"Kimse beni sevmiyor" | İnsan neden böyle hisseder?

tarihinde Yudum , Wengood yazarı tarafından güncellendi

Amerikalılar bunu bir deyim olarak bile kullanır… “Nobody loves me day!” Yani kimse beni sevmiyor gibi hissettiğim gün. Partilere davet edilmeyen, sohbet ederken kimsenin dinlemediği, plan yaparken asla akla gelmeyen o insan... Sıradan, dışlanmış ve değersiz hissetmek, aslında çoğumuzun başına gelebilen bir duygudurumu. "kimse beni sevmiyor” gibi hissediyorsan, böyle düşünmene neden olabilecek şeyler neler, hiç sorguladın mı? Şimdi, şöyle ki, bu hisler veya düşünceler aslında gerçeği yansıtmıyor ve içerisinde ayrıştırılması gereken unsurların bulunduğu daha derin sorunları gizliyor. Bu sonuca varmak üzücü, biliyorum. Ama buradaki en önemli gerçek; kendimizi bu ağır duygu durumundan kurtarmak mümkün, çünkü her birey biricik ve biz de dahil herkes sevilmeyi hak ediyor!

"Kimse beni sevmiyor" | İnsan neden böyle hisseder?
Özet

Dengesiz sevgi ile büyümek

"Kimse beni sevmiyor gibi hissediyorum" demek için etrafımızdakilerin bizi ihmal ettiği anıların zihnimizde birikmiş olması yeterli. Yani bilinçaltı, yine bize ufak bir oyun oynuyor. Bunun nereden geldiğini anlamak için çocukluğumuza bakabiliriz.

Anne babamızın sevgisindeki bir eksiklik ya da dengesizlik yüzünden böyle hissedebiliriz. Paris, gestalt terapi ekolünden, psikoterapist ve yazar, Maud Lehanne, “kimse beni sevmiyor gibi hissetme” şikayetinin, genelde çocukluk döneminde sevgiden yoksun kalan yetişkinlerden geldiğini açıklıyor;


Burada mutlaka bir ebeveyn eksikliği veya istismar söz konusu olmayabilir. Çocuğa sevgi göstermenin yollarını bilemeyen birçok ebeveyn, çoğu zaman bilinçsizce sağlıklı duygusal gelişim için uygun olmayan bir aile ortamı inşa edebiliyorlar 🤕.”

Yeri gelmişken Psikolog ve Aile Danışmanı Esra Orçunlu'nun bu konuda dergimizde yazdığı makaleye bir göz atmanızı dilerim. 

🔗Çocuğa sevgi göstermenin yolları: şefkat dili, Psk. Esra Orçunlu

Aşırı talepkar olmak sizi yalnızlaştırabilir…

Her koşulda bu durum, aile şemaları ile ilintilidir. Çünkü bazen yaygın olarak düşünülenin tersine, sevgiyle dolup taşan ebeveynler ile de karşılaşabiliyoruz. (Bkz: helikopter ebeveynler)

Ailede gördüğümüz şeyi, bir kez yetişkin olduğumuzda da kurmak isteyeceğiz. Aşırı sevgi ile dolup taşan anne-baba sebebiyle de her şeyin bize bağlı olduğunu düşünebiliriz. Anne babamızın bize verdiği kadar sevgiyi başkalarından istiyor olabiliriz. Ancak, çocuklukta alınan anne ve baba sevgisinin karşılığını bulmak zordur. Ebeveyn-çocuk ilişkisi kendi doğasına aittir, iki yetişkin birey ilişkisi kendi doğasına aittir…

Dolayısıyla, bu yoğun duygu durumu sebebi ile birçok kişi, aşırı ihtiyaç gözlemleyip sizden ve/veya taleplerden kaçacaktır…🏃♂️

Çarpık vizyon

Bu dengesizlikle ilgili sorun, huzursuzluk ve reddedilme duygusunu sürdürecek olmasıdır. Bunlar "sadece" birer duygudur, mutlaka bir gerçeğe dönüşmesi gerekmez. Bunun adına bilişsel çarpıklık denir. Görüş alanımız, bakış açımız veya vizyonumuz duygusal bir yara izi tarafından çarpıtılmıştır.

