Romantik ilişkilerin doğası ve genel olarak aşk sakin ve tek düze değildir. Elbette, şüphe duyduğumuz anlar olacaktır, bu herkesin başına gelir. “Duygularımdan emin değilim” anları gelir ve yaşadığımız “doğru ilişki” mi, gibi sorulara cevap ararız. Şüphelerin gölgesinde aşk görkemini kaybeder. O zaman, değer yargılarından uzaklaşan ve karşısında cümle kuramadığınız bir ilişki haline dönüşür. İlişkiniz bu şekilde devam ederse gerçek bir ilişkide olduğunuzu sorgulamanız gayet doğaldır. Bunun gerçek bir ilişki olduğundan emin olmak istiyorum düşüncesi kafamızdan çıkmaz. Çünkü, ilişki aynı zamanda emin olmaktır ve güvence kaynağıdır. Peki bundan nasıl emin olabilirsin? Bu sorulara cevap vermek mümkün mü? Önemli olan nasıl başa çıkılmasını bilmektir.
Hislerinden emin olmama meselesi kimi zaman, kaygılı kişilikler veya overthinking ustası kişiler için bazen kaçınılmazdır. Çünkü bu onların doğasında vardır. Hayat büyük bir belirsizliktir ve başarısızlık korkusu, yanlış kararlar verme kaygısı her aşamaya etki eder.
Diğerleri için ise hikâye farklı şekilde gelişebilir. Şüphe, iki kişinin uzaklaşmış olma hissinden de kaynaklanabilir. Doğru ilişki sinyalleri veren çiftler duygusal, psikolojik ve cinsel olarak aynı frekansta olmalıdırlar. Dikkat aynı olmaları gerek demiyorum ama beklentileri ve arzuları uyuşmalı hatta aynı oranda tatmin olabilmeli diyelim.
🤯 Artık hayata bakışınız aynı değil, farklı şeyler istiyorsunuz. İlişkinizin başlangıcından itibaren bu yana beklentileriniz değişti ve artık tam anlamıyla tatmin olmadığınız, hatta hayal kırıklığının baş göstermeye başladığı söylenebilir mi? Bu tip zamanlarda, insanın kendini sorgulaması veya ilişkiyi sorgulamak mümkün!
Artık bizi tam olarak tatmin etmeyen bir ilişki yaşamaya nasıl devam edebiliriz? Peki emin olunamayan duygular ne anlama gelir? Ne yapmak lazım? Beraberliğinizi kurtarmak için artık çaba göstermenize gerek yok mu?
Bir çizgi çizin ve artısını eksisini yazın! İşte kendinize doğru soruları sormak için bir liste!
Aşk acısı çekmekten, kişisel özgürleşmeye... Bu e-kitapçık, ilişkilerini iyileştirmekle kalmayacak; kişisel gelişim egzersizleri ve psikolojik okumalarla sana pratik ve spiritüel bir yol haritası sunacak!
ÜCRETSİZ İNDİR🧐 Her ilişkide şüphe olacak diye bir şey yoktur. Ancak şüphe duymamak sağlıklı bir ilişkide olduğunuz anlamına da gelmez. Şüphe hemen kopmaya yol açmaz. Ancak hislerden şüphe etmek, mutlaka eylem ve düşüncelerimizi etkiler. Bu nedenle şüpheyi ortadan kaldırmanın en iyi yolu... kendini dinlemek, doğru soruları sormak ve onlara dürüstçe cevap vermektir.
İlişkiden emin olamamak, o kişinin doğru insan olup olmadığını sorgulamak, hissettiklerim aşk mı yoksa başka bir şey yapmayı mı istiyorum gibi düşüncelere sahip olmak şüphe ile birlikte gelir. Bu zamanlarda, şüphelerinizin özünü sorgulamanız gerekir. Bu hayatınızda olan genel bir problem mi? Belki de değişiklik isteği direk ilişkiniz ile ilgili olmayabilir. Belki de daha köklü bir değişim ihtiyacınız var ancak siz yansıtma yaparak ihtiyacınız olanı size vermeyen sadece ilişkiniz gibi düşünüyorsunuz.
