Oyun terapisi kullanarak travmatik çocuk ile bağ kurma ve düzenleme, Nil UMUT

tarihinde Nil Umut tarafından güncellendi

Hepinize tekrardan merhaba. Zorlu süreçlerden geçmekteyiz. Böyle zamanlarda bilgiye ve yardımlaşmaya her zamankinden daha çok ihtiyaç duyduğumuzu düşünerek sizlere uzmanlık alan konularımdan biri olan, Oyun Terapisi ve Çocukluk Çağı Travmaları hakkında bir içerik sunmak istedim. Yazımın sonuna ilaveten Stres Altındaki Çocuklara Yaklaşım Önerileri ekledim. Bütüne katkısı olması dileğiyle. Keyifli okumalar dilerim.

Oyun terapisi kullanarak travmatik çocuk ile bağ kurma ve düzenleme, Nil UMUT
Özet

Çocukluk çağı travmaları

"Travma", Yunanca bir kelimedir ve "yara" anlamına gelmektedir. Yunanlılar bu terimi yalnızca fiziksel yaralanmalar için kullanmış olmalarına rağmen, günümüzde travmaya yaklaşım, duygusal yaralanmaları da kapsamaktadır. Çünkü duygular aslında çok kuvvetli şeylerdir ve düşünme biçiminizi hatta davranışlarınızı kontrol eder. Travmaya bağlı fiziksel yaralanmanın iyileşmesinden sonra, psikolojik belirtiler de bırakabileceğini artık biliyoruz. 

Çocukluk travmaları, 18 yaşından önce deneyimlenmiş, kişinin ruhsal, duygusal veya fiziksel olarak deneyimlediği istismar, taciz, ihmal, kaza gibi edilmelerin tümüne denir. 

Anne, baba ya da bakıcı gibi bir yetişkin tarafından çocuğa yöneltilen, toplumsal kurallar ve profesyonel kişiler tarafından uygunsuz veya zarar verici olarak değerlendirilen, çocuğun gelişimini sekteye uğratan eylemler ve bunların sonucu çocuğun fiziksel, ruhsal, cinsel ya da sosyal açıdan zarar görmesi, sağlık ve güvenliğinin tehlikeye girmesi durumudur.

⚠️ Duygusal travmaya karşı psikolojik tepkiler; travma sonrası stres bozukluğu olarak adlandırılmaktadır (posttravmatik stres bozukluğu, post-traumatic stress disorder, PTSD). Posttravmatik stres bozukluğu, genellikle savaş, doğal afet veya cinsel - fiziksel taciz gibi son derece stresli bir olaydan sonra meydana gelir. Semptomları kısaca; depresyon, anksiyete (kaygı), geçmişe dönme (flashback) ve tekrarlayan kabusları içerir. 

Çocukluk travmaları ve yetişkinlikteki psikolojik sorunlar

Çocukluk Çağı Travmalarına maruz kalan çocukların erişkinlik dönemlerinde depresyon, anksiyete bozuklukları, alkol-madde kullanım bozuklukları, kişilik bozuklukları gibi psikiyatrik hastalıklar yaşama ihtimalleri çok yüksektir. Bu nedenle uzmanlardan gerekli yardımı, doğru zamanda almak oldukça önemlidir.

🔗 Çocuklukta gerçekleşen 5 ruh yarası 

Travmanın etkisini arttıran durumlar; 

  • Kişi için öznel (kişisel) bir anlamı olması,
  • Maruz kalma süresinin uzun olması,
  • Kişinin hazırlıksız yakalanması,
  • İnsan eliyle gerçekleştirilmiş olması,
  • Kişi için ölüm tehlikesi içermesi,
  • Kayıp yoğunluğu,
  • Çeşitli şekillerle yeniden anımsama veya yaşama durumu.

Stres altındaki çocuklar ile çalışma 

Öncelikle; çocuğunuzun belirli bir stres karşısında olup olmadığını anlamak için davranışlarında bir değişiklik yapıp yapmadığına bakabilirsiniz. Eğer fark ettiğiniz davranış değişiklikleri varsa bunları saptamaya, incelmeye çalışın. 

🟣 Farklı olarak geliştirdiği bu davranışları ne zaman gerçekleştiriyor? 

🟣 Tetikleyici faktörler neler olabilir? 

Referans noktası olarak çocuğunuzun her zaman davrandığından farklı davranıyor olmasını dikkate alabilirsiniz.