Bilişsel düzeyde gerçekleşen bu durum daha sonra bunun bir gerçeğin tercümesi olduğu izlenimi yaratarak olumsuz duygular ile baş etmek zorunda bırakır. Daha objektif bir bakış açısı benimseyerek hayata pozitif bakabilmek ve kendimize meydan okumak için çarpıklık gibi güçlü kelimeler sizi korkutmasın. İnsanın kendini sorgulaması oldukça sağlıklı bir eylemdir.

Eğer, sevilmediğini hissetmek gibi sürekli huzursuz, rahatsız ve kendinizi şikayet ederken buluyorsanız, Şikayet etmeyi huy haline getirmek, yani Calimero sendromu üzerine biraz okuma yapmak ilginç olabilir 🧐.

Narsistik yaralanma

Uluslararası Psikanaliz Derneği üyesi, psikiyatrist Samuel Lepastier, kimsenin bizi sevmediğini düşündüğümüzde, fazla ben-merkezci bir akıl yürütme sistemimiz olabileceğini ekliyor. Yetiştirilirken, bir adım geri atma ve kendi dışımızdaki dünyayı yorumlama konusunda bize pek bir şey öğretilmediği doğru. Bu narsistik yaralanma, aşırı hassas kişilik özelliklerini de besliyor çünkü duygular çok daha ağırlıklı yaşanıyor.

“Artık başkalarına verecek kadar yerim ve enerjim kalmadı…” duygusu

Bu bir savunma mekanizması

Kendimize, bizden daha hatalı olanın başkaları olduğunu söylemek daha kolaydır, kabul edelim. Başkalarını suçlamak, kendi varlığımızla yüzleşmekten daha uygun gelir! Bu yaygın bir savunma mekanizması, birçok insan farkında bile olmadan bundan muzdarip aslında. Ancak bir de kendi içimize dürüstçe bakalım, başkalarına ulaşmak için gerekeni yapıyor muyuz 😅? 


Yalnızlık duygumuzun çevremizdeki insanların sorumluluğu olmadığını öğrenmek ve bunu kabul edip, kucaklamaya cesaret etmek, ilk iyileştirici adım.

Kimse beni sevmiyor, ne yapmalıyım?

Bu duygunun bizden geldiğinin farkına varmak, zaten bu rahatsızlıktan kurtulmanın ilk adımı. Kendimize her zaman bizi seven insanlar olduğunu hatırlatarak, kendimizi baltalamak konusunda diretmeyebiliriz.

Bizi seven insanları yazarak, bize gösterdikleri ilgiyi hatırlayabiliriz. Bu jestler ne kadar sevildiğimizi kanıtlıyor 🥰.

Kendimize "kimse beni sevmiyor" dediğimizde, neyin eksikliğini veya yetersizliğini yaşıyoruz? Bu çarpık düşünceler veya eski duygusal yaralar bizi olumsuz duygulara itiyorsa, kendi kendimizi iyileştirmek için biraz şunlar üzerinde düşünelim:

"Sevdiklerimin ilgisini hak edecek ne yaptım?" Bu, çevremizdekilerin bizde olumlu gördükleri neler olduğunu düşünmemizi sağlar. Ayrıca çevremdekilere sevgi ve şefkat gösterip göstermediğimi de kendime bu yolla sormuş olurum. Aranan sorulan kişi olmak bir şeydir, ancak arayan soran olmak da önemlidir.

Ne verirsem, onu geri alırım 👩❤️👩 !

Özgüven eksikliği

Egomuzdaki bir dengesizlik, büyük bir özgüven eksikliğini yansıtır. Çoğu zaman sevilmeye layık olmadığımızı hissederiz. Bütünün bir parçası olmak için her şeyi yapmamıza rağmen dışlanmış hissedeceğimiz zamanlar olabilir, ama kendinden emin bir ruh göstermezsek de reddedilme gerçekleşecektir.