Kendinize dürüst olmaya cesaret edin ve ilişkinizi sorgulayın: Hâlâ mutlu musunuz? Problem ne? Neden bir şeyler sizi tatmin etmemeye başladı?
Bir çift iki kişidir. Bir çift olarak birbirinize söylemeye cesaret etmeniz gereken konular ve karşınızdakine şüphe duyduğunuzu söylemeniz gereken anlar vardır. Gerek yok demeyin, bu gerçekten olmazsa olmazdır. Gerçekten de, karşınızdaki de tam bir şüphe içinde olabilir. İletişim eksikliğinin veya kötü iletişimin bazen ilişkideki bir rahatsızlığın temeli olduğunu anlayabiliriz. Şüpheleriniz hakkında olabildiğince dürüstçe konuşun. Belki onları susturmanın bir yolunu bulursunuz.
➡️ Romantik ilişkilerde iletişim: pozitif dil ve önemi
➡️ Sevgili ile kavga ederken kaçınılması gereken 7 cümle
Sıklıkla, yanlış bir şekilde, şüphenin bir ayrılığa ve kırık bir kalbe açılan kapı olduğunu düşünürüz. Ancak, ilişkinizden şüphe etmek, aynı zamanda sizi kendinize, eşinize, onun hayatına daha iyi bakmaya davet eden bir uyarı sinyali olabilir.
Yeniden ele almaktan kaçınmak için bırakmayı öğreniriz ve kendimize gerçek bir şans veririz. Olumlu olana bahse girebilir ve kendimize, hissettiğimiz şüphelerin, kalmak için hala nedenler olduğunun kanıtı olduğunu veya artık savaşmaya değmediğini söyleyebiliriz. Her iki durumda da acele etmeyin, şüpheler hayatın bir parçasıdır ve onlara hemen bir çözüm bulmanız gerekmez.
Tatminsiz olan ben miyim? Evet ya da hayır, her neyse. Dediğimiz gibi, şüpheler hayatın bir parçasıdır, bu yüzden artık kendinizden emin olmadığınız bahanesiyle kendinizi suçlamanıza gerek yok. Aşk ve çift çok önemlidir. İki tarafın artık yeterince bir şey paylaşmadığı bir ilişkiye kendimizi kilitlememiz bizim için çok önemli.
Bir ilişkide ara vermek bazen bir çözüm olabilir, ancak risksiz değildir. Sizlere yazımda da anlattığım gibi çift olarak ara vermek iyi midir? Başarılı bir mola birkaç kural gerektirir: uzlaşılmış bir karar olmalı, mesafe esastır ve kendi kurallarınızı oluşturmak için sağlıklı iletişim esastır. Sadakat uygulanıp uygulanmadığı, mola süresi, günlük veya haftalık aramalar vb.
Mola zor bir zaman ama sorularımıza cevap verebilir. Sonra, hayatta kalmak için bir ilişkinin beslenmesi gerektiğini unutmayalım. Şüphelerin ardından, gerekirse çift terapisi yardımıyla yeniden bağlantı kurmak gerekli olacaktır. Öte yandan, geri dönmemeyi seçerseniz, kararınızı en kısa sürede açıklamanız gerekecektir.
👉Bu makaleler de ilgini çekebilir!
🔗 Toksik romantik ilişkilere dair 10 kırmızı çizgi 🚩
🔗 Açık ilişki yaşamak, iyi bir fikir mi?
🔗 Birini sevip sevmediğinizi nasıl anlarsınız? Test edin!
🔗 Flörte sorulacak sorular | Aşık eden 36 soru!
Yazar notu: şüphe etmek normal bir şeydir!Gördüğünüz gibi, ilişkinizden şüphe duymanız normal! Ancak bu şüpheler devam ederse, kendinizi kaybolmuş hissediyorsanız, artık hiçbir şeyden emin değilseniz… Kendinizi ilişkinize yerleştirmenize ve içinizde neler olup bittiğini anlamanıza yardımcı olacak bir psikolog ile iletişime geçmenizde fayda var.#BornToBeMe |
Kaleme alan
Damla , Wengood yazarı
Kahkahası ile meşhur, hayatı olabildiğince basit okuyan birisi...
Bu makaleyi beğendiniz mi?
Daha fazla bilgi almak ister misiniz 🤔 ?
