Yeni yılda yeni başlangıçlar yapmak: Hedef koymak için 5 ipucu
Mutluluk tamamen bakış açımızla ilgilidir ve basit küçük değişikliklerle hayatınızı daha iyi bir hale getirebilirsiniz.. Bu yıl meydan okumaya hazır mıyız?
Hepimiz zaman zaman kaygı hissederiz, fakat genellikle belirtiler hızlıca kaybolur ve sorun yaratmaz. Kaygı belirtileri sürekli ve ciddi bir şekilde devam ettiğinde ise kişi yaşam kalitesinde düşüş hissederek şikayet etmeye başlar. Baskın bir şekilde hissedilen anksiyete, sürekli devam ettiğinde işe gitme, okula gitme, arkadaşlarla görüşme veya günlük yaşantıdaki görevleri yerine getirmek zorlaşır. Bu durum normal bir kaygı olmayabilir. İşte bu noktada devreye "anksiyete (kaygı) bozukluğu" girer. Anksiyete halinin bir hastalığa dönüştüğü bu durum ile ilgili bilmeniz gereken her şey bu yazıda!
Kaygı veya anksiyete, doğal bir duygudur : tehlike veya stresle karşılaşınca, vücudumuzun işleyişi değişir, genellikle kalp ritminin hızlanması, uykunun açılması, terleme artışı, kaslarda gerginlik ve bazen nefesin daralması belirtileri ile kendini gösterir.
Normal şartlar altında, bu değişiklikler duygu geçtiğinde hızlıca ortadan kalkar. Ancak, kaygılı ruh hali çok şiddetli veya yaygın hale geldiğinde, günlük yaşamı bozacak, iş göremezlik ve sürekli bir güvensizlik hissi yaratacak kadar ciddileşirse, kaygı bozukluğundan bahsedilir.
📊 Kaygı bozukluğu toplumda en sık görülen psikolojik rahatsızlıklardan biridir ve kadınlarda erkeklere oranla daha sık rastlanmaktadır. Korumacı bir davranışla büyütülen çocuklar ve değer kaygısı duyan kişilerde anksiyeteye daha fazla rastlamak mümkündür.
Bildiğiniz çeşitli psikolojik rahatsızlıkları kapsayan genel bir isimdir anksiyete bozukluğu. Aslında birçok farklı türde anksiyete bozuklukları vardır. Örneğin, sosyal fobi, OKB, panik atak, ve yaygın anksiyete bozukluğu. Dolayısıyla bu ruh sağlığı problemi bir çatı terim olarak düşünebilir. Anksiyeteyle ilişkili çeşitli belirtilerin yanı sıra, bu bozuklukların sınıflandırılması ülkeden ülkeye hafif farklılıklar gösterebilir. Anksiyete bozukluklarının sınıflandırılmasındaki bu çeşitlilik, onları daha iyi tedavi edebilmek için özgüllüklerini anlamanın öneminden kaynaklanır.
Kaygı bozukluğu olan kişiler, çoğu zaman huzursuz ve gergin hissedebilir veya sebepsiz yere ortaya çıkan endişeli düşünceler ve duygular yaşayabilirler. Bu bozuklukların belirtileri kişiden kişiye büyük farklılıklar gösterir ama ortak belirtiler şu şekilde sayılabilir.
Bu tür sorunlar, zamanla tehlike olarak algılanan konulardan kaçınma davranışlarına yol açar: bazı yerlere gitmemek, bazı eylemleri yapmamak, diğer insanlarla buluşmaktan kaçınmak gibi... Bu duruma psikolojide 🟣 kaygı döngüsü adı da verilir. Bazıları, o kadar şiddetli panik ataklar yaşar ki, bu durum onları korkuya ve eylemsizliğe sürükleyebilir ve fobiye dönüşebilir.
🔗 Ruh sağlığınıza hak ettiği özeni gösteriyor musunuz?
Anksiyete bozukluğu türleri
Anksiyete bozuklukları türleri aşırı kaygı duygusu ile ilişkili ruh sağlığı sorunlarından oluşur.
