir. İlişkiler, stres, kariyer çıkmazları, sorular... Wengood'da uzmanlara online danışabilirsin.

Psikolog Banu Karadeniz

Banu Karadeniz

🧠 Psikolog
#stres #farkındalık #huzur

İletişime geç
Simon Tor

Ayşe Demir

💌 İlişki Danışmanı
#sağlıklıilişki #güven #iletişim

İletişime geç

Emre Yıldız

🪜 Kariyer Koçu
#liderlik #özgüven

İletişime geç

Psikolojik zorluklardan biraz bahsedelim...

Psikolojik Zorluklar: Kendi İç Dünyanızı Anlamanın İlk Adımı!

Kendinizi yorgun, endişeli veya bazen kaybolmuş mu hissediyorsunuz? Hayat inişli çıkışlı bir yolculuktur ve psikolojik zorluklarla karşılaşmak oldukça doğaldır. Burada, duygularınızı anlamanıza ve iç huzurunuzu bulmanıza yardımcı olacak içerikler sunuyoruz.

Stres ve Psikoloji: Stresinizi Anlayın ve Kontrol Altına Alın

Stres, hayatın doğal bir parçası olsa da, kontrol edilmediğinde zihinsel ve fiziksel sağlığımızı olumsuz etkileyebilir. Peki, stresin belirtileri nelerdir ve nasıl başa çıkabiliriz? Wengood'un bu köşesinde, stresin etkilerini anlayıp, daha dengeli bir yaşam için pratik çözümler keşfedeceksiniz.

12 adımda hayata yeniden başlamak

Hayatınızda yeni bir sayfa açmak istiyor ya da hayata yeniden başlamak mı istiyorsunuz? Peki yeni kararlar almak ve hayata sıfırdan başlamak için hazır mısın? Yeniden doğmak herkes ister, ancak yapmak istediklerimizi gerçekleştirme cesaretini hepimiz gösteremiyoruz. E, tabii kolay sorular beklemez insanı. Hayatınıza yeniden başlamak için önce hangi adımı atacağını bilmek ve ne yapmak istiyorum sorusunun cevabını keşfetmiş olmak gerekir. Amacımız, feleğin çarkını şaşırtmak niyetinde olan sana motivasyon ile ilgili sözler sıralamak değil. Yeniden başlamak ve yeni hayatını şifayla, sağlıkla donatmak isteyen insanların ortak kaygı, korku, duygu ve yol haritalarını incelemek.

Manipülatör bir narsisti alt etmek: nasıl başa çıkacağım?

Yeter! İmajının incinmesine, sürekli olarak manipüle edilmeye ve kendini aşağılık veya suçlu hissetmene bir dur de artık! Otoriter yüksekten bakan, her şeyden sizi sorumlu tutan, burnu büyük ve yalancı kadın veya adamlardan kendini korumanın vakti. Narsist sapkınlık kişiliklerin özellikleri arasında son derece toksik olan şey “manipülasyon”. Bu hem psikolojik, hem de duygusal istismar devam ederken ne olursa olsun kurban bir süre ne olduğunu anlayamaz ve karşı karşıya kaldığı narsist sapkının masum olduğunu düşünür. Zorlandığın ve incindiğin gerçeğini yok sayma. Kendine ve hayatına sahip çıkıp dizginleri eline almaya hazır mısın? Narsistlerin sonu adlı film başlıyor!

Narsistle mücadele: Bir narsisti alt etmek mümkün mü?

Bir narsistle nasıl baş edileceğini öğrenmek zordur çünkü narsistler empatiden yoksundur, aşırı övgüye ihtiyaç duyarlar ve kendileriyle ilgili abartılı imajlara sahiptirler. Genellikle aldatıcıdırlar ve kendileriyle geçinmeyi neredeyse imkansız hale getiren derin güvenlik açıklarına sahip olurlar. Bir narsistle mücadele etmenin anahtarı yüzleşmekten kaçınmak, etkileşimleri kısa tutmak ve mümkün olduğunda mesafeli bir ilişki kurmak!

Öfke kontrolü bozukluğu | Öfke kontrolü nasıl sağlanır?

Bazı durumlarda görüyoruz ki toplum ruh sağlığı tehdit altında iken günümüzde konuşmamız gereken en önemli olumsuz duygulardan biri öfke duygusu 😡. Çünkü öfke hem kişinin kendine zarar verebilir, hem de başkasına zarar verebilir. Maalesef kontrol etmede en çok zorlandığımız öfke duygusu ne şekilde ifade edileceğini bilmediğimizde bizi ve başkalarını zor durumlara sürükleyebiliyor. Öfkenizi kontrol etmekte zorlandığınızı düşünüyorsanız doğru yerdesiniz! Online terapi niteliğinde bir makale kaleme aldık!