Doğrudan yazara yazınDamla, Wengood yazarı !
Düşüncelerinizi paylaşmak ister misiniz? Yorum bırakın
İster e-kitapçığı ücretsiz indir, istersen Paket satın al ve ilişki koçumuzla soru cevap seansı yap... Karar senin!
ÜCRETSİZ E-kitapçık duygusal dayanıklılığınızı artırarak, geçmiş deneyimlerinizden öğrenmenize ve yeniden umutla geleceğe bakmanıza yardımcı olacak pratik ve spiritüel bir yol haritası sunuyor.
📩 Ücretsiz indir
Sen benzersizsin, kişisel gelişim yolculuğun da öyle olmalı.
✨ Kitapçık eşliğinde, aşk ve ilişki uzmanı Simay Dağıstan'a doğrudan soru - cevap!
İlk alışverişinizde %50 indirim fırsatı!
💜 Sadece 5€!
Birbirinden anlayan sevgili bekarlara adanmış bu köşemize hoş geldin! Kendi hikayelerimizi, nasıl ve neler hissettiğimizi konuşuyor olacağız. Ve tabi ki de sana yaraşır özel hayatı yaşaman için seninle tavsiyelerimizi paylaşacağız.
En uzun ilişkim mi? Toplasan 2 yıl. Sanki ebediyen tatminsiz kafamın üzerinde bir lanet dolaşıyormuş gibi, ilişkilerden çabucak sıkılıyorum. El ele tutuşma, öpüşme, koklaşma derken, kötü zamanlamalar ve erken keşfedilen hatalar sonucu umutsuzluk rutinine dönüp duruyorum. İlişkilerden çabuk sıkılmak neden kaynaklanır? Uzun ilişkilerde tutunamamak gerçekten bir problem mi?
Aşksız ve sevgisiz bir hiçiz, hepimiz mutlu olmak için sevilmek isteriz. Peki neden sevilmek böyle önemli? Sevilmeye ve sevildiğimizi duymaya neden bu kadar ihtiyaç duyuyoruz? Klinik psikolog Elisabeth Navarro sorularımızı yanıtladı.
Terk edilme korkusu bazı insanların birini kaybetme düşüncesiyle karşı karşıya kaldıklarında yaşadıkları sürekli korku ve kaygı hali ile tanımlanır. Bunu yaşayan kişi bile bunu farkında olmayabilir ancak tartışmasız en yaygın ve zarar veren korkulardan biri. Terk edilme korkusu yaşayan kişiler, ilişkilerini etkileyen davranış ve düşünce kalıplarını sergileme eğilimindedirler ve bu durum hem kişi açısından hem de insan ilişkileri açısından olumsuz sonuçlara gebedir.
Her seferinde aynı hikayede sıkışıp kalıyor ve sizinle ilgilenmeyen, hatta asla erişemeyeceğiniz erkeklerden mi hoşlanıyorsunuz? Ama neden hep bu aynı dramatik modeli kendinize uyguluyorsunuz? Psikolog Nathalie Prussia-Collin, bu davranışı sizin için deşifre ediyor.
"Seni seviyorum". Neden bu iki kelime bu kadar kafana takılıyor? Bu sihirli cümleyi söylemek zorunda kalmadan da duygularını ifade etmenin pek çok yolu var. Gün içindeki davranışlara, bakışlara ve hareketlere dikkat edin, ilan-ı aşklar işte oralarda gizli. Onları bulabilir misiniz? "Seni seviyorum" demeden onu sevdiğini nasıl söylersin? Mesajınızı iletmek için 7 ipucu veriyoruz!
"Aşk, farklılıkların sizi artık ayıramadığı yerdedir" O beyaz der, ben siyah. O bir köpek insanı, ben bir kedi. Benzerlik bir çift olarak uzun bir ömür garanti etseydi... Biz oldukça zıt ama delicesine aşık bir çiftiz, farklılıklarımızla harika bir takımız, keşfediyor, birliktelikten kazanç sağlıyor ve açık fikirliliği savunuyoruz! Ortak noktalarımızın olmaması bir kusur değil. İşte duruma emsal sayılacak bizim hikayemiz.