Adından da anlaşılacağı gibi, Yaygın Anksiyete Bozukluğu (YAB) olan kişiler “sürekli, aşırı ve durumla uygun olmayan bir endişe halindedir. Aşırı endişe, kişinin günlük yaşamını olumsuz yönde etkiler ve hatta olağan yaşam etkinliklerini sürdürmesini engeller. Bu kişiler her durumda olası en kötü sonucu düşünürler, herşey kendi denetimlerinin dışındadır, iyi bir olasılık ya da geriye dönüş mümkün değildir.
YAB’nun yaşam boyu görülme sıklığı %5-6’dır. Başka bir deyişle, her 100 kişiden 5-6’sı yaşamlarının herhangi bir zamanın bu rahatsızlığı yaşayabilir. Yaşla birlikte kaygı duyarlılığı artar. YAB yaşlılıkta en sık görülen anksiyete bozukluğudur.
Temel özelliği, aniden ortaya çıkan ve zaman zaman tekrarlayan, insanı dehşet içinde bırakan yoğun sıkıntı ya da korku nöbetlerinden oluşan panik ataklardır. Bu kriz anında kişinin nefes almakta zorlandığı, kontrol edilemez, yoğun korku yaşadığı ve mide bulantısı veya çarpıntı gibi diğer semptomlar yaşadığı bir anksiyete bozukluğu türüdür.
Panik Bozukluğu psikiyatristler tarafından iyi bilinen ve çok sık görülen bir rahatsızlıktır. Öyle ki toplum içinde herhangi 100 kişinin yaklaşık 3-4’ü bu hastalığı ya daha önce geçirmişlerdir ya da halen bu hastalığı yaşamaktadırlar. Genellikle ilk kez 20-35 yaş arasında başlar. Kadınlarda, erkeklere göre 2-3 kat fazla görülür.
🔗 Panik atak kontrol altına alınabilir mi? Ne yapmalı?
OKB artık kaygı bozuklukları arasında kabul edilmiştir ve takıntılı düşünceler (obsesyon) ve bu düşüncelerin neden olduğu zorlantılı davranışlar (kompulsiyon) ile tanımlanan bir hastalıktır.
Obsesyonlar, bireyin zihninden uzaklaştıramadığı düşünce, fikir ve dürtülerdir. Kişinin isteği dışında gelişir, sıkıntıya, huzursuzluğa, kaygıya neden olur ve kişi tarafından mantık dışı olarak değerlendirilir. Kompulsiyonlar, takıntılı düşüncelerin neden olduğu yoğun sıkıntıyı ve huzursuzluğu azaltmak ya da ortadan kaldırmak için gerçekleştirilen yineleyici davranışsal ve zihinsel eylemlerdir.
Örneğin, temizlik obsesyonu, sürekli olarak şeylerin yerinde olup olmadığını kontrol etme ihtiyacı, sokaktan eşya toplamak ve biriktirmek ihtiyacı.
🔗 Obsesif Kompulsif Bozukluk (OKB) nedir?
Kişiyi aşırı korkutan, dehşet içinde bırakan, çaresizlik yaratan, çoğu kez olağandışı ve beklenmedik olayların yolaçtığı etkilere ruhsal travma diyoruz. Ruhsal travmalardan sonra en sık görülen iki hastalık: depresyon ve travma sonrası stres hastalığı. TSSB, travma yaratan bir olayın yaşanmasından sonra, o olayın günlük yaşamda veya rüyada tekrar yaşanması, o olayı hatırlatan durumlardan kaçınmaya yol açan aşırı uyarılmışlık, kaygı ve kolayca irkilmeyi içeren bir kaygı bozukluğudur. Örneğin depremi yaşayanların %20’si travma sonrası stres hastalığına yakalanır.
Aynı zamanda sosyal fobi olarak da adlandırılan sosyal anksiyete bozukluğu bireyin günlük normal sosyal etkileşimler sürecinde başkaları tarafından gözlem altına alınmak veya yargılanmak korkusundan kaynaklı yoğun anksiyete, korku, özbilinç ve utanç duygularına maruz kalması durumudur.
