Suçluluk psikolojisi | Sağlıklı veya toksik suçluluk

tarihinde Damla , Wengood yazarı tarafından güncellendi

Suçluluk, değerlerinize aykırı bir şey yaptığınız için kendinizi kötü hissetmek anlamına gelen ilkel bir insani duygudur. Demek istediğim aslında suçluluk doğal ve sağlıklı bir duygu. Kendisine veya başka insanlara zarar vermesi durumunda insanın bunu fark edip geliştirdiği bu duygu durumu bizi suçluluk psikolojisine sürükler. Herkes bazen kendini suçlu hisseder. Peki suçluluk psikolojisi belirtileri nelerdir? Sağlıksız suçluluk nasıl ortaya çıkar? Suçluluk duygusu ile nasıl başa çıkılır? Hepsini kısaca özetlemeye çalışacağız.

Suçluluk psikolojisi | Sağlıklı veya toksik suçluluk
Özet

Suçluluk psikolojisi nedir? 

Suçluluk, kaygıya bağlı bir duygudur ve çoğu zaman birine tepki olarak ortaya çıkar. Bir insanın başkalarını olumsuz yönde etkileyen bazı durumlar oluştuğunda veya başkalarına zarar verdiğini hissettiği anda ortaya çıkan bir duygu. Zararlı veya sorunlu bir olay için sorumluluklarını kabul eden insanların verdiği psikolojik tepki.

Suçluluk ve Utanç Arasındaki Fark Nedir?

Amerikalı yazar ve konuşmacı, Brené Brown, suçluluk ve utanç arasındaki farkı şöyle açıklıyor: Suçluluk, sınırlı bir duygusal tepki iken utanç, sınır tanımayan duygusal bir tepkidir. Yani tek bir olaya bağlı olmak yerine bir insanın kendini tanımlama şekline bağlıdır.

  • Suçluluk 👉 Kötü bir şey yaptım.
  • Utanç 👉 Ben kötüyüm. 

Örneğin, bir çocuk, kardeşinin istediğini bildiği için tabaktaki son kurabiyeyi yediği için kendini suçlu hissedebilir. Öte yandan, çocuk o kurabiyeyi aldığı için utanç duyabilir ve bunu yaptığı için "kötü/bencil" bir insan olduğuna inanabilir. 

Psikolojik bağlamda, suçluluk duygusu, utançtan ziyade, bir olaya veya yapılan eyleme karşı daha proaktif duygusal tepki olarak kabul edilir. Suçluluk empati ile bağlantılıdır, kişiyi kendi ötesine bakmaya ve davranışlarının başkalarını nasıl etkileyebileceğini düşünmeye iter. Utanç, bireye ve davranışları hakkında nasıl hissettiklerine odaklanır. Öfke ise utanmanın duygusal yoldaşıdır ve ikisi de çok güçlü duygulardır.

Suçluluk psikolojisi nasıl ortaya çıkar? 

20. yüzyılın başlarında ve sonrasında psikolojik dünyada çığır açan bir figür olan Sigmund Freud, suçluluk ve utancın kaygıya güçlü bir şekilde bağlı olduğunu savundu. Suçluluğun bir kaygı biçimi olduğunu, utanmanın ise kaygının bir sonucu olduğunu iddia etti.

Freud, insan ruhunu üç bileşenden oluşan bir varlık olarak anladı:

  • İd : insan ruhunun içgüdüsel unsurları ile kalıtsal ve biyolojik özellikler. Bilinçsizdir ve temel dürtülerimizi yönetir.
  • Ego : (daha bencil ve idealist olma eğiliminde olan) İd ile günlük hayatın gerçekleri arasındaki ilişkileri yönetmek için gelişen kısmı.
  • Süperego:  veya İd'in kontrol gücü ve arzuları. İdeal benlik ve vicdan olmak üzere iki bölümü vardır ve hem cezaları hem de ödülleri dağıtır (örneğin, "İyiydim, doğru olanı yaptım" veya "Bir hata yaptım, kendi standartlarıma göre yaşamıyorum")

İd, Ego ve Süperego (Freud'a göre), hep birlikte arzu, toplumsal beklentiler ve algılanan iyilik standartları arasında bir denge kurmaya çalışarak bir insanın günlük işleyişini yönetir. Bazı durumlar bu üçünün filtresinden geçerek sonuçta suçlu hissetmeye sebep olabilmektedir. 