Birlikteliklerin %15'i beraber yaşamayı düşünmüyor. Birbirlerini sevmediklerinden değil, iki birey de kendi alanı olmasını önemsiyor ve kendi kimliklerini veya aralarındaki o ateşi zorlamalar olmadan korumayı tercih ediyorlar. Onlar özgürler, diğerinin varlığı bir diğerini özgürleştiriyor. Tüm bunlar size de hitap ediyor mu? O halde siz de benim gibi, bekar çiftlerdensiniz. Ve inanın bekar çiftler de masal gibi bir aşk yaşayabilirler!
Aşk, nadiren kesinlik meselesidir. Her iki evlilikten birinin boşanmayla sonlandığına göre aşık olma korkusunun giderek toplumda yaygınlaştığını söylersek yanlış olmaz. Bu korku içinde derin endişeleri barındırır ve önümüzde engeller oluşturur… Mantığa dayanmayan bu korkulardan kurtulmamız önemli. Önce onları tanımamız, nedenlerini keşfetmemiz ve hangi yöntemlerle aşabileceğimizi öğrenmemiz gerek.
Karantina fenomeninden önce bile, birçok kişi abartılı bir etkinliğin koşuşturmacasından kaçınmak için Sevgililer Günü'nü sakin kutlamayı tercih edebiliyordu, fakat 2021 Sevgililer günü malum; karantinada geçecek, yani bu sene nereye gidebileceğimiz konusunda zaten sınırlıyız. Neyse ki randevunuzun teması ne olursa olsun, dekor, kıyafet ve belki keyifli bir sofra ile, biz bir takım fikirler bulduk ve derledik. Evde sevgililer günü kutlamak için fikirler.
Ücretsiz Kişisel Gelişim Kitapçıklarımızı Hemen İndirin!
💖 Aşk ve Duygusal Dayanıklılık
Duygusal dayanıklılık üzerine çalışın, sağlıklı ilişkiler kurmanın yollarını öğrenin.
📥 Ücretsiz İndir!
🌱 Yenilenme Ritüelleri
Hayatınıza yeni bir soluk getirmek için ilham verici kişisel gelişim egzersizleri!
📥 Ücretsiz İndir!
Rutin dışına çıkmak için seks oyunlarını duyduğum zaman, kız arkadaşlarımla dışarı çıktığım bir geceydi. Libido, günlük hayatımızda neler yaşadığımıza bağlı olarak bir gelir bir gider. Renkli ve haz dolu bir cinsellik kendiliğinden sizi bulmaz, sürekli kendinizi yenilemeniz, merakınızı ve motivasyonunuzu da korumanız gerekir. Bu yüzden, 6 kadın bir masa etrafında toplandığımızda, fikirlerini öğrenmek için onlara yatakta zevk aldıkları seks oyunları hakkında sorular sordum. Cinselliğinizi renklendirecek 7 fikir ile karşınızdayım.
Panseküsellik, özellikle ünlüler sayesinde giderek daha fazla konuşulan bir cinsel yönelim. Ancak, bu yeni bir kavram değil. Yine de 2015 yılında İngiltere'de "ELLE" dergisine verdiği bir röportajda Miley Cyrus panseksüel olduğunu deklare ettiğinde insanların bu konuya olan ilgisi arttı. Peki panseküsellik nedir? Bu cinsel yönelim hakkında bilinmesi gereken her şey bu yazıda! Panseküsel olmak ne demek? Biseksüellik ile panseksüellik arasındaki farklar nelerdir? Panseksüel olduğunuzu nasıl anlarsınız? Bir cinsel sağlık uzmanına sorduk!
Bir araştırmaya göre, 18-22 yaş arası kadınların %92’si düzenli olarak kendi kendini tatmin etmek adına mastürbasyon yapıyor. Mastürbasyon, cinsel uyarılma için kendi cinsel organlarınıza dokunma eylemidir ve tamamen normaldir. Hatta kendi kendine dokunmak vücudunuz hakkında bilgi edinmenin sağlıklı bir yolu olabilir. Cinsel olarak aktif olsanız da olmasanız da mastürbasyon yapmanız (cinsel zevk için kendinize dokunmanız) normaldir. Kadın mastürbasyonu hakkında bilinmesi gereken her şey!