Terk edilme korkusu: Nedir? Neden olur? Nasıl geçer?

Terk edilme korkusu bazı insanların birini kaybetme düşüncesiyle karşı karşıya kaldıklarında yaşadıkları sürekli korku ve kaygı hali ile tanımlanır. Bunu yaşayan kişi bile bunu farkında olmayabilir ancak tartışmasız en yaygın ve zarar veren korkulardan biri. Terk edilme korkusu yaşayan kişiler, ilişkilerini etkileyen davranış ve düşünce kalıplarını sergileme eğilimindedirler ve bu durum hem kişi açısından hem de insan ilişkileri açısından olumsuz sonuçlara gebedir.

Psikolojik destek: ücretsiz psikolog desteği alabilir miyim?

Çoğumuz psikolojik sorunlarını sosyal çevremiz ile paylaşarak hafifletmeye çalışıyoruz. Fakat sosyal destek yeterli olmayınca uzman psikologlara yolumuz düşüyor. Psikolojik destek almak istiyorsunuz ama özel muayene ücretleri nedeniyle bir danışmana gitmekten çekiniyor musunuz? Ücretsiz olarak psikolojik destek almak mümkün mü diye araştırdık ve bir liste hazırladık.

Herkesi memnun etmek: neden sürekli onaylanmak zorundayım?

Hayatınızı başkalarının sizin hakkındaki fikirlerine abartılı bir önem vererek geçirmek istediğinize emin misiniz? Beğenilme arzusu, başkalarını memnun etmek için duyulan bu aşırı dürtü, derinlerde ciddi bir eksikliğin göstergesi olabilir. Başkalarını memnun etmek için mi yaşıyorsun? Kabul görmek için herşeyi yapıyor ve hayır demekte zorluk mu çekiyorsun? Onaylanmaya neden bu kadar ihtiyacınız var? Kendinizi bu dürtüden nasıl kurtarırsınız?

⚠️ Narsist insanı tanımak için bu işaretlere dikkat edin!

Patronunuz, eşiniz, veya sevdiğimiz bir yakınımız... Gün gelir hepimiz narsist bir sapkınla karşılaşabilir ve yıkıcı bir sarmalın içine çekilebiliriz. Peki kimdir bu narsistler? Onları nasıl tanıyabiliriz? İşte çevrenizdeki narsist biri varsa tespit etmek için 10 işaret!

🔎 Biliyor musunuz?

Kendi iç sesinizi dinlemeyi öğrenmek ve duygularınızı anlamak, en doğru kararları verebilmek için çok önemli! Kendi eğilimlerini, içsel gücünü, döngülerini veya engellerini keşfetmek için uzmanlarla görüşmek size iyi gelebilir.

🌟 Yaşam koçları ve spiritüel danışmanları keşfedin! 🌟

Psikoterapi ve ruh sağlığı uzmanlarından gelenler!

Psikoloji Uzmanları ve Tavsiyeler | Kendini Anla, Daha İyi Hisset

Bu bölümde, Wengood psikoloji uzmanlarının görüşlerinden faydalanarak kendini daha iyi anlamana ve psikolojik iyi oluşunu güçlendirmene yardımcı olacak bilgiler paylaşıyor. Kendi iç dünyanı tanımak ve bilinçli adımlar atmak için uzmanların önerilerine göz atmaya ne dersin?

Psikoloji ve Terapiler: Kendini Daha İyi Anla ve İyi Hisset!

Psikoterapi, bireylerin duygusal ve zihinsel problemlerle başa çıkmalarına yardımcı olur. Bir uzman rehberliğinde yapılan bu süreç, kişinin yaşam kalitesini artırır. Günümüzde depresyon, anksiyete, stres, özgüven eksikliği gibi konularla ilgili birçok terapi yöntemi mevcuttur. Hepsi ve daha fazlası Wengood'un bu köşesinde!

Ruh sağlığımıza hak ettiği özeni gösteriyor muyuz?

1992 yılından beri Dünya Ruh sağlığı federasyonu tarafından 10 Ekim Dünya Ruh Sağlığı Günü olarak kutlanıyor. Ruh sağlığını genel insan sağlığından ayrı düşünemeyiz. Çünkü iyilik hali, bedensel ve ruhsal sağlığın bütününe bağlıdır. Ruh sağlığının önemini anlamak sadece kişiler için önem teşkil etmez, toplumun refahı için de oldukça önemlidir. Mental sağlığımıza dair bilmeniz gereken her şey bu makalede!