Freud

Psikolog Sigmund Freud, insan ruhunu, iyilik ve iyiliği dengelemeye adanmış üç parçalı bir mekanizma olarak anladı. 

"iyi olan", "arzu edilen" ve "günlük hayatın gerçekleri"

Koşullanma ve Motivasyon Yoluyla Suçluluk

İnsanlara suçluluk çocukluktan itibaren koşullu bir duygu olarak öğretilir. Hata yapmaya veya yetişkinlerin "kötü" olarak nitelendirdiği davranışlara girişmeye tepki olarak çocuklar, kendilerini ve eylemlerini değerlendirmenin bir yolu olarak suçluluğu kullanmayı öğrenirler. ⛔

Suçluluktan kaçınma ya da suçlu hissetmenin söylenmesi, çocukların günlük yaşamda nasıl işlev gördüğü konusunda önemli bir rol oynayabilir. Bu koşullandırma, insanları yetişkinliğe kadar rahatsız eden tetikleyicilerin gelişmesine neden olabilir. Suçluluk yaşamaktan veya "kötü" bir insan olmaktan kaçınma çabaları, yetişkin bireyleri, kendi ihtiyaçlarını karşılamalarını veya mutlu, tatmin edici bir yaşam sürmelerini engelleyen kaçınma veya bağlılıktan kaçınma kalıpları geliştirmeye itebilir.

Suçluluğun en yaygın kullanımlarından biri motivasyondur; kişinin kendisinin en iyi veya en ahlaki versiyonu olma arzusu itici bir güç haline gelir. Bu motivasyon, olumlu geribildirim almak ya da olumsuz geribildirimden kaçınmak olabilir. Her iki senaryoda da, bir birey başkaları tarafından "iyi" olarak algılanmaya çalışır. Bu durum bazı durumlarda kendimize değer vermeyi pratik olarak imkansız hale getirebilir. Bakınız: sağlıksız suçluluk duygusu. 

📌
Bazı insanların suçluluk hissetme olasılığı az ya da çoktur. Örneğin, anksiyete bozukluğu ile yaşayanların düzenli olarak suçluluk yaşamaları daha olasıdır. (bkz: kendini suçlama eğilimi) Bununla birlikte, sosyopati veya psikopati ile yaşayan insanlar çok daha az olasıdır.

Örneğin; narsistler kişiyi manipüle eder, fakat kendi davranışlarının başkaları üzerinde oluşturduğu etkilere karşı duyarsız olurlar. İşte bu yüzden narsistler suçluluk veya pişmanlık hissetmez! 

Suçluluk psikolojisinin kaynağı nedir? | 3 tür suçluluk 

Suçluluk gerçek veya hayali olabilir. Ancak her iki durumda da, suçluluk insan düşüncesinden kaynaklanmaktadır. İnsanların deneyimlediği üç farklı suçluluk türü olduğuna inanılmaktadır: 

1. Tepkisel suçluluk | Doğal suçluluk

Yaptığınız ya da yapmadığınız bir şey için pişmanlık duyma. Diyelim ki, arkadaşınızın size ödünç verdiği arabayı çarpıp kaportada bir göçüğe neden olmak veya erkek arkadaşınıza dün gece nerede olduğunuz hakkında yalan söylemek. Yani kişi, ahlaki olarak neyin iyi olduğuna dair kendi kişisel inançlarına ya da toplumun kabul edilebilir davranış standartlarına aykırı davranmış olduğuna inandığında ortaya çıkar.

Doğal suçluluk işlevsel bir amaca hizmet eder çünkü etik olmayan davranışları belirlemenize ve rotayı değiştirmenize yardımcı olan dahili bir alarm zilidir. Bazı sosyal bilimcilere göre doğal suçluluk, başkalarının acılarıyla empati kurma yeteneğimizden gelir ve sosyal güvenlik ağları ve sosyal adalet sistemleri gibi şeylere sahip olmamızın nedenlerinden biri de budur. 

