İlerlemek için "uzaktan bakabilme" yeteneği

tarihinde Yudum , Wengood yazarı tarafından güncellendi

"Olaya biraz uzaktan bak!" söylemesi kolay tabii, ama işin içinde olunca ne kadar kişisel gelişim kitaplarından başını kaldırmasan da, bir adım geriye atmak her zaman kolay değil. Patron aradı yine imkansız bir şeyler istedi, kreşten mesaj geldi, eve geldiniz yemek yok, çamaşırlar duruyor... Eşim neden bana destek olmuyor! şeklinde çığ gibi giden stres birikimi, sakin kalmayı bazen zorlaştırıyor. Duyguların, zihinden geçen düşüncelerin seline kapılmamak ve alt veya orta beynimiz tarafından yönetilmemek için bu yazıyı kaleme aldık. Bir adım geriye atıp, olaylara uzaktan bakalım ve sağlıklı veya işlevsel kararlar alıp, adımlar atalım.

İlerlemek için "uzaktan bakabilme" yeteneği

Olayların akışında sakin kalabilmek zor!

Günlük hayatta olaylar karşısında sakin kalabilmek zorlaşır, çünkü hayatın akışı hep ileriye doğru ve hızlıdır. Hal böyle olunca da bizler de günlük hayatımızda aceleci davranırız. Çünkü bunalmışızdır, aynı anda binlerce şey tarafından köşeye sıkıştırılmışızdır.

Sonuç, aceleci, telaşlı, titrek, hatta kriz anı ile yüzleşmek zorunda kalınmışsa, öfke, karamsarlık, stres tarafından yönlendirilen bir ben! Bütün bu döngü, bize pek çok olumsuz duygu ve özellikle de hiçbir şeyi iyi yapmadığımız izlenimini veriyor... Sonra ver elini gelsin, aniden sinirlenme, özgüven eksikliği, yetersizlik veya suçluluk duygusu 🙂 


Kriz anında bir adım geriye atıp düşünmek için kendine zaman tanımak kısaca olaylara uzaktan bakabilme yeteneği olarak anılıyor.

Herhangi bir durumda uzaktan bakabilmek; olup bitenleri onu yaşayan değil, o sırada orada bulunan biri olarak gözlemleyi gerektiriyor. Bu durumda insanın kendini durumdan soyutlaması gerekmektedir ki, kabul edersiniz bu kimi zaman çok zor bir iş ve psikolojik dayanıklılık ile birebir bağlantılı.

Uzaktan bakabilme eksikliği, kendini ihmal ettiğini gösteriyor...

Olaylara uzaktan bakabilme yeteneği, aynı zamanda herkesin kendine bakmak için zaman ayırmıyor olmasının, hatta kendini biraz unutmuş olmasının bir tezahürüdür.

Modern insanın derdini biraz özetlemek gerekirse, tüm zamanımızı ve enerjimizi alan bir işe kendimizi kaptırdık gidiyoruz, çünkü geçinmemiz gerekiyor, ayrıca başarılı olmak istiyoruz çünkü sevilme ihtiyacı, takdir edilme, kendini geliştirme ihtiyacı duyuyoruz. Çocukluk travmaları, veya yetişkinlikte gelen toksik romantik ilişkiler veya narsistler yüzünden hırpalanıyoruz. Güvenlik açıklarımız var, başkalarını memnun etmek, sevilmek istiyoruz.

E ne oldu? Tüm bu ihtiyaçlar ve tamamlanma çabası içerisinde kendimizi unutuyoruz. 😵 Sonra, azar azar, önemsiz gibi görünen tüm bu şeyler üzerimizde giderek daha fazla ağırlık yaratmaya başlıyor, sabırlar tükeniyor... Bir meslektaşın veya eşin basit bir cümlesi bizi öfke patlaması ile sınayabiliyor. Zihnimiz asla dinlenemediği için, günlük organizasyonumuzdaki en ufak bir kusur bizi gözyaşlarına boğuyor veya çıldırtıyor.

Bu olumsuz deneyimler zamanla kronik yorgunluk, tükenmişlik sendromu, depresyon gibi ciddi ruh sağlığı hastalıklarına neden olabiliyor.

Bazen sadece olayın içinden bir adım kendimizi uzaklaştırmak, ilerleme kazanmanın en iyi yolu!

