Özet |
Ayna etkisi nedir? 🪞
Ayna etkisi; beynin ön lobunda bulunan ayna nöronların, ilişki kurduğumuz kişinin duygularını ve düşüncelerini anlamamızı, tahmin etmemizi veya taklit etmemizi sağladığı nörobiyolojik bir süreç. Bir süre sonra o kişinin belli huylarını, söz kalıplarını, davranışlarını tekrar edebiliyoruz. Küçük bir çocuğun anne-babasında gördüğü davranışı yeniden üretmesi onları taklit etmesi gibi. Aynı şekilde ayna evresi ile bir başka psikolojik gerçek daha söz konusu.
Örneğin; başta çok iyi anlaştığınız ve uyumlandığınız bir kişinin bazı huylarının bir süre sonra size batması durumu. Aynaya baktığımızda ne olur? Kendi yansımamızı görürüz öyle değil mi? Ayna teorisine göre de aslında ilişkide bulunduğumuz kişilere sürekli olarak kendimizi yansıtırız ve o an kendimize dair sevip sevmediğimiz özellikler sanki karşı tarafa ait gibi görünür. Ancak durum pek de öyle değildir. 🫤
Carl Gustav Jung "diğerinin sevmediğimiz özellikleri, kendimizi bulmaya yardım edebilir” der. Yani başkalarına ya da topluma söylediğimiz her söz ve davranışın ardında biraz da kendimiz varız. Verdiğimiz tüm tepkiler ve geliştirdiğimiz davranışlar, karşımızdakinden bize yansıyan ama temelde bize ait olan kalıplardır. Yani dış gerçeklik, iç durumumuzun bir yansımasıdır!
👉 O halde psikolojide ayna etkisi, kendimizi tanımak ve kendimize dışarıdan bakabilmek için bize bir fırsat sunar.
Empati ve ayna etkisi
Karşımızdaki kişinin vücut dilini yansıtmak empati kurmanın bir yoludur. Ayna nöronları belirli bir nöron türü değil, bunlar, hareketle ilgili piramit sistemi hücreleri. Ayna nöronları tarafından gerçekleştirilen bir dizi süreçler var. Başkalarının davranışları anlama ve yorumlama, bir dizi anlam ve kelimeyle ilişkilendirme yeteneğimiz gibi.
Karşımdaki kişinin yüz ifadesi, beden dili bana ayna nöronlar sayesinde çok şey söyler. İnsanın sosyal bir varlık olması da da aslında ayna nöron sistemi ile yakından ilişkili, çünkü bir grubun toplumsal kaynaşmasını kolaylaştıran şey, empati kurabilme yeteneğimiz.
Zaten kişiliğimizi de en başta söylediğim gibi bu empatik ilişkiler ve taklit etme mekanizması ile inşa ediyoruz. İnsanlar kendilerine benzeyen insanlara daha çok güvenirler ve onları kendilerine daha yakın hissederler. Bu yüzden ayna etkisi sosyal zeminde kim olduğumuzu, nelerden hoşlandığımızı, bizi nelerin güldürüp nelerin sinirlendirdiği gibi bir çok yönümüzü keşfetmemize olanak sağlar. Diğerine bakarak kendimin nerede durduğunu çözmeye çalışırım.
Manipülasyon ve ayna etkisi
Theory of Mind yani Zihin Kuramını duyanlar olmuştur. Bu teori bize şunu söyler. İnsan 4 yaşına kadar başkalarının fikirlerinden bihaberdir. Yani başkalarının da düşünceleri olduğunu, farklı fikirlere sahip olduğunu bu yaşlarda fark etmeye başlar. Bunu da insanların aynı olaya farklı tepkiler vermesini gözlemleyerek yapar. Ve hemen bunun ardından insanların neye nasıl tepki vereceğini kestirmeye başlar. İşte manipülasyon yeteneği burada temellenir. Küçük çocuklarla iletişime geçenler beni anlayacaktır. Çocuklar bu yaşlarda neye nasıl tepki vereceğinizi bilir ve sizi manipüle etmeye çalışırlar. Ayna nöronlar sayesinde çocuk kime nasıl davranırsam karşımdaki ne tepki verir denklemlerini kurar ve beklediği tepkiyi görmek için bizi kopyalar.