Kişisel suçluluk duygunuzla sağlıklı bir ilişkiniz olduğunda, suçluluk duygusu için ıstırap çekmezsiniz. Bunun yerine, onları davranışınızı değiştirmek için sinyaller olarak kullanırsınız. Yaptığın şey gerçekten çok kötü olsa bile bu suçluluk telafi edilebilir. Düzeltebilirsin. Af dileyebilir, borcunu ödeyebilir veya davranışlarını değiştirmeye karar verebilirsin. Ve bir kez telafi ettiğinizde, suçluluk ortadan kalkmalıdır (eğer değilse, “Toksik Suçluluk” bölümüne bakın👇).

2. Beklentisel suçluluk | İleriye dönük suçluluk

Kişi, ahlaki standartlara veya toplumun standartlarına karşı olacağına inandığı bir şeyi yapmayı düşündüğünde ortaya çıkar. Buna suçluluk beklentisi de denir. 

Kişi, yanlış olduğunu bildiği veya başkalarına zarar verebileceğine inandığı için belirli bir eylemi yapmamayı seçebilir. Bu yasak ve tabu düşüncelerden dolayı kendinizi kötü suçlu hissetmemek için, bu düşünceleri ‘bastırmak’ veya ‘reddetmek’ gibi savunma mekanizmaları devreye girebilir. Ancak, bu yöntemler uzun vadede işe yaramazlar. Çünkü duygularınızı ve/veya düşüncelerinizi bastırmaya çalışmak ya da reddetmek, aslında sizi onlara karşı daha savunmasız kılacaktır.

3. Varoluşsal Suçluluk

Bir kişinin genel adaletsizliğe karşı duygularına veya “Hayatın adil olmadığı” fikrine dayanan duygu. Dünyada gördüğünüz adaletsizlikten ve yaşamın kendisine karşı ödenmemiş yükümlülüklerinizden kaynaklanan olumsuz duygu. Mesela eko anksiyete tetikleyen budur. 

Varoluşsal suçluluk oldukça gerçektir ve hatta makuldür. Neden? Çünkü, evinizin önündeki ağaçlar kesildiğinde evlerini kaybeden hayvanlar olsun, başkaları üzerinde bir tür olumsuz etki yaratma duygusu hissedersiniz. Çocuğunuzun özel okula gidebilmesi ama başka çocukların bu şansının olmadığı gerçeği gibi. 

Sağlıksız suçluluk psikolojisi | Toksik suçluluk 

Sağlıksız suçluluk, doğal suçluluk iltihaplandığında olan şeydir. Sanki tüm yaşamınızda bir sorun varmış gibi, her yere yayılan ama belirli olmayan bir kötülüğün dırdırcı hissi olarak tezahür eder. Bu tür serbest dolaşan suçluluk, başa çıkması en zor türdür, çünkü bilinçaltınızda kalan kalıcı kalıplardan veya bilişsel çarpıtmalar ile ortaya çıkar. 

Yaptığınız şeyin ne olduğunu bilmediğiniz veya yaptığınız şeyin aslında onarılamaz olduğuna inandığınız bir şey için kendinizi nasıl affedebilirsiniz? Olumsuz iç ses, olumsuz düşünceler ve olumsuz duygularla başa çıkmak zordur bu yüzden toksik suçluluk üzerinde çalışmamız gerekir. 

Suçluluk, kendi başına yıkıcı bir duygu değildir. 
Sizi tüketmesine izin verdiğiniz kadarıyla, hayatınıza olumsuz etki edecektir.

Çocuklukta ekilen tohumlar 

Örneğin, ana babanızın veya öğretmenlerinizin çok önemli olarak gördüğü hatalar veya dini eğitim, özellikle de günah doktrini, bizi gerçek bir temeli olmayan suçluluk duygularıyla doldurabilir. Belirli zamanlarda kendiliğinden akla gelebilen ve kendinizi kötü veya değersiz hissetmenize neden olabilen bir duygu. Aşırı durumlarda, insanlar kendilerini kırık cam üzerinde dolaşıyormuş gibi hissederler, doğuştan gelen kötülüklerini ortaya çıkaracak bir şey yapmak üzere olduklarından korkarlar. 

Biriken olumsuz duygular 

Aynı zamanda toksik suçluluk psikolojisi, yaşam boyunca biriktirdiğiniz duygulardan da kaynaklanabilir.  Bir sevgiliyi aldattığınızda, anne babanızı aramayı atladığınızda, ya da yeterince düzenli egzersiz yapmayı ihmal ettiğinizde... 