Kişinin mizacı, genetik yatkınlıkları, çocukken zorbalığa veya aşırı eleştiriye maruz kalmak, fiziksel özelliklerle ilgili bir hastalık geçirmek ya da bir farklılığa sahip olmak sosyal fobinin kaynağı olabilir. Bunlara ek olarak, fazla korumacı tutum sergileyen veya başka insanların fikirlerini aşırı önemsediklerini belli eden ebeveynlerin çocuklarında da sosyal fobi görülebilir.
🔗 Sosyal anksiyete: Başkalarının bakışlarından korkma
Agorafobi, kişinin yardım bulamayacağı, kaçamayacağı, kapana kısılmış ya da çaresiz hissedebileceği durum ve ortamlardan (örneğin; alışveriş merkezleri, toplu taşıma araçları ve açık yerler (otoparklar vb.) veya kapalı yerler (tiyatrolar vb.)) korkması ve kaçınması ile karakterize bir kaygı bozukluğudur.
Agorafobisi olan bir kişi, bildiği veya güvenli olduğunu düşündüğü ortamlardan ayrılmaktan korkar. Şiddetli vakalarda evini tek güvenli ortam olarak görür; günlerce, aylarca hatta yıllarca evlerinden çıkmaktan kaçınabilirler. Agorafobi, özellikle panik bozukluğu olan kişilerde yaygındır.
🔗 Açık alan korkusu nedir? #agorafobi
🔗 Fobi ne demek? 😨 En yaygın fobi çeşitleri nelerdir?
Her durumda, tıbbi destek ve psikolojik değerlendirme yaşam kalitesini artırmak için yardımcı olacaktır.
📌 Kaygı bozukluğu olan kişiler, genellikle korkularının irrasyonel ve aşırı olduğunun farkındadır. Psikolojik destek almak için başvurduklarında, birçoğu şöyle şikayet eder. "Korkularımın mantıksız olduğunu biliyorum ama durduramıyorum." |
Anksiyete bozukluğum olduğunu nasıl anlarım?
Başta da belirttiğim gibi arada sırada yaşanan kaygı normaldir, ancak kaygı bozukluğu olan kişiler, hayatlarını ciddi şekilde etkileyen "sürekli endişeli ve huzursuz hissetme durumu" ile başa çıkmak zorundadır.
Her kaygı bozukluğu birbirinden farklı özelliklere sahip olabilir, ancak hepsi aşağıdaki ortak özelliklere sahiptir:
Herhangi bir anksiyete bozukluğunun varlığını gösterebilecek bilişsel, davranışsal ve fiziksel belirtiler şunlardır:
Tanı, korku veya endişe durumu gerçekle karşılaştırıldığında (süre, şiddet veya sıklık açısından) orantısızsa ve belirtiler altı aydan fazla sürerse konulur. Bu, tıbbi ve/veya psikolojik müdahale gerektiren bir ruh sağlığı sorunudur.
DSM-5, anksiyete bozukluklarını tespit etmek için şu soruları sormamızı önerir: Son iki haftada, aşağıdaki hisler sizi ne kadar rahatsız etti? ⚫Endişe, korku, panik veya huzursuzluk hissi; ⚫Kalp çarpıntısı; ⚫Terleme (nemli eller, ateş basmaları...); ⚫Titreme; ⚫Nefes darlığı, kuru ağız; ⚫Boğulma hissi; ⚫Göğüs ağrısı; ⚫Bulantı; ⚫Baş dönmesi veya sersemlik; ⚫Uyuşukluk veya hissizlik; ⚫Uyku problemleri |
Anksiyete bozukluklarının nedenleri tam olarak bilinmemekle birlikte, genetik, fizyolojik ve çevresel faktörler etkili olmaktadır. Ailede anksiyete bozukluğu öyküsü olan bireylerde daha yüksek risk altında olduğu bilinmektedir. Çocuklukta yaşanan stresli veya travmatik olaylar ya da başka bir psikiyatrik rahatsızlığın (örneğin, bipolar bozukluk) varlığı, anksiyete bozukluklarına yatkınlığı artırabilir.