Olumlu düşünmenin gücü ve ardındaki mantık | #pozitifdüşünce

"Pozitif düşünmenin gücü sayesinde..." ile başlayan cümleler size hep abartılı mı geldi? Belki de "olumlu düşün ki olumlu olsun" anlayışı hakkında biraz ciddi bilgi okursanız fikriniz değişir. Zihin güçlü bir araçtır çünkü bakış açımızı belirler. Sadece pozitif düşünme alışkanlığı bile olumsuz duyguları olumlu duygular ile değiştirebilir, ruh ve beden sağlığınızı ve sosyal ilişkilerinizi iyileştirebilir. Tüm bunlar sizi hayatın akışına güçlü şekilde bağlar ve mutlu bir insan yapar. Olumlu düşünmek, kusurları reddetmek değil, onları birer iyileşme fırsatı olarak görmek demektir. Bu sefer bir yaşam felsefesi olarak pozitif düşünme alışkanlığının işlevselliği ve kazanımı üzerine konuşacağız.

Duygusal detoks: 3 adımda duygularınızı yönetmeyi öğrenin

Duygusal detoks, kendinize dikkat ederken duygularınızı kabul etmenizi sağlar. Evet, gene bir detoks diyorsunuz ancak, bu yöntem duygularınızı sakinleştirmenin ve zihninizi netleştirebilmenin bir yolu... Kısacası, umut vaat eden bir yolculuk…

Antidepresan kullanmak yerine YOGA YAP!

Bilimsel araştırmalara göre, yoga depresyon tedavisinde tamamlayıcı ve destekleyici bir uygulama olarak kabul ediliyor. Antidepresanların yetersiz kaldığı yerde bizim yaşam alışkanlıklarımız devreye giriyor. Kısacası tıbbi tedavi yöntemlerini doğal alternatifler ve sağlıklı yaşam pratikleri ile destelemek gerekiyor. Bunun nedenini detaylıca anlattıktan sonra, serotonin ve dopamin düzeylerini artırdığına, beyin gelişimini iyileştirdiğine inanılan dört yoga pozunu paylaşacağım: Kedi Duruşu (Bidalasana), Yarım Kelebek Duruşu (Janu Sirsasana), Ağaç Duruşu (Vrksasana) ve Ayakta Öne Eğilme (Uttanasana)!

"Çocuğum özgüvenli mi, narsist mi?" Psk. Şeyma Sert

Paşa oğullar ve prenses kızlar! Çocuklarımıza özgüven aşılayalım derken acaba onları yalnızlaştırıyor olabilir miyiz? Özgüvenli ve ayakları yere basan birer yetişkin olmaları için aileler onlara her şeyi vermeye hazır. Akran zorbalığı, aşırı özgüven ve çocuklarımızın kendilerini dünyada tek sanarak büyüyor olması... Psikolojik danışman Şeyma Sert, bu soruların cevabını arıyor ve bir narsist yetiştirmek ile özgüvenli birey yetiştirmek arasındaki farka değiniyor.

Bebeklerde uyku eğitimi | Psk. Dan. Şeyma Sert

Bebeklerin gece beslenmeleri azaldığında, uyku düzenlerinde de değişiklik olabiliyor. Özellikle doğum sonrası, uyumak için çok az zaman bulabilen anneler için, bebeklerde uyku düzensizliği gerçek bir problem haline dönüşebiliyor. Bebeklere uyku eğitimi; çocuğa kendi kendine uyumayı öğretmek demek. Uyku eğitimi alan bebek, geceleri rahat ve kaliteli bir uyku uyuyabilir ve kendi kendilerine uykuya dalabildikleri için, anne de kendine daha fazla vakit ayırabilir. Peki uyku eğitimi şart mı? Bebeğinizi ağlatmadan ona uyku eğitimi vermek mümkün mü? Psk. Dan. Şeyma Sert, kendisine uyku eğitimi hakkında en sık sorulan sorulan soruları yanıtladı.

Şükran Günlüğü nedir? | Bir kişisel gelişim ve mutluluk egzersizi

Kendinizi iyi hissetmek için bir dizinin karşısına geçip düşünmemeye çalışmak yerine şükran günlüğü tutun! Bu ritüel sayesinde hayata bakış açısı ve yaşanmışlıkları değerlendirebiliyorsun. Yaşamın iyi yönleri de var. Bu güzellikleri farkına varmak ve hayatınızı daha pozitif yaşamak istiyorsanız size şükran günlüğü edinmenizi tavsiye ederim.

Depresyon testi: Depresyon mu? Depresif hal mi? Üzüntü mü?