Çocuğunuzun belirli bir stres altında olduğunu düşünüyorsanız onunla iletişim kurmaya ve duygularını size anlatmasına yardımcı olmaya çalışın. 

Stres altında olmak ne anlama gelir? 

Stresi, beklenmedik bir durumda karşı karşıya kaldığımızda vücudumuzun verdiği tepki olarak tanımlayabiliriz. Stres fiziksel, duygusal, zihinsel ve sosyal olmak üzere 4 alanda kendini göstermektedir. Stresli durumlar karşısında; Gergin olma, sürekli endişe duyma, kalp atışlarında artış, hızlı nefes alıp verme, uyku ve iştah bozuklukları, iş birliği yapamama, sosyal ortamlardan uzaklaşma, odaklanmada sorun yaşama, yetersizlik duygusunda artış, duygusal yönden dengesizlik hali, sindirim sorunları gibi belirtiler gösterebiliriz.

Stres altındaki çocuklara nasıl yaklaşılmalı? 

Bunun için çocuğunuza öncelikle güven vermelisiniz. Bununla birlikte çocuğu bir şeyleri anlatması için zorlamamalı, ısrarcı tavırlarda bulunmamalısınız. Çocuk yaşamış olduğu duyguları sizinle paylaşmak istediğinde ona alan tanıyın ve onu dinlediğinizi hissettirin. Eğer duygularını yeterince ifade edemediğini düşünüyorsanız ona bu konuda yardımcı olun, anlatımlarını kendi tecrübeleriniz ile destekleyin. 

👉 Örneğin; korku duygusu. Çocuk korktuğu bir konuyu sizinle paylaşıyorsa, siz de, "Evet seni anlıyorum. Biliyor musun? Çocukken ben de karanlıktan (korkulan şey her neyse) korkuyordum ve sonra karanlığın bana zarar vermediğini anladım, karanlık aslında çok normalmiş ve bir süre sonra gözlerimiz de karanlıkta görebilmeye başlıyormuş. Hatta biliyor musun? Baykuşlar karanlıkta görürler." gibi ifadelerle çocuğa farklı bir bakış açısı kazandırarak duygularını ifade etmesine ve korkularıyla yüzleşmesine yardımcı olabilirsiniz. 

Bununla birlikte duygularını, yazıya veya resmederek dökmesine yardımcı olabilirsiniz. Burada çocuğun korku ve kaygılarını dikkate alın. Çocuğunuzun korkuları ile dalga geçmeyin. Onu dinleyin ve birlikte çözüm üretin. Ona güvendiğinizi hissettirin. Sizin stresli olaylar karşısında nasıl yöntemler kullandığınızı çocuğunuzla paylaşın. Nefes egzersizi, yoga, spor yapmak gibi aktiviteleri birlikte yapmayı önerin. Yaşadığı problemler karşısında yapabilecekleri konusunda onu yüreklendirin. Hata yaparsa telafi etmesi için fırsat tanıyın, kimsenin mükemmel olmadığını bilmesine izin verin. Tabii önce siz mükemmeliyetçi misiniz ona bir bakın. Çocuğunuzla geçen zaman mükemmel değil, kaliteli olmalı. Çocuğunuzla geçirdiğiniz zamanı kaliteli kullanın. Onun keyif aldığı kendini geliştirebileceği aktivitelerde bulunun. Böylelikle keyifli zaman geçirerek rahatlamasına olanak tanımış olursunuz. 

Tüm bunların yanı sıra çocukların kendi yaş gruplarıyla gerçekleştireceği aktiviteler duygu durumlarının düzenlenmesine katkı sağlayacaktır.

⚠️ Çocuklarımızdaki stres kaynağı Anne-baba tutumları, çevresel faktörler, aile içinde ani olan değişiklikler (boşanma, kayıp, taşınma, kardeş doğumu, akran zorbalığı, travmatik olaylar, kaygılı bir yapıya sahip olma, akademik baskı, olumsuz etki yaratabilecek görsel, işitsel medya içeriğine maruz kalma (oyun, film, fotoğraf, ses kaydı vb) faktörlerinden kaynaklanıyor olabilir. Bu gibi durumlarda da bir uzmandan yardım almak yeniden düzenlenme sürecinin destekçisi olacaktır.