Kişi böylece kaçması zor olan bir kısır döngü içinde kilitlenir kalır. Bu nedenle, kendimize değerli hissetmek için özgüven artırmak ve tabii hakettiğimiz değeri gördüğümüzden emin olduğumuz çevreler inşa etmek gerekir. Bunu yaparak, kendimizi sevgi eksikliği hakkındaki düşüncelerimizden ayırmayı da öğreniriz. Odağımız dengeleniyor ve bütüne kayıyor, bu da bize başka bir enerji veriyor 💪 !

Herkes sevilmeyi hakeder! | “Ben sevilmeyi hakediyorum!”

Kendimize meydan okumak ve sağlıklı narsist yanımızı merkeze almak son derece önemlidir. Bununla birlikte, durumu nazikçe analiz etmemiz de gerekiyor.

Duygusal şok, psikolojik travma ya da psikolojik bir hastalık ile bağlantılı bir olumsuz duygu durumda kendinizi bulmuş gibi bir izleniminiz oluştuysa, bunun peşine kapılmamalısınız. 

Bu makale kendini suçlu hissetmek için değil, anlamak ve iç gözlem yapmak için yazılmıştır. Ben de uzun süre bu tür bir yanılsama yaşadım, sevilmeyi hak etmediğimi hissettim 🥺. Değersizdim, yetersizdim, zaten kimse beni sevmiyordu, ve hatta haklılardı… Bunların hepsiydi ama sevilmeyi hak ettiğimi farkettim ve en çok kendime tutundum. Tıpkı sevilmeyi hak ettiğim gibi kendimi sevmeye başladım!

Başkalarında hayran olduğumuz kutsal ateşler bizi de yakar, işin püf noktası onu görmek ve inanmaktır! Bunu yapmak için gerçek de olsa olumsuzlukları bir kenara  bırakmalı ve sevgi dozlarımızı paylaşmaya başlamalıyız.

Bu uzun yola tek başına çıkmak yıpratıcı olabilir, ve bu çok doğaldır. Bu durumda bir ruh sağlığı uzmanı veya yaşam koçu ile görüşmek size iyi gelebilir.

🔗 Ücretsiz psikolojik danışmanlık almanın yolları

Yazar: Bu düşünce ile başa çıkmak

"Beni kimse sevmiyor", işte aklımızda hızla dolaşabilen acı bir düşünce. Psikoterapist Lauren'in hak verdiğim bir açıklamasında olduğu gibi, “bu gerçek değil, zihninizin bir illüzyonu, bir şeyleri görmenin farklı/çarpık bir yolu…”

Her neyse, bu düşünce, bilirim tam bir ıstırap kaynağıdır, kendimizi soyutlamamıza, içimize çekilmemize ve kendi içimizde boğulmamıza yol açabilir. Depresiflik mi depresyon mu anlamak için hiçbir zaman çok beklememeliyiz.

Söylemediğimiz her şey ruhumuzda yazılıdır.

Bir psikolog ile görüşün, birlikte daha iyi olmak için bu işlevsiz akıl yürütme sistemini bozacaksınız.

🤗"KENDİNİ DİNLE, KABUL ET VE MUTLU OL! HEMEN ŞİMDİ, BAŞLA..."
#BornToBeMe

Kaleme alan Yudum , Wengood yazarı

🤩Hayatımı fiziksel ve zihinsel harekete adadım. 🖋️Yazmayı, 💭düşünmeyi, 📖okumayı ve 🔎araştırmayı çok seviyorum. 😺💕🧘‍♀️Kedim ve yoga matım vazgeçilmezim.

Yorumlar

bu sayfaya beni getiren kişi, keşke o felaketi yaşamadan ve kendisini sevenlere bıraktığı mücade edilmesi bu kadar zor bir acının aslında ona duydukları sevginin büyüklüğünden kaynaklandığını anlayabilseydi belki de yaşanmış olan yaşanmaz ve benim de bu sayfaya bakma gerekçem oluşmazdı... Paylaştığınız ve konuyla ilgili aydınlattığınız için emeğinize sağlık, hassaten teşekkürler...

En yeni makaleler

50 soruluk arkadaşlık testi ✅ | Arkadaşını ne kadar tanıyorsun?