Yansıtma, bir ego savunma mekanizması
Ayna etkisi aynı zamanda bir savunma mekanizması görevi görür. Kendimizle ilgili sevmediğimiz şeyleri de başkalarına yansıtırız ve bu aşamada savunma stratejisi haline gelir. Bu durum psikolojide ego savunma mekanizması olarak geçer ve yansıtma olarak anılır.
Yansıtma aslında benliğimizin kendisine yakıştıramadığı duygu ve düşünceleri çevresindeki insanlara atfetmesidir. Yansıtmada biraz da bastırma eğilimi vardır. Kişi, kabul etmekte zorlandığı olumsuz duygu ve düşüncelerini önce bastırmakta, sonra başka kişilere yansıtmaktadır. Kendisinde var olan olumsuzlukları, kendine itiraf edemese de başkalarına yakıştırır. Başkalarında gördükleri kusurlar, aradıkları açıklar asıl kendilerinde vardır. Yani kişi birini eleştirirken aslında kendini eleştirmekte ve kendi kişiliğine ayna tutmaktadır.
👉 Yansıtma savunma mekanizmasını farkında olmak, bir başkasına karşı hissettiğimiz olumsuz duyguları deşifre ederek kendini sorgulama ve kendini dinleme fırsatı anlamına gelir. Maalesef çoğumuz olaylara dışardan bakabilmekte zorlanarak doğru soruları kendimize yönelterek kendimize döneceğimize, önce bilişsel çarpıtmalar (otomatik olumsuz düşünceler) veya zihnimizde dolaşan sınırlayıcı düşünceler ile boğuşmaya başlıyoruz. Birincisi bu daha kolay ikincisi zihin böyle çalışıyor.
Romantik ilişkide ayna etkisi ve yansıtma
Ayna etkisini en rahat gözlemleyebildiğimiz alan romantik ilişkilerimiz. Zamanla birbirimize benzeriz, yakınlaşır kaynaşırız sonra gerilimler başlar, hareketleri bize batmaya başlar.
💕 Partnerinizin aynası olduğunuzu, onun da sizin için bir ayna görevi gördüğünü kabul edip aranızda gelişen olaylara bu açıdan bakmayı denerseniz o zaman birbirinize nasıl davranması gerektiğini bilen ve empati kurabilen insanlar olarak sağlıklı bir ilişki yürütebilirsiniz.
Gerçekten nasıl biri olduğunuzu bilmiyorsanız hayattan ve ilişkinizden ne beklediğinizi anlamanız çok uzun zaman alır. Kalbinizden geçenlerle yüzleştiğiniz zaman içinizde ve kafanızda kendinizle ilgili düşüncelere daha rahat ulaşabilir ve sevgilinizden ve ilişkinizden neler beklediğinizi düşünebilir ve beraberliğiniz konusunda sağlıklı kararlar alabilirsiniz.
🤩Bu makaleler de ilgini çekebilir!
🔗 Maslow piramidi | İhtiyaçlar piramidi ve açıklaması
🔗 Olumsuz duygular: duyguları yatıştırmak öğrenilebilir...
🔗 Olumsuz düşünceler | Olumsuz düşüncelerden kurtulmak için 3 ipucu
🔗 Kendini suçlamaya eğilimli olmak
Yazar notu: Aynayı kendine doğru çevirÖrneğin; "Hiç dostum yok" veya "Kimse beni sevmiyor" diye şikayet ediyorsunuz. Gerçek dost ama böyle derin ve güçlü bağlar kurduğunuz yıllanmış bir arkadaşlık. Peki illa ki karşınıza anlaşamadığınız insanlar çıkmıştır, ama bugün kendinizi yalnız hissediyor olmanız sadece ve mutlaka başkalarının hatası olmamalı. Veya bundan sonra bu durumu değiştirmek için bir şeyler yapabiliyor olmamız gerekir, öyle değil mi?"Belki de başkalarını bana gelmeye teşvik eden bir görüntü veya duruş göstermeyen benimdir" 😶 O zaman bir kendime dönüp doğru soruları yönelteyim: Başkalarıyla sohbet etmekten hoşlanıyor muyum? Arkadaşlıklarıma yeterince yatırım yapıyor muyum? Bu çalışmayı bir ruh sağlığı uzmanı ile yapmak çok daha sağlıklı ve kolay olacaktır. Ücretsiz psikolog ile görüşmek mümkün mü? #BornToBeMe |