Cinsellik genellikle bizi çok meşgul eden bir konudur ve bu nedenle, seks hayatımızın her yerindedir. Aklımızda, telefonlarımızda, konuşmalarımızda, televizyonumuzda ve tabii yatağımızda! Seks hayatımızda bu kadar çok yer kaplıyorsa, iyi hissettirdiği içindir. Seks eğlencelidir ama aynı zamanda daha mutlu, daha az stresli, daha özgüvenli olmamızı sağlar… Kısacası seks hayatımızda önemli bir yere sahip ama herkes sevişmek zorunda mı? Cevap veriyorum hayır! Bu yazımızda az bilinen bir cinsel yönelim olan aseksüellik konuşacağız.
Türkiye’de 10 kadından 9’u cinsel organını tanımıyor. Hal böyle olunca aramızda kaç şanslı orgazm deneyimleyebiliyor siz hesaplayın. Oysa orgazm sanıldığı gibi kompleks, ayıp veya pis bir şey değil. Orgazm en basit hali ile cinsel deneyim sırasında yaşanan heyecanın ani şekilde deşarj olmasıdır ve otonom sinir sistemi tarafından kontrol edilir. Hormonlar sayesinde de oldukça rahatlatıcı bir deneyimdir. Haydi o zaman sihirli parmaklar, arzu edilen partnerler veya seks oyuncaklarınız hazırsa, orgazm olmak için neler gerekir bakalım.
İster kadın ve erkek arkadaşlarımız ile olsun, ister erkek arkadaş veya partnerle konuşmak olsun, seks hakkında konuşmak, utanma duygusu ve rahatsızlığa sebep olabiliyor. Peki ama cinsel yaşam doğal olmasına rağmen, cinsellik konuşmak neden ayıp? Cinsellik üzerine konuşmak neden zor? Cinsellik neden tabu?
Latince "zeki, bilge, bilgili" anlamına gelen "sapio" ve cinsel ve cinsellikle ilgili anlamına gelen “seksüel” kelimesinden oluşan “sapyoseksüel” kelimesi, dış görünüş ve fiziksel görünümden önce zeka, entelektüel seviye ve kültür düzeyi gibi kriterlerden etkilenen insanları tanımlamak için kullanılır. Bir sapyoseksüel için zeka, espri ve mizah anlayışı, diyalogların kalitesi önemli bir cinsel çekim aracıdır. Zeki sözcüğü onlar için büyülüdür. Sapyoseksüellik ile ilgili daha fazlası için aşağı kaydır!
30 yaşındayım, bekarım. Yanlış insanla olmaktansa yalnız olmanın daha iyi olduğunu düşünüyorum ve bu yüzden hala bekliyorum. İrili ufaklı bir çok kalp kırıklığı veya hayal kırıklığı ile dolu olsam da, doğru insanı aramaya devam ediyorum. Annem torun sahibi olamayacağından veya daha sonra anne olmadığım için pişman olma ihtimalimden dolayı giderek daha fazla endişeleniyor. Haliyle bu da bana direk yansıyor. Veya teker teker evlenen arkadaşlarımın yanında üçüncülük oynamak yorucu olmaya başlıyor. Konu ile ilgili aklımdan geçenleri sizinle paylaşıp bu konuda yalnız mıyım test etmek istiyorum!
Vajinismus, birçok kadını kısıtlayan oldukça sinir bozucu ve yaşam kalitesini doğrudan olumsuz etkileyen bir cinsel işlev bozukluğu. Vajinismus şikayetleri hem ağrılı, acı verici hem de rahatsız edici olabilir. Vajina kasları istemsizce kasılır. Bu, herhangi bir penetrasyon ihtimalinde otomatik olarak gerçekleşir, bu nedenle cinsel ilişkilerde sorun, jinekolojik muayeneden faydalanamama ve hatta tampon veya menstruel kap kullanımı imkansız hale gelir. Pek çok kadın vajinismusun tedavi edilip edilemeyeceğini merak ediyor. Neyse ki cevap, evet! Vajinismus tedavisinin çeşitli yöntemlerine kısaca değinerek bilginin aydınlığı ile yüreğinizi ferahlatma peşindeyim. Ayrıca vajinismus tedavisi gören kadınların yorumlarını da aşağıda bulabileceksiniz!