Oyun terapisi ve yaralarını sarmayı öğrenen çocuklar 

Oyun terapisi, eğitimli kişiler eşliğinde, danışanların psikososyal sorunlarını engellemelerine ya da çözmelerine veya ideal büyüme ve gelişimi gerçekleştirmelerine yardımcı olmak amacıyla gerçekleştirilir. Oyun terapisinde, oyunun terapötik gücünden yararlanılır ve kişiler arası bir süreç tesis etmek için kuramsal bir modelin sistemli bir şekilde kullanılması olarak tanımlanabilir.

Oyun terapisi ve Oyunun terapötik gücü

Çocukların dili oyun; kelimeleri oyuncaklardır. Bu yüzden çocuğun dünyasını anlamanın en etkili yolu onunla oyun yoluyla iletişim kurmaktır. Çocukların kendilerini ifade etme yolları farklı olsa da biz yetişkinlerin kabul etmesi gereken şey: çocukların da duyguları gerçektir! 

Oyun terapisi bu yüzden çocukların gelişimsel sıkıntılarını, duygusal dünyalarını ve zihinlerinde neler olup bittiğini anlamak ve gerekliyse onu iyileştirmek için çok önemli bir araçtır. 

  • Çocuğun dışardaki gerçekliği, içeride nasıl algıladığı önemlidir. 
  • Bunu sadece oyun ve oyuncaklar yoluyla bize bildirir. 
  • Çocuğun ruhsal yapısını yakından görmek, varsa patolojilerini saptamak ve iyileştirmek için en etkili yöntem oyun terapisidir. 
  • Oyun terapisinde temel nokta, çocuğun ego gücünü geliştirmektir. 

Oyunun terapötik gücü, sekiz genel kategori altında sınıflandırılabilir

  • İletişim 
  • Duygusal düzenleme 
  • İlişki geliştirme 
  • Ahlaki yargı 
  • Stresle başa çıkma 
  • Egoyu yükseltme 
  • Hayata hazırlık 
  • Kendini gerçekleştirme

Çocuk oyun yoluyla, baş edemediği duyguları ve yaşadığı zorlukları yeniden canlandırma yaparak deneyimler ve üstesinden gelmeye çalışır. Oyun terapisinin çocuğa deneyim ve duygularını yeniden canlandırma fırsatı sunduğu için iyileştirici özelliği vardır. Oyun terapisinde süreç sonuçtan önemlidir. Çocuk, terapi süresinde engellenmişlikten kurtulur ve gelişim sürecine kaldığı yerden devam edebilir.

Yaygın oyun terapisi çeşitleri

👨‍👩‍👧‍👦 Filial Oyun Terapisi 

Herhangi bir çocuk terapisi konseptinde aile ile birlikte çalışmak aile dinamiğini kavrayarak çocuğun aktarımının anlaşılmasında çok önemli bir noktadadır. Bu amaç doğrultusunda ailelerin çocuk terapisi alanında eğitimleri ve çocuk merkezli oyun terapisi seanslarında ebeveynlerin rehberlik içgüdülerini geliştirmeye yönelik olan filial terapi modeli geliştirilmiştir. Filial terapi çerçevesinde ebeveyn ve çocuk ilişkisi güçlenerek tüm aile dinamiğinde bir etkiye sahip olur. Ebeveynler sadece geçmişte yaşanmış sorunları değil, gelecekte de yaşanabilecek sorunlarla başa çıkma becerilerini güçlendirirler.

🧸 Deneyimsel Oyun Terapisi 

Deneyimsel Oyun Terapisi, Byron E. Norton ve Carol Crowel Norton tarafından geliştirilmiş, terapist tarafından yönlendirmenin yapılmadığı bir oyun terapisidir. Deneyimsel Oyun Terapisinde çocukların dünyayı deneyimsel açıdan kavradıkları varsayımı bulunur. 

Çocuklar sorunları, korkularını etraflıca düşünemediklerinden bu durumları deneyimsel açıdan ortamlarda kendi hareketleriyle deneyimlerler. Çocuklar 2. Yaş günlerinden itibaren fantezi ve sembolik oyunlar oynarlar ve bu şekilde korkularını yansıtabilirler. Bu oyun sayesinde çocuklar gerçekten uzaklaşarak bunalımdan kurtulur. Deneyimsel Oyun Terapisinde çocuk içinden geldiği şekilde kendi senaryosunu kurgulayabilir ve ancak kendisi isterse terapist oyuna katılabilir.