Suçluluk psikolojisi belirtileri 

Aşağıdaki faktörlerden herhangi birini ya da bir çoğunu yaşayan bireylerde suçluluk psikolojisinin var olduğu söyleyebiliriz. 

  • Aşırı sorumluluk hissi: Herkesi memnun etme çabası, kendinizden çok fazla şey vermek, kendinize ve/veya sevdiklerinize istemsizce zarar vermenize yol açabilir.
  • Aşırı hassas olmaksuçluluk psikolojisi o kadar etkiler ki hayatınızın her alanında tüm kişisel eylemlerinizin, sözlerinizin ve kararlarınızın sonuçlarının incelikli doğasına takıntılı hale gelebilirsiniz.
  • Hareketsizleşmek: “Yanlış” olmak, hata yapmak gibi korkular sizi hareketsiz hale getirir. Vazgeçmeyi, hareketsizliği, sessizliği seçersiniz.
  • Karar mekanizmasına etkisi: Kararlarınızın her zaman “doğru” olması, sizin için takıntı hale gelebilir. Bu baskı altında yanlış kararlar verebilir veya yanlış karar vermektense hiçbir karar vermemeyi seçer hale gelebilirsiniz.
  • Kendini inkar etmek / gizlenmek: Sizin için, ilk önce başkalarına hizmet etmek daha az suçluluk uyandırıcı hale gelebilir, kendini istek ve ihtiyaçlarınız karşısında suçluluk duyacağınız için ikinci planda tutup inkâr mekanizması arkasına saklanırsınız.
  • Duygusal blokaj: Suçluluk duygusu veya korkusuyla yaşamak, başka duyguları bloke etmenize veya kendinizi olumlu duygulara kapatmanıza sebep olabilir. Sonuçta negatife odaklı kalmanıza neden olur ve hayata pozitif bakmak imkansızlaşır. 
  • Yanıltıcı yönlenmek: Suçluluğun arkasında yatan pek çok mantıksız inanç sebebiyle duygularınızı çözümleyemez hale gelebilir, bu duygusal karmaşa yüzünden kendinizi doğru yönlendiremeyebilirsiniz. Suçluluk hissettiğinizde, mantıksal ve objektif düşünmek önemlidir.

Suçluluk psikolojisi nasıl yenilir? 

Sağlıklı suçluluk duygusu, pozitife doğru değişim için bir motivasyon aracı. Öte yandan sağlıksız suçluluk duygusu ile baş etmek gerekir. 

👉Suçluluk duygunuzu yaşayın ve amacını fark edin!

👉Davranışınızı yeniden düzenleyin veya değişiklik yapın!

👉Yanlış bir şey yaptığınızı kabul edin ve hatalarınızı inkar etmeyin

👉Deneyimlerinizden öğrenin

👉Kimse mükemmel değildir, kabul edin!

Yazar sözü: Suçluluk duygusunu olumlu ve yönetilebilir sınırlar içinde tutabiliriz

Suçluluk psikolojisinin nereden geldiğini ve ne tür bir suçluluk hissettiğinizi araştırmak çok önemlidir. Çünkü suçluluk ağır bir duygusal yüktür. Duygularınızın nereden geldiğini ayırt edebiliyorsanız, onlardan nasıl kurtulacağınızı görmek daha kolay olur; bu, bir şeyi telafi etmek, suçluluk duygusunun üstesinden gelmek veya sadece akışa bırakmak için izin vermek anlamına gelir.

Suçluluk duygusunu olumlu ve yönetilebilir sınırlar içinde tutabiliriz. Suçluluk ve utanç duygularıyla başa çıkmak çok zordur, çünkü ne olursa olsun affetmeyi öğrenmek gerekir. Kendimizi affetmek ise, kendimizi dürüstlükle kabullenmeyi gerektirir. Suçluluk duygunuzla baş edemiyorsanız veya desteğe ihtiyaç duyuyorsanız terapistinizden yardım istemenizi öneririz.  

Ücretsiz psikolojik destek almanın yolları

🤗"KENDİNİ DİNLE, KABUL ET VE MUTLU OL! HEMEN ŞİMDİ, BAŞLA..."
#BornToBeMe

Kaynak 

Brown, B. (2013, January 14). Shame v. guilt

Understanding guilt. (n.d.). Mental Illness Fellowship Australia

Kaleme alan Damla , Wengood yazarı

Kahkahası ile meşhur, hayatı olabildiğince tiye alan birisi... Sloganı: aslında çok basit... Ne istiyor: Herşeyin çok ciddiye alınmadığı ve hayat sevincinin esas alındığı bir dünya...

