Calimero sendromu | Sürekli şikayet etme hastalığı!

tarihinde Yudum , Wengood yazarı tarafından güncellendi

“Her zamanki gibi, ben unutuldum!”, “Zaten, ben hep saçmalıyorum.”, “Müdürle ben de o kadar samimi olsam, ben de terfi alırdım.”, “Sırtımın ağrısından ölüyorum, ömür boyu sürecek bu böyle...” Bu cümleler eminim size de bir Calimero hatırlattı. Ya da belki bitmek bilmeyen şikayetlerimizi hatırladık ve bir durup kendimizden şüphelendik. Kendine dürüst ol, zaman zaman herkes olur olmadık şikayet etmeyi sanki birşeyleri çözecekmişçesine huy haline getirir. Peki ama, neden? Şikayet etmek bir yaşam tarzına dönüşmüşse bunun altında ne gizli?

Calimero sendromu | Sürekli şikayet etme hastalığı!

Calimero sendromu nedir?

“Haksızlık bu!” Artık bir yaşam tarzı haline gelen bu söz, Calimero sendromu mağdurlarının en sevdiği dizesidir. Çıktığı yumurta kabuğunun yarısını kafasına takmış bu küçük siyah civciv, 70'li yıllardan bir çizgi filmin kahramanıdır. Sürekli şikayet eder, bu sendroma bu yüzden adını vermiştir. Civciv Calimero!

🤷‍♀️ Bu tür insanlardan kaçma eğilimindeyiz çünkü bütün gün şikayet duymak çok yorucu olabilir. Ancak bu şikayetler göz ardı edilmemelidir, çünkü bir tür haklı nedenleri de yok değildir. Aynı şekilde, bir Calimero'yu şikayet ettiği için eleştirmek de onun kendisine daha fazla yüklenmesine neden olur. 

Şikayet etmeyi kim sevmez?!

Bir şeylerden şikayet etmek, omuzlarımızdaki yükü azaltır. Bizi rahatsız eden şeyleri dışa vurmak ile psikosomatik hastalıklara yakalanmış olmayı birbirinden ayırt etmeliyiz. Çünkü şikayet etmenin, olumlu etkileri de var! 

Psikanalist ve “Calimero Sendromu” adlı kitabın yazarı Saverio Tomasella, kitapta daha önce insanların kötü algılandığı için şikayet etmekten kaçındıklarını açıklıyor. Tartışmadan kaçınma davranışı ile “içinize atmak” kendinizi hasta etmek anlamına gelse bile sıkıntı, ıstırap, üzüntü, fikir ayrılığı gibi şeyleri kendinize saklamanız gerekiyordu. Ama hayır, şikayet etmek iyidir! Çıkıntıklık yapmak aslında iyidir.😉

🎭Ayrıca, ben de dahil, hepimiz bunu kararında yapıyoruz… Şikayet etmek yapıcı olmaktan çıktığında ise işler kötüleşiyor. Mesela Calimero karakteri bunu kullanıyor ve baya baya kötüye kullanıyor, şikayet etmek artık sadece bir kaçış yolu veya şok azaltma yöntemi değil, bir var olma biçimi haline geliyor! (Bakınız: pasif agresif davranış biçimi

Bir Calimero nasıl ve neden böyle davranır?

Bir kişi sürekli şikayet ettiğinde, bir çeşit yarayı gizlemeye çalışmaktadır. Çocukluk dönemi travmaları veya duygusal şok gibi. Ayrıca çevremizdekilerin çok şikayet ettiğini duyduysak, şikayet etmek öğrenilmiş bir davranışa dönüşmüş olabilir. Bu nedenle, elbette, ebeveynlerimizin hatalarını tekrarlamak istemiyoruz, ancak bazen tam olarak aynı şeyi yaptığımızın farkında değiliz. Daha çocukken duyduklarımızı tekrar ediyoruz.

Bazen şikayetler, kişinin dile getiremediği daha derin bir mutsuzluğu ya da saklamaya çalıştığı sorunları gizler. Sürekli şikayet etmek, gerçek sorunları düşünmemenizi sağlar. Calimero sendromu yaşayan insan şikayet etmek ile yardım için dikkat çekiyor olmak aynı şeymiş gibi düşünür.

2 tip Calimero var!

Kitapta psikolog Tamosella iki tip Calimero ailesinden bahseder.
Tip 1️⃣
Şikayet, kişiyi olumsuz etkileyen şeylere odaklanacaktır.
Tip 2️⃣
Şikayet, kişinin yaşadığı ya da yaşamadığı şeyler üzerinden haksızlık, kısaca “adalet” kavramı etrafında dönecektir.

Duyguları şikayet ederek ifade etmek

Şikayet etmek yaşam tarzı haline gelmiş bir insan aslında mutsuzluk verici ve haksızlığa uğratan olaylar yaşamış ve yeniden aynı mağduriyetten korkmaktadır. Calimerolar, derin utanç duyguları yaşamış ve aşağılanma, reddedilme ya da terk edilme gibi durumlara maruz kalmış olabilir. Calimerolar, yakınmaya başladıkları zaman duygularını ifade ettiklerinin farkında değiller.