🎡 Grupla Oyun Terapisi 

Bireysel veya aile oyun terapisi dışında birden fazla çocuktan oluşan oyun terapileri de mevcuttur. Grup oyun terapilerideki amaç çocuğun sorumluluk alması, kendini ve duygularını ifade ederek başkalarını kabul etmeleri, benlik saygısını geliştirmek ve sosyal beceriler kazandırmaktır. Bununla birlikte çocukların depresyon ve kaygı düzeylerinin azaltılması sağlanmaya çalışılır. Grupla oyun terapisinde gerçekliğin yansıtılması çok önemlidir. Bu sebeple oyun alanında gerçek yaşamı yansıtan araçlar kullanılır. Bu araçlara aşağıdakiler örnektir;

  • Bükülebilir bir oyuncak bebek ailesi,
  • Bant şeritleriyle sınırları belirtilmiş odalara sahip olan bir karton bir ev,
  • Biberon,
  • Plastik tabaklar,
  • Araba, uçak,
  • Telefon,
  • Saldırganlığın ifade edilebilmesini sağlayacak kelepçe, dart tabancası, lastik bıçak, oyuncak askerler.

Yönlendirmeyen oyun terapisi metodu ne demek? 

Bu terapi metodunda çocuk olduğu gibi kabul edilir ve çocuğa sınırsız bir oyun imkanı sağlanır. Terapist çocuğa arkadaş canlısı bir şekilde yaklaşır ve çocuğun istediği oyuncaklarla istediği şekilde oyun oynamasını sağlar. Bu terapi sırasında çocuğun korkuları, saldırganlık hali, sessizliği hepsi kabul edilir ve bu serbest ortam sayesinde çocuk kendi duygularını yaşamayı ve bu şekilde kabulleneceğini öğrenir.

Oyun terapisi için Axline tarafından 8 prensip belirlenmiştir:

 İlişkinin kurulması: Terapistin mümkün olduğunca hızlı bir şekilde çocuk ile sıcak bir ilişki kurması beklenir.
Çocuğu kabullenme: Terapistin süreç boyunca çocuğu kabullenmesi, yargılamaması ve sabırsızlık göstermemesi gerekir.
Çocuğun istediği gibi davranmasına izin verme: Terapi seansınca çocuk hiçbir engel görmeden hissettiklerini gösterebilmelidir.
Duyguların kabul edilmesi, tanınması ve yansıtılması: Çocuk oyuncaklar sayesinde terapiste sembolik bir anlatım sunar. Terapistin bunları anlaması, yorumlaması ve söze dökerek çocuğa yansıtması gerekir.
Çocuğa dikkat etme: Çocuk odaklı bir yaklaşım izlenir. Dikkat ona yönelir.
Çocuğun gideceği yolu bilmesini sağlama: Çocuk gideceği yolu bilmeli ve onu o yolda giderken gözlemlemeli. Terapist çocuğun yaptıklarına ve söylediklerine etki etmemelidir.
Terapi hızı: Terapi süreci yavaş ve emin adımlarla atılması gereken bir süreçtir ve bundan dolayı terapist terapiyi hızlandırmayı denemez.
Terapi sınırlamaları: Terapist gerek duyduğu yerlerde terapiye sınırlamalar koyabilir. İyi bir terapi ortamında sınırlamalar sadece terapistin ve çocuğun güvenliği açısından sağlanmalıdır.

Umarım bu içerikte paylaştığım bilgiler özellikle 6 Şubat Kahramanmaraş depremi sonrası bir çok aileye ve yetişkine aydınlatıcı bir görevde bulunur. Çocukların dilini ve onların duygusal dünyalarını daha iyi anlamak ve onlara hayatta nasıl daha iyi eşlik edebileceğimizi keşfetmek için bir katkıda bulunabilmek dileğiyle. 

Tekrar Görüşmek Üzere Hepinize Sevgiler

Bu içeriği okuyanlar bunları da çok sevdi; 

🔗 Toksik anne ile büyümenin psikolojik etkileri | 6 belirti

🔗Narsist ebeveyn özellikleri | Narsist ebeveyn çocuk ilişkisi

🔗Toksik insan ne demek? Toksik insan özellikleri neler?

* Bu makale Uzm. Klinik Psikolog Fundem Ece Kaykaç ile gerçekleştirdiğim Oyun Terapisi Eğitimi'nden notlarımla düzenlenmiştir. 

