Özet |
Karar vermeniz gerektiğini hissettiğinizde zorlandığınız veya tereddüt ettiğiniz oluyordur. Gün içerisinde verdiğimiz küçük kararlar veya daha büyük ve radikal olan kararlara kadar, hayat çok sayıda olasılık ve seçimden oluşuyor.
Peki sizin için neyin doğru neyin yanlış olduğunu nasıl anlarsınız? İyi kararı almaya çalışırken nelere dikkat etmek gerekir? Doğru karar ve kötü karar arasındaki fark nedir?
“Önünüzde birkaç seçenek olduğunda (...) ve kararınızı veremediğinizde, her zaman cesur olmayı gerektiren yolu seçin.”
Ronald Wright
Yanlış kararlar veya doğru kararlar arasındaki fark ne?
Doğru seçim bize istediğimizi ve daha fazlasını verecektir. Yanlış seçim ise bize sorundan başka bir şey getirmeyecektir. Yine de karar vermek o kadar kolay değil. Peki ya, her doğru seçim, başlangıçtan itibaren başarı garantili miydi? Veya, her kötü karar, şimdiye kadarki en “kötü” gibi geldi mi?
Hepimiz temelde o an en iyi olduğunu düşündüğümüz seçimleri yapıyoruz ve sonunda bazen felakete dönüşebiliyor. Doğru ya da yanlış seçim yoktur, sadece farklı yollar vardır, ancak bazı davranışlar sizi yanlış yöne itebilir.
Karar verme sürecini olumsuz etkileyen faktörler;
Fevri hareket etmek: dürtüyle karar vermek asla iyi bir çözüm değildir. Eylemlerinizin sonuçlarını düşünmelisiniz. Öfke, endişe, kaygı ve stres gibi duygularınızı kontrol etmekte zorlanıyorsanız, bu davranış üzerine çalışma yapabileceğiniz bir çok yöntem var.
- Her şeyi kontrol etmek istemek: bazen kontrolü elinizde tutmak adına yapmamız gerekenin tam tersi kararlar verebiliriz. Kontrol bağımlılığından kurtulun.
- Kararlarınızı hep yalnız başınıza almak: Arkadaşlarınızdan gelen yardım elini zor kararlardan önce kabul etmeye özen gösterin. Bu şekilde olayları başka bir açıdan değerlendirmeniz de mümkün olacaktır.
- Kendinizi yeterince dinlememek: önemli bir karar söz konusu olduğunda sezgi harika bir müttefiktir. Kendinize ve içinizden gelen sese kulak verin ve güvenin. İnkar mekanizması, daha sonra huzurlu bir hayat yaşamamıza engel bir psikolojik savunma hali.
- Başarısız olmaktan korkmak: Korkunun hiçbir şeyi engellemediğini hepimiz biliyoruz, korku bir çözüm değil! Ayrıca unutmayın ki "Pişmanlık duymak keşke yapsaydım demekten daha iyidir." Pişmanlık en azından bir ders almamıza yarar, keşkelerin ise çözümü yoktur. Öyleyse ne duruyorsunuz, sakın korkmayın!
- Konfor alanından çıkmak istememek: Konfor alanının dışına çıkmak ve alışkanlıklarınızı değiştirmeye karar vererek, kendinizi daha iyi tanıyabilir ve öğrenmeye daha açık olabilirsiniz. Yeni şeyler deneyerek ve deneyimleyerek hiç bilmediğiniz yönlerinizi keşfedebilir, zayıf ve güçlü yanlarınız hakkında daha fazla bilgi sahibi olabilirsiniz!
“İnsan hayatı seçimlerden ve koşullardan oluşur. Hiç kimsenin koşullar üzerinde gücü yoktur, ancak herkesin karar verme şansı vardır.”
Eric-Emmanuel Schmitt
Sürekli yanlış kararlar vermemek için dikkat etmen gereken 4 şey
1. Artı ve eksileri tartmak
Bir seçim söz konusu ise, her zaman en az iki ihtimal mevcuttur. Gelecekteki kararınızın sonuçlarını analiz etmekte tereddüt etmeyin. Bunun için tüm avantajları ve dezavantajları listeleyerek yapabilirsiniz. Böylece kazanabileceğiniz veya kaybedebileceğiniz her şeyi görebileceksiniz.
2. Kendine zaman tanımak, acele etmemek
Örneğin, evet veya hayır demenize neden olan temel nedenleri kendinize sorun. Cevapları görmezden gelmek, sizi yanlış karar sürükleyebilir. Kendinize dürüst olun. Her şeyi kontrol etmeye de çalışmayın; biraz meraklı olmaya, şansa ve sürprizlere yer bırakmaya özen gösterin. Ayrıca içgüdülerinizi dinlemeyi öğrenin. O sizin bilinçaltınızın habercisidir ve çoğu zaman haklıdır!
3. Eylemlerinin sonuçlarını farkında olmak
Yaptığınız seçimleri farkındalık ve bilinç ile gerçekleştirmeye özen gösterin. Böylece pişman olma riskiniz azalacaktır. Belirlediğiniz hedeflere yeniden odaklanmakta tereddüt etmeyin, göreceksiniz başarı şansınızı artıracaktır.
4. Kendine doğru soruları sormak
Geçmiş kararlara, sonuçlarından pişmanlık duyduğunuz ve düşündüğünüz seçimlere geri dönüp bir bakın. "Neden bir başkası yerine bu seçimi yaptım?" Bununla birlikte, tipik "eğer ..." ile başlayan ifadelerle kafanızı karıştırmamaya özen gösterin.
Psikiyatr görüşü: Mükemmel karar diye bir şey olmadığını unutmayın.Önemli bir karar verirken stresli olmak gayet normaldir çünkü her bir seçimin kendi avantajları ve dezavantajları vardır. Hatta duygusal veya ahlaki ve etik bir seçim söz konusu ise durum daha da zorlayıcı olacaktır. Virginia Üniversitesi'nden psikolog Jonathan Haidt konuyla ilgili: "Etik kararlar verme söz konusu olduğunda, rasyonelliğe değil, tam tersine tutkularımıza dayanıyoruz." demiştir. 🤗"KENDİNİ DİNLE, KABUL ET VE MUTLU OL! HEMEN ŞİMDİ, BAŞLA..." |
Doğru seçimleri yapmak için elinizde artık tüm kartlar mevcut. Seçim yapmak zorunda kaldığınızda kendinize hatırlatmanız gerekenlerden ve kaçınmanız gerekenlerden bahsettik. Öyleyse, doğru seçimler yapmaya hazır mısınız, evet mi hayır mı?
Gerçekten zorlayıcı kararlar öncesinde emin olmak ve olayları doğru değerlendirebilmek adına bir psikolog ile de iletişime geçebilirsiniz!
Bu makaleler de ilgini çekebilir;
🔗 Psikolojim bozuk mu? Nasıl anlarım? Ne yapmalıyım?