Bir çift olarak rutinden kaçmak, kendinizi sürekli yenilemek ve hem günlük hayatınızı hem de ilişkinizi renklendirmek için çaba gerekir. Kadın dergileri bize monoton ilişki ne demek diye bir kere kodladı. Rutin sanki olumsuz bir şeymiş ve ona karşı savaşmamız gerektiğini, ilişkimize renk katmamız gerektiğini vs. söyleyip durdular. “Evlilik aşkı öldürüyor!” veya “Monoton ilişkiler bir süre sonra bitmeye mahkum.” gibi hurafelerle bizi yıllarca yiyip bitirdiler. Peki ya aslında bir çiftin asıl birleştirici gücü düzen ve rutin ise? Sonuçta ilişkiler biraz da güvenlik ve düzen arayışı değil midir?
İster bir ilişki içinde olun ister bekâr, bazen her şey bulanıklaşabiliyor. Uzmanlarımız, ilişkilerinizi daha iyi anlamanıza, zorlukların üstesinden gelmenize eşlik ve destek oluyor. Küçük bir konuşma bile hayatınızda büyük bir fark yaratabilir 🥰 !
Kendi iç sesinizi dinlemeyi öğrenmek ve duygularınızı anlamak, en doğru kararları verebilmek için çok önemli! Kendi eğilimlerini, içsel gücünü, döngülerini veya engellerini keşfetmek için uzmanlarla görüşmek size iyi gelebilir.
🌟 Aşk ve ilişki danışmanlarını keşfedin! 🌟
Mutsuzsanız ve boşanmayı düşünüyorsanız, ancak bunu eşinize nasıl söyleyeceğinizi bilmiyorsanız, bu blog özellikle sizin için yazıldı. Gerçekten boşanmak istediğinizden emin oldunuz ve evliliğinizi bitirme konusunda ciddi olduğunuza karar verdiniz, şimdi... eşinizle yapacağınız bir konuşma sizi bekliyor: boşanma konuşması! Ayrılık ve boşanma sürecinde pembe bulutlar üzerinde uçmak mümkün değil! Eşinize bunu söylemek zor olacaktır çünkü üzüntü veya öfke olmak üzere olumsuz duygulara sebep olabilir. Hazırlıklı olun, ne söylemek istediğinizi bilin ve eşinize yaklaşan durum ile ilgili açılın. Boşanma kararı eşe nasıl söylenir? konuşuyoruz!
Bir narsistle nasıl baş edileceğini öğrenmek zordur çünkü narsistler empatiden yoksundur, aşırı övgüye ihtiyaç duyarlar ve kendileriyle ilgili abartılı imajlara sahiptirler. Genellikle aldatıcıdırlar ve kendileriyle geçinmeyi neredeyse imkansız hale getiren derin güvenlik açıklarına sahip olurlar. Bir narsistle mücadele etmenin anahtarı yüzleşmekten kaçınmak, etkileşimleri kısa tutmak ve mümkün olduğunda mesafeli bir ilişki kurmak!
Toksik olan ve olmayan bir ilişki arasında kesin çizgiler yoktur, bu yüzden bunu söylemek çoğu zaman zordur. Ancak işler sürekli olarak tatsızsa, kendinizi bitkin hissediyorsanız, sınırlarınızı aşıyorsanız ve kötü zamanlar iyi olanlardan daha ağır basıyorsa, ilişkiniz çizginin toksik bölgesine girmiş olabilir. Buyurun test edin!
Bir şeylerin kırıldığını mı hissediyorsun? Artık birbirinizi anlamıyor musunuz? Aranızda iletişim bozukluğu mu var? En ufak şey tansiyonun yükselmesine mi neden oluyor? Öncelikle şöyle bir nefes al, muhtemelen bir kriz anındasınız.