Anksiyete bozukluğunun ortaya çıkması, beyinde bazı nörotransmitterlerde fizyolojik bozulmalar ile ilişkilidir. Özellikle GABA (nöronların aşırı reaksiyonlarını inhibe eden ana madde), noradrenalin ve serotonin seviyelerinden etkilenir. Stres hormonu kotizol de önemli bir rol oynar. Anksiyete bozukluklarının tedavileri için kullanılan ilaçlar genelde bu nörotransmitterlerin düzenlenmesine yöneliktir.
Özellikle çocukluk döneminde yaşanan travmatik olaylar, beyindeki korku işleme mekanizmalarında hassasiyete yol açarak stres unsurlarına karşı fazla duyarlı olmaya yol açmaktadır. Anksiyete konusunda yapılan araştırmalara göre, çocukluk çağında ortaya çıkan kaygı bozukluklarında hem çevresel hem de genetik faktörler birlikte rol almaktadır.
Yukarıda sayılan kaygı bozukluğu belirtilerinden bir tanesi bile çocuklarda bulunuyorsa, vakit kaybetmeden uzman desteği almakta yarar olacaktır. Bunun için online psikolog yoluyla kaygı bozukluğu tedavisi için adım atabilir, profesyonel bir destek alabilirsiniz.
🔗 Çocukluk Travmaları Yetişkinlikte Bizi Nasıl Etkiler?
Anksiyete nedeniyle bir ruh sağlığı uzmanına başvurulup başvurulmamasına karar verilirken dikkate alınması gereken birçok faktör var.
Psikolojik destek almak kaygı bozuklukları tedavisinin en önemli adımıdır. Ruh sağlığı uzmanları, bilişsel davranışçı terapinin (BDT), anksiyete bozukluklarının tedavisinde en etkili yöntem olduğu konusunda hemfikir. Genellikle BDT ile ilaçların bir arada kullanılması yaygındır.
Ayrıca kişinin benimseyebileceği pek çok yaşam pratiği, nefes ve rahatlama teknikleri, meditasyon ve stres yönetimi teknikleri gibi pratikler, anksiyete bozukluklarını hafifletebilir...
Editör notu: Yalnız değilsiniz, yardım alın!Anksiyete, hayatımızın belirli dönemlerinde hepimizi etkileyebilecek çok yaygın bir durumdur. Ancak, bu duygular günlük yaşamınızı etkiliyorsa ve kontrol altına alınması zorlaşıyorsa, bu, genel anksiyete bozukluğunun göstergesi olabilir. Anksiyete ile başa çıkmak ve ondan kurtulmak için çözüm yolları bulmak, yaşam kalitenizi artıracak ve kendinizi daha iyi hissetmenizi sağlayacaktır.#BornToBeMe |
Kaynak
Mutluluk tamamen bakış açımızla ilgilidir ve basit küçük değişikliklerle hayatınızı daha iyi bir hale getirebilirsiniz.. Bu yıl meydan okumaya hazır mıyız?
Yeni bir yılın heyecanı hepimizi sararken, sevdiklerimizi mutlu edecek hediyeler seçmek de bu dönemin en keyifli yanlarından biri. Ancak kime ne hediye alacağınızı seçmek bazen zorlayıcı olabilir. 🎄 Anneniz, babanız, sevgiliniz, kardeşleriniz ya da arkadaşlarınız için anlamlı ve yaratıcı hediye fikirleri mi arıyorsunuz? Endişelenmeyin! Bu yazıda, herkes için uygun ve kişiselleştirilmiş yeni yıl hediyesi önerilerini bulabilirsiniz.
Yeni bir yıl, yeni umutlar ve yeni başlangıçlar demektir. Ancak çoğu zaman, aldığımız kararlar birkaç hafta içinde unutuluyor. Peki, bu yıl farklı bir şey yapmaya ne dersiniz? Kendinizle uyumlu, sürdürülebilir hedefler belirleyerek hem kendinizi daha iyi hissedebilir hem de bu hedeflere ulaşabilirsiniz. İşte bu yazıda, yeni yıl kararlarınızı nasıl daha etkili hale getirebileceğinizi keşfedeceksiniz.