Kaleme alan Nil Umut

💫 Yaşamla sıkı sıkı bağ kurmuş ve birçok alanda kendini geliştirmiş biriyim. Burada 🧘🏻‍♀️yoga, 🧠bilinçaltı ve bilincin oluşumu, ego, parapsikoloji ve 👨‍👩‍👧‍👦ebeveynlik konularında içerik paylaşıyorum.

Yorumlar

En yeni makaleler

Narsist düzelir mi? Bir narsist değişebilir mi?

Narsist bir insanla tanışıp onu sevmiş bulunduysanız, muhtemelen yukarıdaki soru aklınızdan geçiyordur. Narsist kişilik bozukluğu tanısı olan insanlar empatiden yoksundur, kendisini başkalarından üstün görür. Bu durum, narsistlerle yakın ilişki kuran diğer insanları ruh sağlığı ve duygusal olarak yıpratabilir. Gerçek şu ki, narsistik kişilik bozukluğu olan bir insanda, toksik özellikler o kadar derinlere işlemiştir ki, değişme ve daha iyi insanlar olma ihtimalleri yoktur. Bir narsistin değişemeyecek olduğunu kabul etmek, ve kişinin kendine bunu itiraf etmesi, kendi psikolojik sağlığı için oldukça önemlidir.

⚠️ Narsist insanı tanımak için bu işaretlere dikkat edin!

Patronunuz, eşiniz, veya sevdiğimiz bir yakınımız... Gün gelir hepimiz narsist bir sapkınla karşılaşabilir ve yıkıcı bir sarmalın içine çekilebiliriz. Peki kimdir bu narsistler? Onları nasıl tanıyabiliriz? İşte çevrenizdeki narsist biri varsa tespit etmek için 10 işaret!

Obsesif Kompulsif Bozukluk (OKB) hakkında bilmeniz gerekenler

Ben OKB olan insanlar arasında değilim, ancak bu oldukça yaygın bir hastalık. Türkiye’de büyük toplum kesimlerinde yapılan araştırmalarda OKB'nin her 100 kişiden 2-3'ünde görüldüğü saptanmış. Obsesif kompülsif bozukluk sahibi değilim fakat, sevdiğim bir yakınım ile bu sınavı beraber verince, bir yazı kaleme almak istedim. Endişeleri nedeniyle, bir takım şeylerin uzun süre takıntılı bir şekilde kafasını meşgul ettiğine şahit oldum. OKB'yi tanımlayan şey işte budur, bu hislere neden olan anksiyete ve atakları. Peki OKB nasıl tedavi edilir? Obsesif Kompulsif Bozukluğa neler sebep olur? Hadi açıklayalım!

Kendini sınırlamana neden olan inanç kalıpları | 🚫 TOP15

"Ben zaten şöyleyim", "Ben zaten böyleyim", "Ben yapamam...", “Benden olmaz…” Kendi kendini sabote etmene neden olan sınırlayıcı düşünceler, gerçek potansiyelini küçümsemene neden olur. Kendine farketmeden koyduğun bu sınırlar, öz motivasyonunu ve kendini gerçekleştirme girişimlerini engeller. Kısacası, kendin olmanı engeller. Herkesin deneyimi kendine, ama sınırlayıcı düşünce kalıpları az çok aynı. En yaygın 15 sınırlayıcı düşünce ve inançları kendinizden uzak tutmak için önce farkına varın.

Varoluşsal sancılar : Rahat atlatmak için yardım almaktan çekinme

Hayatın bir noktasında anlamı ve amacı aramaya başlamak. Varoluşsal bir sancı yaşamak için illa “30 yaş sendromu”nun gelmesini beklemeniz gerekmiyor maalesef, ergenlik desem, lise sıraları desem... Gözünüzde canlandı mı? Varoluşsal sancılar sırasında her şeyi sorgulamak mümkün: romantik ilişkileri, iş hayatını ve hatta yaşadığınız evi, neredeyim? ne yapıyorum? Kendini sorgulamak ve hayatla ilgili tüm bu soruları sormak sizi, kararlar almaya ve her şeyi değiştirmeye yöneltebilir. Peki neden bu sancıları yaşıyoruz? Ve varoluşsal sancıların nasıl üstesinden gelebiliriz?... bunları konuşalım!

🥊 Psikolojik savunma mekanizmaları nelerdir?