Olaylara uzaktan bakabilme yeteneği neden önemlidir?

Bazı günlük durumlar vardır ki, hem onlar üzerinde durmak için zaman ayırmayı, hem de sağlıklı kararlar almak için uzaktan bakabilmeyi gerektiriyor. Bir nevi arada, sahneden ayrılıp kendi hayatımızın seyircisiymişiz gibi düşünmek.

Örneğin, bir ilişkide, duygularımız ile başa çıkabilmemiz gerekenler anlar vardır, veya iş yerinde profesyonelliği korumamız gereken anlar. Bu anlarda bir miktar mesafe almak ve olayları uzaktan değerlendirmek gerekir. bir adım geri atmamız gerekebilir.

Olumsuz duygularla başa çıkmak ve zihnimizdeki düşüncelerle bağlantı kurabilmek önemli. Çünkü, olumsuz duygular veya düşünceler tarafından yönlendirilmeyen kararlar, daha çok bize benzeyen kararlar olur.🧠 Geri adım atmayı bilmek aynı zamanda kendini yeniden keşfetmek ve kendine uygun seçimleri yapmaya cesaret etmektir. Gerçekten ne istediğinizi, gerçekten neler yapabileceğinizi ve neler yapamayacağınızı bilmek.

Olaylara uzaktan bakabilmek için ne yapmalı?

Daha rahat, daha sakin ve dolayısıyla daha mutlu olmak için biraz mesafe almak acil olduğundan, size yardımcı olacak bazı ipuçları aşağıda sıralandı;

Kendine zaman tanımak

Yukarıda bahsettiğimiz gibi, kriz anında veya stres altında uzaktan bakabilmek için aslında zamana karşı yarışma duygusunu kontrol edebilmek gerekiyor. Aceleci ve telaşlı tutumdan kaçınmak yani kendine biraz zaman tanımak.

Peki ne için zaman tanıyorum? 

  • Bir durumu bir bütün olarak analiz etmek
  • İşlerin neden kötü gittiğini anlamaya çalışmak
  • Neden yorgun veya gergin hissettiğimi kendime sormak
  • Anda kalmak için şu an neye ihtiyacım var diye düşünmek

Hayata olumlu bakmayı öğrenmek

Pozitif düşünce gücü hakkında yeterince şey bilmiyoruz. Herkes sihir bekliyor ardında. Aslında olumlu düşünmek bir nevi bakış açımız üzerinde kontrol sahibi olabilmektir. Daha işlevsel bakabilmek!

🔗 Hayata pozitif bakmayı öğrenmek için ipuçları! 

Açıkçası, her yerde olumlu bir şey yok, biliyorum, farkındayım 🤐. Çözüm olabilecek bazı öz bakım aktiviteleri de biliyorum ama. Bir şükran günlüğü yazmak için acele etmenize de gerek yok, bunalmış hissettiğinizde iyi hissetmek için sizi mutlu eden şeylerin bir listesini yapın, zihninizi olumlu düşüncelere odaklayın.

🔗 Psikolog Mine Yücel, Öz bakım nedir? Öz bakım aktiviteleri nelerdir? 

Dramatize etmemek ve gerçekçi yaklaşmak

Kötü haber, karmaşık durumlar her şeyi büyütmek için oldukça fazla malzeme verir. Ve kendi kendini delirtmek an meselesi haline gelir.

Bu yüzden, kriz anında gerçeğe odaklanarak başlamak önemlidir. Çünkü, durum her zaman duygularımızın inanmamızı istediği kadar dramatik olmayabilir. Ve ne kadar hassas olursa olsun çoğu zaman bu durumun üstesinden gelme kapasitesine insan hakimdir. Olaylara gerçekçi yakalaşarak durumu olduğu gibi kabul etmiş oluruz ve dramı hafife alırız. 💃

👉 Saat 21:00 ise ve kedi maması bitmişse, koltuğunuzda yuvarlanıp "İrem'in annesi bile benden daha iyi bir anne, kaç yaşındayım bir hayvanın sorumluluğunu idare edecek kadar organize olamıyorum!" gibi cümlelerle kendinizi kırbaçlayamazsınız! 