İçinde bulunduğumuz ruh halini nasıl anlarız? Üzüntü, depresif hal, sürekli ağlama isteği, kendini değersiz hissetme, yalnızlık hissi, enerji ve motivasyon kaybı. Artık kendinizi tanıyamıyor ve olumsuz duygularınızı anlamakta zorluk mu çekiyorsunuz? Depresif miyim, yoksa gerçekten depresyonda mıyım, nasıl anlarım? Bu sorunun cevabını kendinize verebilmeniz için depresyon nedir, belirtileri nelerdir anlamak gerekir. Durumunuzu iyi analiz ettikten sonra kendinize nasıl yardımcı olabileceğinizi bulabilirsiniz. Bu yüzden depresyon hastalığının sınırları ve depresyonun fiziksel belirtileri hakkında daha detaylı bilgi için depresyon testi niteliğinde bu makaleye bir göz atmanızı tavsiye ederiz.

Güncel içeriklere göz at!

Wengood Yazarı, Kariyer Koçu Emre Yıldız

Kariyerinizde yön arıyor ya da yeni bir başlangıç yapmak istiyorsanız doğru yerdesiniz. Emre Yıldız, deneyimi ve profesyonel bakış açısıyla size rehberlik edebilir. Şimdi kariyer hedeflerinizi birlikte şekillendirme zamanı! 🚀

Hiç bir şeyden tatmin olmamak

İş yerinde ya da günlük hayatta yaptığım hiçbir şeyden memnun olmuyorum. Yeterince iyi değil, yeterince güzel değil, yeterince başarılı değil, bunlar gibi “yeterince” ile başlayan negatif bir ton düşünce. Belki de en büyük kusurum bu aşırı mükemmeliyetçilik! Ebedi tatminsizliğim, başkalarını da esirgemiyor paylarını veriyor, ve hayat onlar için de zorlaşıyor. Beni bir prenses gibi mi büyüttüler? Gereksinimlerimin gözden geçirilmesi gerekir mi? Bu kronik tatminsizlik nereden geliyor? İşte açıklaması.

Narsisti delirtmek | Narsistlerin nefret ettiği 10 durum!

Bu yazıda, narsistlerin tahammül edemediği durumları keşfedecek ve onların psikolojik dinamiklerini daha iyi anlamanıza yardımcı olacak ipuçları bulacaksınız. Eğer hayatınızda narsist eğilimler gösteren biri varsa, bu bilgiler size onun tepkilerini daha iyi anlamanız ve kendinizi korumanız için rehberlik edebilir.

Wengood Yazarı, İlişki Danışmanı Ayşe Demir

Merhaba, ben Ayşe Demir! İlişki ve çift terapisti olarak, sağlıklı ve dengeli ilişkiler kurmanıza, iletişimi güçlendirmenize ve duygusal yakınlığı artırmanıza yardımcı oluyorum. Aşkı anlamak, güveni yeniden inşa etmek ve mutlu ilişkiler oluşturmak için buradayım!

Wengood Yazarı, Seksolog Derya Tunç

Merhaba! Ben Derya Tunç, cinsellik ve beden farkındalığı alanında uzman bir seksologum. Cinsel yaşamınızı bilinçli, sağlıklı ve özgür bir şekilde keşfetmeniz için rehberlik ediyorum. Tabuların ötesine geçmeye hazır mısınız? 💜

Mesajlarımı Okuyor Ama Cevap Vermiyor! Neden ve Ne Yapmalıyım?

📩 Mesaj attınız, görüldü… ama cevap gelmedi! Bekledikçe aklınızda sorular dönmeye başladı: "Beni görmezden mi geliyor?", "Yanlış bir şey mi söyledim?" Merak etmeyin, yalnız değilsiniz! Bu yazıda mesajlara neden yanıt verilmediğini, bunun arkasında yatan psikolojik sebepleri ve nasıl tepki vermeniz gerektiğini keşfedeceğiz. Hadi, birlikte anlamlandıralım! 🚀✨

Bekarlık: Mutluluk, Özgürlük ve Kendi Yolunu Bulmak

Toplumun evlilik ve ilişkileri idealize etmesine rağmen, bekarlık aslında kişisel gelişim ve özgürlük için eşsiz bir fırsattır. Bu dönem, kendini daha iyi tanıma, güçlü yönlerini keşfetme ve gerçek arzularına odaklanma zamanı olabilir. Bekarlığın avantajlarını en iyi şekilde değerlendirmek için öncelikle kendinle barışmalı, kişisel hedeflerine yönelmeli ve sosyal çevreni genişletmelisin. Yalnızlığı bir eksiklik olarak görmek yerine, kendi ritmini bulmak ve bireysel gelişimine yatırım yapmak için bir fırsat olarak değerlendirebilirsin.

İyi yaşam tavsiyeleri, doğrudan gelen kutuna! 💌

Youtube kanalımıza abone olmayı unutma!

Youtube kanalımıza abone olmayı unutma!