Herhangi stresli bir durumdan kaçınmak için kendi kendinizi farkında olmadan "kandırıyor" olabilirsiniz. İnsanlar gündelik hayatlarını yaşarken, psikolojik dengelerini koruyabilmek amacı ile çeşitli psikolojik savunma mekanizmaları kullanırlar. Bu savunma mekanizmaları hali hazırda kişinin kötü duygu ve düşüncelerden kaçınmasını, daha az psikolojik gerilimler yaşamasını sağlıyor olsa da, sorunların asıl kaynağı da olabiliyor. Savunma mekanizmaları egonun üzerindeki baskı ile başa çıkabilmek için oluşturulmuş düşünce, tutum ve davranışlardır... En yaygın örnekleri ise; inkar veya yadsıma, erteleme, bastırma, yön değiştirme, yansıtma, mizahlaştırma, somatizasyon vb.

Yas tutan birine baş sağlığı mesajları | 🖤 Taziye mesajları

Yaşam öyle yaratılmıştır ki sonunda hep bir son/başlangıç vardır. Doğadaki tomurcuklar gibi döngümüz, devir daim mi, bilmiyorum ama ne yazık ki ölüm bizi sevdiklerimizden ayırabiliyor. Geride kalanlara ne diyeceğini bilmek zor. Yakını vefat eden birine nasıl baş sağlığı dilenir? Kelimeler bazen kifayetsiz hissettirse de güçlüdür. Bir acıyı dindirmiyorsa da en azından biraz olsun yatıştırabilir. Sıradan bir “başın sağolsun” yerine çok daha içten, doğal ve samimi taziye mesajları örnekleri baş sağlığı dileklerinizi iletmek için size yardımcı olabilir.

Toksik romantik ilişkilere dair 10 kırmızı çizgi 🚩

Toksik bir ilişki aslında sinyallerini tanışma veya flirt aşamasında veriyor. Bu yüzden toksik bir ilişkiye başlamamak için tehlikeli sinyallerin bir listesini yapalım dedik. İçinde bulunduğun ilişkinin toksik olduğunu gösteren 10 kırmızı çizgi! 🚩

İlişkimde mutsuzum, ne yapmalıyım?

Cicim aylarının büyüsü ortadan kalktı, karnındaki kelebekler yok oldu ve heyacan azaldı. Bir ilişki içinde olmak, bizi yükselten bir hayat arkadaşına sahip olmak anlamına gelir. Sen nasıl hissediyorsun? Mutsuz, umutsuz, depresif, yorgun? Veya anlaşılmadığını düşünüyorsun? Hayat arkadaşınızın sizi güldürmekten çok ağlattığını anladığınız anda, ilişkiyi sorgulamak meşrudur... Ama gemileri yakmadan ve çekip gitmeden önce, bilin ki çözümler de mümkün! İlişkimde mutlu değilim, ne yapmalıyım diye soruyorsan doğru yerdesin.

#Seksizm nedir? Seksist kime denir? 🤷‍♀️ #farkındalık

Cinsiyetçilik, insanları yalnızca belirli bir cinsiyete veya cinsiyete ait olmaları temelinde algılamak ve yargılamak anlamına gelir. Aynı temelde "bireyin ayrıştırılmasını" kapsar. Seksizm günlük hayatımızda her gün karşılaşabileceğimiz bir olgu. Özellikle kadınları hedef alan ayrımcılığı içeriyor olsa da, kavram "cinsiyet, cinsel kimlik, cinsel yönelim ve cinsiyet ifade biçimleri" üzerinden ortaya çıkan bir ayrımcılık biçimini vurgulamaktadır. Kısaca, seksizm, aslında cinsiyetçilik ve kadın haklarının önemini vurgulayan feminist bir yaklaşım, ancak son yıllarda insan hakları temelinde bir eşitlik fikrini savunur. Peki nedir bu seksizm veya seksist dedikleri? Hemen açıklayalım!

🎧 Spotify

İşe gidip gelirken, yürüyüşe çıkarken, yemek yaparken veya uyumadan önce size eşlik etsin. Wengood Podcast serisi: RDV Coaching'i kaçırma! 

🎥 Youtube

Aslı ile Yoga seansları!

Mentor Özlem Şen ile RDVCoaching serisi Youtube'da da devam ediyor olacak! 

Kanala 💜abone ol , 🔔 bildirim zilini aç ve tabii, 👍videoları beğenmeyi ve ✍🏻 bize yorumlardan ulaşarak hangi konularda içerik istediğini söylemeyi unutma!

Ayrıca: En sevilen içerikler, günlük mutluluk, destek ve motivasyon dozları için; 

Instagram📸

📍Pinterest