👉 Gelin, aynı duruma gerçekçi yaklaşalım: Öncelikle şu an gerçekleşen olay, tek başına değerlendirilmesi gereken bir durum. Sorun kedi maması olmaması. Çözümü var mı? Var. Hemen halledemiyor olabilirim, dükkanlar kapalı. O zaman, önce tatlı tatlı oynayalım ve sizi karşılayan dostunuzla biraz kaynaşalım... O sırada ona uygun dolapta ne olabilir bir düşünelim ve alternatifleri gözden geçirelim. Bu konuda hala aşırı sorumsuz olduğuma kanaat ediyorsam, telefonuma bir hatırlatma koyayım ve bir daha aynı durum yaşanmaması için elimden gelen önlemi alayım. 

Kapasiteni farkına varmak

Ne yapabileceğinizi ve ne yapamayacağınızı bilmek önemlidir. Yeteneklerini ve kusurlarını bilmek ve onları kabul etmek, kendinle uyumlu bir hayat yaşamak için tek yol. Başarısızlık korkusu/ başarı arzusu ile kendi sınırlarını ıskalamak en sık yaptığımız hatalar.


Hata yapma hakkım var ve nasıl yapacağımı bilmediğim şeyler var! Bu, sorunların üstesinden gelebildiğimi, ve onlardan deneyimler ve dersler çıkardığımı hatırlamama engel değil! Ayrıca herkes gibi öğreniyorum, önemli olan oyunda kalmak!

Sorunlarla yüzleşmek

İnkar, savunma mekanizması hakkında ne biliyorsun? Hassas durumlardan kaçmak, sanılanın aksine, onları yok etmenin değil, büyütmenin en iyi yoludur. Sorunlar hayatın bir parçasıdır ve orada iseler, oradadırlar. Değiştiremeyeceğimiz şeyler vardır ve sadece devam etmek/ilerlemek için onları kabul etmek gerekir.

via GIPHY

The Politician dizisinden bir dize bu fikri çok güzel özetliyor: 

“Hayat bir tren değil! Altın külçeleriyle dolu boktan bir kasırga. Her şeyi planlamak zorunda değilsin, olabildiğince çok külçe yakalarken kasırgadan kaçman gerekiyor {...}, ama yapamazsın, bütün mesele bu. »

Akışına bırakmak

Ve son olarak, akışta kalmayı öğrenmek, çünkü kişinin olaylara uzaktan bakabilmesi için bir adım geride durması gerekir bu kapasite de biraz bırakmayı öğrenmek ile doğrudan ilişkilidir.

Kontrol sürekli sizdeyse, bırakmayı bilmiyorsanız, olaya uzaktan bakmakta tabii ki zorlanacaksınız. Kontrolümüz dışında olan birçok şey var, bunu kabul etmek zorundayız, kendimizden vazgeçmek değil, işlevsel olana odaklanmak önemli.

👉 Örneğin, bırakmayı öğrenmek için iş yerinde, hayır demeyi bilmek, önceliklerinizi yeniden tanımlamayı, yardım istemeyi ve mola vermeyi, ihtiyaçlarınızı ifade etmeyi öğrenmek iyi olabilir.

Yazar: her zaman kolay olmayacak!

Ruh sağlığı uzmanları; "uzaktan bakabilme yeteneği" kavramını şu şekilde tanımlıyor:

"Bir durumu tarafsız bir şekilde gözlemlemek, diğerini anlamak ve kendi rolünü, çıkarlarını açıkça belirlemek için kendinde kalma amacıyla benimsenen tutum"

Tanım kulağa mükemmel geliyor, değil mi? Tamam ama dürüst olalım, söylemesi yapmaktan daha kolay...

👉 Yukarıdaki egzersizlerin bunu başarmanıza yardımcı olacağını umuyoruz, ancak sizin için hala çok zorsa, o zaman bir psikologla birlikte olmanız en iyisidir. Birlikte, geri adım atmanıza engel olan nedenleri anlayacak ve olayları perspektife sokmanıza ve daha barışçıl yaşamanıza olanak sağlayacak yeni alışkanlıklar ortaya koyacaksınız.