2025 yılına girerken evde ailecek kutlama mı yapacaksınız? Yeni yıl gecesi herkes için özel ve anlamlı, hepimiz en iyi şekilde yılbaşını geçirmek istiyoruz. Aile içindeki farklı beklentiler, geçmişteki anlaşmazlıklar veya monotonluk hissi bu özel geceyi gölgeleyecekmiş gibi geliyor olabilir. Peki, yılbaşını daha keyifli ve anlamlı hale getirmek mümkün mü? Tabii ki mümkün! Bu yazıda, yılbaşını aileyle geçirirken hem eğlenmenizi hem de unutulmaz anılar biriktirmenizi sağlayacak öneriler sunuyoruz. Hazırsanız, yeni yıla pozitif bir başlangıç yapmanın yollarını birlikte keşfedelim! 🎉
Arkadaş çevremiz bizim için önemli bir sosyal destek alanını oluşturuyor. Arkadaşların seni ne kadar tanıyor? Veya sen arkadaşını ne kadar tanıyorsun? Hiç merak ettin mi? Arkadaşlıklarınızın ne durumda olduğunu öğrenmek veya birbirinizi daha iyi tanımak için çok etkili ve eğlenceli bir yöntem var: Arkadaşın ile birbirinizi yeniden keşfetmek ve yeniden bağ kurmak için 50 soruluk arkadaşlık testi ile tanışın! Ayrıca, arkadaşlarla paylaşmak için mükemmel bir test! 😊😉
Eğer bu yılbaşını tek başınıza geçirecekseniz, üzülmek yerine bu zamanı kendinize ayırarak değerlendirebilirsiniz. Bu yazıda, yılbaşını yalnız geçirmenin neden kötü bir şey olmadığını, bu özel geceyi nasıl anlamlı hale getirebileceğinizi ve kendinizi mutlu etmek için neler yapabileceğinizi keşfedeceksiniz. Hazırsanız, yeni yıl ruhunu kucaklamaya başlayalım! 🎄✨
Yeter! İmajının incinmesine, sürekli olarak manipüle edilmeye ve kendini aşağılık veya suçlu hissetmene bir dur de artık! Otoriter yüksekten bakan, her şeyden sizi sorumlu tutan, burnu büyük ve yalancı kadın veya adamlardan kendini korumanın vakti. Narsist sapkınlık kişiliklerin özellikleri arasında son derece toksik olan şey “manipülasyon”. Bu hem psikolojik, hem de duygusal istismar devam ederken ne olursa olsun kurban bir süre ne olduğunu anlayamaz ve karşı karşıya kaldığı narsist sapkının masum olduğunu düşünür. Zorlandığın ve incindiğin gerçeğini yok sayma. Kendine ve hayatına sahip çıkıp dizginleri eline almaya hazır mısın? Narsistlerin sonu adlı film başlıyor!
Bir narsistle nasıl baş edileceğini öğrenmek zordur çünkü narsistler empatiden yoksundur, aşırı övgüye ihtiyaç duyarlar ve kendileriyle ilgili abartılı imajlara sahiptirler. Genellikle aldatıcıdırlar ve kendileriyle geçinmeyi neredeyse imkansız hale getiren derin güvenlik açıklarına sahip olurlar. Bir narsistle mücadele etmenin anahtarı yüzleşmekten kaçınmak, etkileşimleri kısa tutmak ve mümkün olduğunda mesafeli bir ilişki kurmak!
Mine Yücel'in yazısına buradan ulaşabilirsiniz 👉 Öz Bakım Nedir? | Psikolog Mine Yücel
Youtube kanalımıza 💜 abone olmayı, 🔔 bildirim zilini açmayı, 👍videoları beğenmeyi, veee ✍🏻 bize yorumlardan ulaşabileceğini unutma!
Spotify hesabımızı takip ediyor musun?