Arkadaş çevremiz bizim için önemli bir sosyal destek alanını oluşturuyor. Arkadaşların seni ne kadar tanıyor? Veya sen arkadaşını ne kadar tanıyorsun? Hiç merak ettin mi? Arkadaşlıklarınızın ne durumda olduğunu öğrenmek veya birbirinizi daha iyi tanımak için çok etkili ve eğlenceli bir yöntem var: Arkadaşın ile birbirinizi yeniden keşfetmek ve yeniden bağ kurmak için 50 soruluk arkadaşlık testi ile tanışın! Ayrıca, arkadaşlarla paylaşmak için mükemmel bir test! 😊😉

Hayal kırıklığı yaşamaktan korkmak (benim hikayemden notlar)

Hayal kırıklığına uğramaktan korkuyorum. Başarısız olmaktan korktuğum için hiçbir şey yapmıyorum. Ya da içim rahat bir şekilde hiçbir şey yaşayamıyor, andan ve hayattan keyif almak konusunda kendimi sabote etmekten vazgeçemiyorum. İnsanların bana bakış şeklini saplantı haline getiriyor ve kendim olmakta zorlanıyorum... Peki hayatın bir rekabet olduğunu kim söyledi? Her şekilde mükemmel olmak zorunda mısın? Bir adım geri atarak, özgüven kazanarak ve zihnimi tekrar düzenleyerek hayal kırıklığına uğramaktan korkma eğilimine bir son vermek mümkün. Benim hikayem şöyle…

Narsist düzelir mi? Bir narsist değişebilir mi?

Narsist bir insanla tanışıp onu sevmiş bulunduysanız, muhtemelen yukarıdaki soru aklınızdan geçiyordur. Narsist kişilik bozukluğu tanısı olan insanlar empatiden yoksundur, kendisini başkalarından üstün görür. Bu durum, narsistlerle yakın ilişki kuran diğer insanları ruh sağlığı ve duygusal olarak yıpratabilir. Gerçek şu ki, narsistik kişilik bozukluğu olan bir insanda, toksik özellikler o kadar derinlere işlemiştir ki, değişme ve daha iyi insanlar olma ihtimalleri yoktur. Bir narsistin değişemeyecek olduğunu kabul etmek, ve kişinin kendine bunu itiraf etmesi, kendi psikolojik sağlığı için oldukça önemlidir.

⚠️ Narsist insanı tanımak için bu işaretlere dikkat edin!

Patronunuz, eşiniz, veya sevdiğimiz bir yakınımız... Gün gelir hepimiz narsist bir sapkınla karşılaşabilir ve yıkıcı bir sarmalın içine çekilebiliriz. Peki kimdir bu narsistler? Onları nasıl tanıyabiliriz? İşte çevrenizdeki narsist biri varsa tespit etmek için 10 işaret!

Obsesif Kompulsif Bozukluk (OKB) hakkında bilmeniz gerekenler

Ben OKB olan insanlar arasında değilim, ancak bu oldukça yaygın bir hastalık. Türkiye’de büyük toplum kesimlerinde yapılan araştırmalarda OKB'nin her 100 kişiden 2-3'ünde görüldüğü saptanmış. Obsesif kompülsif bozukluk sahibi değilim fakat, sevdiğim bir yakınım ile bu sınavı beraber verince, bir yazı kaleme almak istedim. Endişeleri nedeniyle, bir takım şeylerin uzun süre takıntılı bir şekilde kafasını meşgul ettiğine şahit oldum. OKB'yi tanımlayan şey işte budur, bu hislere neden olan anksiyete ve atakları. Peki OKB nasıl tedavi edilir? Obsesif Kompulsif Bozukluğa neler sebep olur? Hadi açıklayalım!

Kendini sınırlamana neden olan inanç kalıpları | 🚫 TOP15

"Ben zaten şöyleyim", "Ben zaten böyleyim", "Ben yapamam...", “Benden olmaz…” Kendi kendini sabote etmene neden olan sınırlayıcı düşünceler, gerçek potansiyelini küçümsemene neden olur. Kendine farketmeden koyduğun bu sınırlar, öz motivasyonunu ve kendini gerçekleştirme girişimlerini engeller. Kısacası, kendin olmanı engeller. Herkesin deneyimi kendine, ama sınırlayıcı düşünce kalıpları az çok aynı. En yaygın 15 sınırlayıcı düşünce ve inançları kendinizden uzak tutmak için önce farkına varın.