🔗 Ücretsiz psikolojik destek almanın yolları

🤗"KENDİNİ DİNLE, KABUL ET VE MUTLU OL! HEMEN ŞİMDİ, BAŞLA..."
#BornToBeMe

Kaleme alan Yudum , Wengood yazarı

🤩Hayatımı fiziksel ve zihinsel harekete adadım. 🖋️Yazmayı, 💭düşünmeyi, 📖okumayı ve 🔎araştırmayı çok seviyorum. 😺💕🧘‍♀️Kedim ve yoga matım vazgeçilmezim.

En yeni makaleler

Kaygı döngüsünden çıkmak | ☔ RAIN yöntemi

Kaygı genellikle dört aşamada ortaya çıkar. Çoğu zaman kaygıyla yaşayan insanlar kaygı döngüsü olarak bilinen durumu yaşarlar. Kaygının 4 aşamasının belirtilerini bilmek, kaygı döngüsünün nasıl çalıştığını anlamak belirtilerinizi yönlendirmenize yardımcı olabilir. Bu içerik Kaygı Döngüsünü Kırmak isimli kitap incelemesinden yola çıkarak bu döngüyü nasıl kırabileceğinizi anlatıyor.

Aşırı hassas kişiliği avantaja çevirmek!

"Ama neden hala ağlıyorsun?". Bu cümleyi sürekli duyuyorum, ve kendimi suçlu hissetmeme neden oluyor! Çünkü bu kadar hassas olmanın normal olmadığını düşünmemi sağlıyor. Aşırı duyarlı olduğumuzda, gözyaşları işlev görme şeklimizin bir parçasıdır. Çünkü güçlü yaşadığımız duyguları boşaltmamıza yardımcı olurlar. Bu, içinde bulunduğunuz duruma göre utanç verici olabilir ama aksine bunu bir zayıflık olarak görmemelisiniz! Kendinizi olduğunuz gibi tanıyıp kabul edip duygusallığınızı doğru şekilde kanalize edersek, aşırı duyarlılık bir güç haline bile gelebilir. Aşırı duyarlılığınızı güce nasıl dönüştüreceğinizi bu yazının devamında konuşuyor olacağım.

Temel duygular nelerdir? Duygu çeşitleri

İnsan doğası; duygu, davranış ve düşünce! Peki duygu ne demek? Temel duygular hangileri? Çocuklara kendi duygularını tanıması için onlar öğretilir, yetişkinlere ise onları nasıl kontrol etmek gerektiği öğretilir, öyle değil mi? Ancak neden bunun gerekli olduğunu hiç düşündünüz mü? Duygular davranışları nasıl etkiliyor? Tüm dünyada aynı yüz ifadesi ile kendini belli eden ve her insanda var olan 6 temel duygu var. Bunlara primer duygu da denir. Gelin duygu durumu, hayal kırıklıkları, mutluluk üzüntü vb. kavramların derinine beraber inelim, duyguları tanımak ve onları kontrol etmek için onlarla yüzleşelim.

Türkiye'de "Babalık İzni" Kullanmak

Evet, anne adaylarına tanınan doğum izni babalar için de geçerli. Ebeveynlerin arasında hiç bir fark yok iken, babalık izni hala daha hamile kadınların izin süresinden daha az ve bir çok değişken ile farklılık gösteriyor. Doğumda babalık izni, babaların bebeği tanımasına ve hatta bebek ile bağlılık oluşturmasına olanak tanır. Peki babalık izni kaç gün? Babalık izni ne zaman kullanılır? Babalık izni dilekçesi nereden bulunur? Ve tabii erkeklerde doğum izni en verimli şekilde nasıl kullanılır? Babalık izni hakkında her detayı aşağıda derledik.

Ofiste çıldırdığım gün ve sonrası | İş yerinde öfke patlaması

Ve sonra bir gün, bardağı taşıran son damla! Hissettiğimiz, ama geldiğini tam olarak göremediğimiz o gün. Kariyerini sorgulatan yönetim biçimlerinin hayal kırıklığı. Ve bam! İş yerimizde çıldırıyoruz. Uygunsuz sözler, kontrol edilemeyen tepkiler, gözyaşı, öfke patlaması… Fırtına geçtikten sonra ertesi gün ofise nasıl gidilir? İş yerinde öfke patlaması yaşadıktan sonra ne yapmalı?

Pozitif bir insan olmak istiyorum!