Narsist istismar gerçek ve travmatik bir davranıştır. Buna maruz kalmak, narsistik istismar sendromu olarak anılabilecek bir dizi etkinin mağduru olmanıza neden olur. Narsistik istismar sendromunun belirtileri, istismar ister romantik, ister ailevi, ister platonik, ister profesyonel bir ilişkide meydana gelsin, kişinin hayatını önemli ölçüde etkiler. En yaygın semptomlar arasında kafa karışıklığı, kaygı, aşırı alınganlık ve kaçınma davranışı yer alır. Psikolojik şiddet ve duygusal manipülasyonun etkileri mağdurlar için sosyal izolasyon, kendini suçlama, özgüven eksikliği veya kimlik kaybı gibi uzun vadeli sonuçlara yol açabilir.
İster arkadaştan gelsin ister sevgiliden, ihanet son derece acı vericidir. Özellikle de yakın insanlardan geliyorsa... Kazık yemek, hayal kırıklığı, öfke, haksızlığa uğramışlık gibi çok yoğun ve olumsuz duyguları tetikler, dolayısıyla sağlıklı düşünmek zorlaşır. Kendinizi ve özgüveninizi yeniden nasıl inşa edebilirsiniz? İhanete uğradıktan sonra bu zorlukların üstesinden gelmek için 5 ipucumuz.
Sağlıklı bir çift olmak demek, birlikte kendiniz olabileceğiniz ve kendinizi ifade edebileceğiniz bir özgürlük alanı inşa etmek demek. Ancak bir şeyleri söylemeye cesaret etmek o kadar basit değil. Ya sevilme ihtiyacımızdan ya da karşımızdakini kaybetme korkusundan bazen bazı şeyleri birbirimize söylemekten çekinebiliyoruz. Sağlıklı ve mutlu bir beraberlik için dengeyi nasıl kuracağımızı bilmeli, hem dürüst hem de destekçi olmalıyız. Asıl olan, birbirimizi kırmadan, şiddetten uzak bir dil tercih edip yapıcı şekilde birbirimiz ile her şey hakkında konuşabiliyor olmak.
Sonunda gözlerinizi açtınız. Karşınızdaki insanın patolojik bir narsist olduğunu biliyorsunuz ama noktayı nasıl koyacağınızı bilemiyorsunuz. Aşırı tepkileri sizi artık terörize ettiğinden çekiniyor ve bu toksik ilişkiyi sürdürüyorsanız, bitirmenin zamanı geldi. Narsist bir sapkından ayrılmak için izlenecek 4 adım.
Narsist sevgili ile yaşamak ne kadar zorsa, bir narsisti unutmak da bir o kadar zordur. Narsist kadın veya narsist erkek, sık sık karşı tarafa çektirdiği kaos ve gerilimler ile beslendiğinden, narsistler kendilerini kurbanları olmadan oldukça rahatsız hissedeceklerdir. Bu yüzden de başta kurbanları olmak üzere, çevresindeki insanların onlardan uzaklaşmasından hoşlanmazlar. Narsist eski sevgilini terketmeyi başardın diyelim, bu yine de seni rahat bırakacağı anlamına gelmez. Tam anlamıyla özgürleşmek, narsist kişilik ve üzerine saldığı kara buluttan kurtulmak için ne yapabilirsiniz? Narsistleri unutmak...
Aşkın tam ortasında bir adamla birleştiğinizi düşünürken bir gecede partneriniz sizi terk ediyor. Ani bir ayrılık derin yaraları veya eski korkuları yeniden tetikleyebilir. O zaman hayata karşı çok savunmasız hissedebilirsiniz. Böylesine bir yıkıntı sonrası kendini yeniden inşa etmek oldukça karmaşık bir iştir. İşte ani bir ayrılığın üstesinden nasıl gelineceği hakkında ipuçları.