En yeni makaleler

Hayal kırıklığı yaşamaktan korkmak (benim hikayemden notlar)

Hayal kırıklığına uğramaktan korkuyorum. Başarısız olmaktan korktuğum için hiçbir şey yapmıyorum. Ya da içim rahat bir şekilde hiçbir şey yaşayamıyor, andan ve hayattan keyif almak konusunda kendimi sabote etmekten vazgeçemiyorum. İnsanların bana bakış şeklini saplantı haline getiriyor ve kendim olmakta zorlanıyorum... Peki hayatın bir rekabet olduğunu kim söyledi? Her şekilde mükemmel olmak zorunda mısın? Bir adım geri atarak, özgüven kazanarak ve zihnimi tekrar düzenleyerek hayal kırıklığına uğramaktan korkma eğilimine bir son vermek mümkün. Benim hikayem şöyle…

Narsist düzelir mi? Bir narsist değişebilir mi?

Narsist bir insanla tanışıp onu sevmiş bulunduysanız, muhtemelen yukarıdaki soru aklınızdan geçiyordur. Narsist kişilik bozukluğu tanısı olan insanlar empatiden yoksundur, kendisini başkalarından üstün görür. Bu durum, narsistlerle yakın ilişki kuran diğer insanları ruh sağlığı ve duygusal olarak yıpratabilir. Gerçek şu ki, narsistik kişilik bozukluğu olan bir insanda, toksik özellikler o kadar derinlere işlemiştir ki, değişme ve daha iyi insanlar olma ihtimalleri yoktur. Bir narsistin değişemeyecek olduğunu kabul etmek, ve kişinin kendine bunu itiraf etmesi, kendi psikolojik sağlığı için oldukça önemlidir.

⚠️ Narsist insanı tanımak için bu işaretlere dikkat edin!

Patronunuz, eşiniz, veya sevdiğimiz bir yakınımız... Gün gelir hepimiz narsist bir sapkınla karşılaşabilir ve yıkıcı bir sarmalın içine çekilebiliriz. Peki kimdir bu narsistler? Onları nasıl tanıyabiliriz? İşte çevrenizdeki narsist biri varsa tespit etmek için 10 işaret!

Obsesif Kompulsif Bozukluk (OKB) hakkında bilmeniz gerekenler

Ben OKB olan insanlar arasında değilim, ancak bu oldukça yaygın bir hastalık. Türkiye’de büyük toplum kesimlerinde yapılan araştırmalarda OKB'nin her 100 kişiden 2-3'ünde görüldüğü saptanmış. Obsesif kompülsif bozukluk sahibi değilim fakat, sevdiğim bir yakınım ile bu sınavı beraber verince, bir yazı kaleme almak istedim. Endişeleri nedeniyle, bir takım şeylerin uzun süre takıntılı bir şekilde kafasını meşgul ettiğine şahit oldum. OKB'yi tanımlayan şey işte budur, bu hislere neden olan anksiyete ve atakları. Peki OKB nasıl tedavi edilir? Obsesif Kompulsif Bozukluğa neler sebep olur? Hadi açıklayalım!

Kendini sınırlamana neden olan inanç kalıpları | 🚫 TOP15

"Ben zaten şöyleyim", "Ben zaten böyleyim", "Ben yapamam...", “Benden olmaz…” Kendi kendini sabote etmene neden olan sınırlayıcı düşünceler, gerçek potansiyelini küçümsemene neden olur. Kendine farketmeden koyduğun bu sınırlar, öz motivasyonunu ve kendini gerçekleştirme girişimlerini engeller. Kısacası, kendin olmanı engeller. Herkesin deneyimi kendine, ama sınırlayıcı düşünce kalıpları az çok aynı. En yaygın 15 sınırlayıcı düşünce ve inançları kendinizden uzak tutmak için önce farkına varın.