Bardağın dolu tarafını görmek veya boş tarafını görmek! Yaygın ama uygulaması nadir görülen bir söylem! İyimserlik seviyemizi belirlemesi açısından bu algılama biçimi, önemli. Ben, bu bardağı boş görenlerdenim! Hatta, moralim bozuk olduğunda ben bu bardaktaki dolu suyu da içip bitiriyorum. Kısacası, yeterince metafor kullandıysam, olumlu düşünmeyi beceremiyorum, her zaman en kötüsünü hayal ediyorum ve her şeyi siyah görüyorum! 😨

Hiçbir hayalim yok, ne yapacağım?

Bir kadın dergisinde karşılaştığım soru karşısında farkettim ki; Hayatta hiç bir amacım, hayalim yok! Dergideki soru karşısında, bir anda müthiş bir düşünceler sinsilesine kapıldım! Biraz şaşırdım ve soruya saatlerce baktıktan sonra sayfaya hala tek bir kelime bile yazamamıştım… Nasıl yani, benim yaşamda bir hedefim yok mu? Hayallerim sorulduğunda, aklıma gelecek hiçbir şey olmaz mı? Birkaç seyahat planı ve kısa vadeli öğrenme hedefleri dışında zihnim bomboştu ve aklıma hiçbir şey gelmiyordu. Bu durum beni kaygı ve depresif duygulara sürükledi. Peki hayatta bir amacın olması şart mı? Yoksa ne olacak?

Boşanma sebepleri | En yaygın 10 neden

İlişkilerin sınavı 3. yıldır derler. Peki ya evliliğin? TUİK’in son verilerine göre, evlilik süresine göre boşanmalar incelendiğinde, 2021 yılında gerçekleşen boşanmaların %33,6'sı evliliğin ilk 5 yılı, %20,9'u ise evliliğin 6-10 yılı içinde gerçekleşti. İlgisizlik, sadakatsizlik, parasal konular ve daha nicesi evliliklerin sonlanması için neden oluşturabiliyor. Boşanmanın en yaygın 10 nedenini sıraladık!

Hiç arkadaşım yok! Neden?

Günlerimi tek bir kelime bile etmeden kendi köşemde yalnız geçiriyor değilim, bir şeyler içmek için dışarı çıkmak istersem arayabileceğim iki veya üç kişi var tabii. Ama dost diyebileceğim arkadaşım yok! Benim tercihim miydi bu? Ya da insanlar mı benden kaçtı? Etrafımdaki sağlam arkadaş gruplarını gördükçe kendime sormaktan vazgeçemiyorum: neden hiç arkadaşım yok?!

Procrastination (erteleme hastalığı) nasıl yenilir?

“Daha vakit var…”, “Önce şunu halledeyim, sonra yaparım.”, “Yarın yaparım…” Bilin bakalım ne oldu? Asla yapmadım veya yumurta kapıya dayanınca harekete geçebildim. Kimler bugünün işini yarına erteliyor? 🙌 Modern yaşamın akıl almaz temposu içerisinde, bir şeyleri yapmaya enerjimizin kalmaması normal diyebilirsiniz. Fakat erteleme davranışı sanılanın aksine masum değil ve arkasında bir sürü psikolojik sebep barındırıyor. Yetersizlik hissi, motivasyon eksikliği, stres… İşte erteleme davranışından kurtulmak için 5 ipucumuz! 💪

🎧 Spotify

İşe gidip gelirken, yürüyüşe çıkarken, yemek yaparken veya uyumadan önce size eşlik etsin. Wengood Podcast serisi: RDV Coaching'i kaçırma! 

#3 | Algı yönetimi nedir? Uydumculuk psikolojisi ve soru sorma becerisi #algı #ikna #sorgulama

Ekim 2022 · RDV Coaching | Wengood

29:12

🎥 Youtube

Aslı ile Yoga seansları!

🎥 Youtube

Mentor Özlem Şen ile RDVCoaching serisi 

Kanala 💜abone ol , 🔔 bildirim zilini aç ve tabii, 👍videoları beğenmeyi ve ✍🏻 bize yorumlardan ulaşarak hangi konularda içerik istediğini söylemeyi unutma!

Ayrıca: En sevilen içerikler, günlük mutluluk, destek ve motivasyon dozları için; 

Instagram📸

📍Pinterest