Filosofların sözleri bazen tek bir cümleyle hayatımızı değiştirebilir! 💡 Düşünmeye, sorgulamaya ve kendimizi keşfetmeye teşvik eden bu alıntılar, hayatın anlamı, mutluluk, başarı ve insan doğası hakkında bize rehberlik ediyor. Eğer içsel bir yolculuğa çıkmak, motivasyonunuzu artırmak veya sadece biraz ilham almak istiyorsanız, doğru yerdesiniz! İşte tarihin en büyük filozoflarının en güçlü 25 sözü… ✨ En çok hangisi sizi etkiledi, yorumlara bırakmayı unutmayın! 💭
💭 Toksik bir anne ile büyümek, çocuklukta fark edilmeyen ancak yetişkinlikte derin etkiler bırakan bir deneyimdir. Sürekli eleştirilmek, duygusal olarak ihmal edilmek veya manipüle edilmek, özgüven eksikliği, karar verme zorlukları ve sağlıklı ilişkiler kurmada problemlere yol açabilir. Peki, psikolojisi bozuk anne davranışları nelerdir ve toksik bir anne ile yaşamak sizi nasıl etkileyebilir? Bu makalede toksik anne belirtilerini keşfedecek ve bu etkilerden nasıl kurtulabileceğinizi öğreneceksiniz! 🚀✨
Arkadaş çevremiz bizim için önemli bir sosyal destek alanını oluşturuyor. Arkadaşların seni ne kadar tanıyor? Veya sen arkadaşını ne kadar tanıyorsun? Hiç merak ettin mi? Arkadaşlıklarınızın ne durumda olduğunu öğrenmek veya birbirinizi daha iyi tanımak için çok etkili ve eğlenceli bir yöntem var: Arkadaşın ile birbirinizi yeniden keşfetmek ve yeniden bağ kurmak için 50 soruluk arkadaşlık testi ile tanışın! Ayrıca, arkadaşlarla paylaşmak için mükemmel bir test! 😊😉
Kişisel gelişim yolculuğuna çıkmak, kendimizi anlamak, potansiyelimizi ortaya çıkarmak ve daha tatmin edici bir hayat yaşamak için attığımız en önemli adımlardan biridir! Özgüveninizi artırmak, mutluluğu yakalamak, içinizdeki gücü keşfetmek ve içsel huzura ulaşmak için ihtiyaç duyduğunuz rehberlik burada! Siz de kendinizi keşfetmek ve gelişiminize yön vermek için ilk adımı atın. ✨
Kendinizi ne kadar tanıyorsunuz? Günlük hayatın karmaşasında, çoğu zaman kendi duygularımızı, düşüncelerimizi ve gerçek isteklerimizi göz ardı ederiz. Ancak, kendini keşfetmek içsel huzurun ve tatmin edici bir yaşamın anahtarıdır. Değerlerini, tutkularını ve sınırlarını tanımak, hayatına daha bilinçli yön vermeni sağlar. Peki, gerçek benliğine doğru bir yolculuğa çıkmaya hazır mısın? 🌿✨
Hayatta bazen enerjiye, yönlendirmeye ve içsel bir itici güce ihtiyaç duyarız. İşte motivasyonunuzu artıracak, sizi harekete geçmeye teşvik edecek ve ilham verecek en güçlü sözler! Küçük bir cümle bile bakış açınızı değiştirebilir ve sizi hedeflerinize bir adım daha yaklaştırabilir. 💪✨
Bu kategoride, mutluluğun psikolojik temellerini keşfedecek, nasıl daha mutlu hissedebileceğinizi öğreneceksiniz. Günlük hayatınıza kolayca adapte edebileceğiniz önerilerle, stresinizi azaltabilir, daha olumlu bir bakış açısı geliştirebilir ve yaşamın küçük ama değerli anlarının farkına vararak mutluluğunuzu artırabilirsiniz.
Zihninizi ve ruhunuzu arındırarak daha dengeli, hafif ve huzurlu bir yaşam mümkün! Kendi yolculuğunuzda size rehberlik edecek içerikler ve online danışmanlık hizmetleriyle yanınızdayız.
İnsan psikolojisini anlamak sorunlarımıza yaklaşım şeklimizi etkiler. Kimi zaman sorunun tespiti kimi zaman çözüme giden yolları keşfetmek adına yüzlerce psikolojik içerik ile karşılaşacaksın. Depresyon, anksiyete, korku, kişilik bozuklukları, psikolojik travmalar... Ve tabii neler yapabileceğimizi konuşuyoruz.
Amacımız beraber anlayıp, öğrenip, farkındalık geliştirmek. Psikoloji ve ruh sağlığı bütünsel sağlıktan ayrı düşünülemez. Sağlıklı ve mutlu bir yaşam için psikolojik sağlığınıza da önem vermelisiniz.
Bir ay sonra düğünüm var ve bu sorulara cevap arıyorum çok endişeliyim
Tuğba, 2 yıl önce