Varoluşsal sancılar : Rahat atlatmak için yardım almaktan çekinme

Hayatın bir noktasında anlamı ve amacı aramaya başlamak. Varoluşsal bir sancı yaşamak için illa “30 yaş sendromu”nun gelmesini beklemeniz gerekmiyor maalesef, ergenlik desem, lise sıraları desem... Gözünüzde canlandı mı? Varoluşsal sancılar sırasında her şeyi sorgulamak mümkün: romantik ilişkileri, iş hayatını ve hatta yaşadığınız evi, neredeyim? ne yapıyorum? Kendini sorgulamak ve hayatla ilgili tüm bu soruları sormak sizi, kararlar almaya ve her şeyi değiştirmeye yöneltebilir. Peki neden bu sancıları yaşıyoruz? Ve varoluşsal sancıların nasıl üstesinden gelebiliriz?... bunları konuşalım!

🥊 Psikolojik savunma mekanizmaları nelerdir?

Herhangi stresli bir durumdan kaçınmak için kendi kendinizi farkında olmadan "kandırıyor" olabilirsiniz. İnsanlar gündelik hayatlarını yaşarken, psikolojik dengelerini koruyabilmek amacı ile çeşitli psikolojik savunma mekanizmaları kullanırlar. Bu savunma mekanizmaları hali hazırda kişinin kötü duygu ve düşüncelerden kaçınmasını, daha az psikolojik gerilimler yaşamasını sağlıyor olsa da, sorunların asıl kaynağı da olabiliyor. Savunma mekanizmaları egonun üzerindeki baskı ile başa çıkabilmek için oluşturulmuş düşünce, tutum ve davranışlardır... En yaygın örnekleri ise; inkar veya yadsıma, erteleme, bastırma, yön değiştirme, yansıtma, mizahlaştırma, somatizasyon vb.

Yas tutan birine baş sağlığı mesajları | 🖤 Taziye mesajları

Yaşam öyle yaratılmıştır ki sonunda hep bir son/başlangıç vardır. Doğadaki tomurcuklar gibi döngümüz, devir daim mi, bilmiyorum ama ne yazık ki ölüm bizi sevdiklerimizden ayırabiliyor. Geride kalanlara ne diyeceğini bilmek zor. Yakını vefat eden birine nasıl baş sağlığı dilenir? Kelimeler bazen kifayetsiz hissettirse de güçlüdür. Bir acıyı dindirmiyorsa da en azından biraz olsun yatıştırabilir. Sıradan bir “başın sağolsun” yerine çok daha içten, doğal ve samimi taziye mesajları örnekleri baş sağlığı dileklerinizi iletmek için size yardımcı olabilir.

Toksik romantik ilişkilere dair 10 kırmızı çizgi 🚩

Toksik bir ilişki aslında sinyallerini tanışma veya flirt aşamasında veriyor. Bu yüzden toksik bir ilişkiye başlamamak için tehlikeli sinyallerin bir listesini yapalım dedik. İçinde bulunduğun ilişkinin toksik olduğunu gösteren 10 kırmızı çizgi! 🚩

🎧 Spotify

İşe gidip gelirken, yürüyüşe çıkarken, yemek yaparken veya uyumadan önce size eşlik etsin. Wengood Podcast serisi: RDV Coaching'i kaçırma! 

🎥 Youtube

Aslı ile Yoga seansları!

Mentor Özlem Şen ile RDVCoaching serisi Youtube'da da devam ediyor olacak! 

Kanala 💜abone ol , 🔔 bildirim zilini aç ve tabii, 👍videoları beğenmeyi ve ✍🏻 bize yorumlardan ulaşarak hangi konularda içerik istediğini söylemeyi unutma!

Ayrıca: En sevilen içerikler, günlük mutluluk, destek ve motivasyon dozları için; 

Instagram📸

📍Pinterest