Varoluşsal sancılar : Rahat atlatmak için yardım almaktan çekinme

Hayatın bir noktasında anlamı ve amacı aramaya başlamak. Varoluşsal bir sancı yaşamak için illa “30 yaş sendromu”nun gelmesini beklemeniz gerekmiyor maalesef, ergenlik desem, lise sıraları desem... Gözünüzde canlandı mı? Varoluşsal sancılar sırasında her şeyi sorgulamak mümkün: romantik ilişkileri, iş hayatını ve hatta yaşadığınız evi, neredeyim? ne yapıyorum? Kendini sorgulamak ve hayatla ilgili tüm bu soruları sormak sizi, kararlar almaya ve her şeyi değiştirmeye yöneltebilir. Peki neden bu sancıları yaşıyoruz? Ve varoluşsal sancıların nasıl üstesinden gelebiliriz?... bunları konuşalım!

🥊 Psikolojik savunma mekanizmaları nelerdir?

Herhangi stresli bir durumdan kaçınmak için kendi kendinizi farkında olmadan "kandırıyor" olabilirsiniz. İnsanlar gündelik hayatlarını yaşarken, psikolojik dengelerini koruyabilmek amacı ile çeşitli psikolojik savunma mekanizmaları kullanırlar. Bu savunma mekanizmaları hali hazırda kişinin kötü duygu ve düşüncelerden kaçınmasını, daha az psikolojik gerilimler yaşamasını sağlıyor olsa da, sorunların asıl kaynağı da olabiliyor. Savunma mekanizmaları egonun üzerindeki baskı ile başa çıkabilmek için oluşturulmuş düşünce, tutum ve davranışlardır... En yaygın örnekleri ise; inkar veya yadsıma, erteleme, bastırma, yön değiştirme, yansıtma, mizahlaştırma, somatizasyon vb.

Yas tutan birine baş sağlığı mesajları | 🖤 Taziye mesajları

Yaşam öyle yaratılmıştır ki sonunda hep bir son/başlangıç vardır. Doğadaki tomurcuklar gibi döngümüz, devir daim mi, bilmiyorum ama ne yazık ki ölüm bizi sevdiklerimizden ayırabiliyor. Geride kalanlara ne diyeceğini bilmek zor. Yakını vefat eden birine nasıl baş sağlığı dilenir? Kelimeler bazen kifayetsiz hissettirse de güçlüdür. Bir acıyı dindirmiyorsa da en azından biraz olsun yatıştırabilir. Sıradan bir “başın sağolsun” yerine çok daha içten, doğal ve samimi taziye mesajları örnekleri baş sağlığı dileklerinizi iletmek için size yardımcı olabilir.

Toksik romantik ilişkilere dair 10 kırmızı çizgi 🚩

Toksik bir ilişki aslında sinyallerini tanışma veya flirt aşamasında veriyor. Bu yüzden toksik bir ilişkiye başlamamak için tehlikeli sinyallerin bir listesini yapalım dedik. İçinde bulunduğun ilişkinin toksik olduğunu gösteren 10 kırmızı çizgi! 🚩

İlişkimde mutsuzum, ne yapmalıyım?

Cicim aylarının büyüsü ortadan kalktı, karnındaki kelebekler yok oldu ve heyacan azaldı. Bir ilişki içinde olmak, bizi yükselten bir hayat arkadaşına sahip olmak anlamına gelir. Sen nasıl hissediyorsun? Mutsuz, umutsuz, depresif, yorgun? Veya anlaşılmadığını düşünüyorsun? Hayat arkadaşınızın sizi güldürmekten çok ağlattığını anladığınız anda, ilişkiyi sorgulamak meşrudur... Ama gemileri yakmadan ve çekip gitmeden önce, bilin ki çözümler de mümkün! İlişkimde mutlu değilim, ne yapmalıyım diye soruyorsan doğru yerdesin.

🎧 Spotify

İşe gidip gelirken, yürüyüşe çıkarken, yemek yaparken veya uyumadan önce size eşlik etsin. Wengood Podcast serisi: RDV Coaching'i kaçırma! 

🎥 Youtube

Aslı ile Yoga seansları!

Mentor Özlem Şen ile RDVCoaching serisi Youtube'da da devam ediyor olacak! 

Kanala 💜abone ol , 🔔 bildirim zilini aç ve tabii, 👍videoları beğenmeyi ve ✍🏻 bize yorumlardan ulaşarak hangi konularda içerik istediğini söylemeyi unutma!

Ayrıca: En sevilen içerikler, günlük mutluluk, destek ve motivasyon dozları için; 

Instagram📸

📍Pinterest