💳 Örneğin, bankamatik banka kartımızı yutar. Calimero sendromunuz varsa kendinize acıyarak tepki vereceksiniz: "Bu haksızlık, hep benim başıma geliyor, bana garezleri var! Şimdi ne yapacağım?" Bu olayla ilgili olarak gerçekleri ve ilgili duyguları bu şekilde şikayet etmeden de söyleyebiliriz: “Kredi kartım ATM'de yutuldu, ödemelerimi nasıl yapacağımı bilmediğim için tedirgin ve çaresiz hissediyorum”.


Her iki durumda da kendinizi ifade etmeye çalıştınız. Ama birinde etrafınızdakileri nasıl tepki vereceklerini şaşırdıkları bir paniğe sürükleyerek bir de duygularınızı daha iyi yöneterek. Ve açıkça, ikinci durumda bize yardımcı olacak çözümler daha rahat sunulabilir.

Şikayet etmeyi hayat tarzı haline getirmemek için neler yapabilirsiniz?

Kendini şikayet ederek ifade etmekten vazgeçmek ve calimero sendromundan kurtulmak için gereken üç aşama vardır. Etrafınızda bir Calimero olsun ya da olmasın, bu gerçekten yardımcı olabilir:

😩 Kendinizi olduğunuz gibi görmeyi kabul etmek: 

Sık sık şikayet ettiğinizi kabul etmek kolay değildir. Ancak kendi davranışınızla yüzleşmek gözlerinizi açar.

🧐 Şikayetlerin kökenini anlamak: 

Şikayetlerin nasıl başladığını belirlemek gerekir. Kökeni belirlemek (duygusal şok, sağlık problemleri, kaygı, kendini değersiz hissetme, anlaşılamama, travmatik bir olay, vb...) aile alışkanlığı olsa bile asıl sorunun çözülmesine yardımcı olur.

😌 Duyguları ifade etmek: 

Şikayet etmek bir araçtır. Eğer daha doğru araçlar edinebilirseniz hissettiklerinizi ifade ederken şikayet etme huyunuzdan vazgeçebilirsiniz. Günlük, terapötik yazı yazmak, öfke kutusu edinmek, bir blog yazmak… Kendinizi ifade etmenin başka bir yolu olmalı.

Şikayet etmenin size ve çevrenizdekilere zarar verecek kadar hayat tarzı haline geldiğine inanıyorsanız, bir psikolog ile konuşmak ve davranışlarımızı daha kolay ve objektif bir şekilde anlamaya çalışmak iyidir. 

🤩Kendini sorgulamak ve daha mutlu ve dingin bir hayat için kendini geliştirmek senin elinde.

Etrafınızda bir Calimero varsa aynı tavsiye ona da uygulanabilir. Onunla bu konuyu büyük bir duyarlılık ve empati ile konuşmalısınız. Bu, kişinin, yapıcı olmak yerine yıkıcı olan varoluş biçiminin farkına varmasına gerçekten yardımcı olacaktır.

Yazar notu: Herşeyin çoğu zarar

Gördüğünüz gibi, küçük miktarlarda şikayet etmek iyidir, ama bu kadarı yeter! Fazlası hepsinden öte, yapıcı değil! Sizde Calimero sendromu olduğunu düşünüyorsanız veya sevdiğiniz birisinde varsa, bir psikologdan randevu alın. Birlikte, onu daha iyi anlamak ve yerine yeni, daha olumlu bir davranış kazanmak için içinizdeki küçük Calimero’nun kaynaklarına geri döneceksiniz.

🤗"KENDİNİ DİNLE, KABUL ET VE MUTLU OL! HEMEN ŞİMDİ, BAŞLA..."
#BornToBeMe

Kaynak

Psikanalist Saverio Tomasella, Calimero Sendromu adlı kitabı

Kaleme alan Yudum , Wengood yazarı

🤩Hayatımı fiziksel ve zihinsel harekete adadım. 🖋️Yazmayı, 💭düşünmeyi, 📖okumayı ve 🔎araştırmayı çok seviyorum. 😺💕🧘‍♀️Kedim ve yoga matım vazgeçilmezim.

En yeni makaleler

Çocuk istemeyen çiftlerin ortak noktası #ekoanksiyete

“Bu dünyaya gerçekten bir çocuk getirmek istiyor muyum?”. Bu, pandeminin başlangıcından beri kendime çok sık sorduğum bir soru. Medyayı dinlediğinizde gelecek çok pembe değil, bu yüzden, çocuk sahibi olmak konusunda şüpheliyim. Aynı zamanda, ekolojik tarafım bunun gezegen için kötü bir fikir olduğunu söylüyor. İklim değişikliğinden dolayı, yaşadığımız dünyayı bekleyen tehlikeye karşı korku, kaygı ve endişe gibi duygular arasında bir yerde dururken, niye çocuk sahibi olmaktan çekiniyorum sorusunun yanıtını eko anksiyetenin tanımında buldum. Eko anksiyete ile başa çıkma yolları...

Aile içi çatışma ve çözüm yolları | 🛡️10 ipucu

Aile içi ilişkilerde hepimiz daha hassas oluruz. Ama aile içi gerginlik yaşamak aslında sandığınız gibi baş etmek için imkansız değil. Anneyle babanın veya çocuklar arasında yaşanan iletişim çatışmalarına çözüm bulamadıkça bir araya gelindiğinde kurulan sofraların tadı tuzu kalmaz. Peki kimin hatası? Birçok rahatsızlığa neden olan ailedeki çatışmaların gözardı edilmek gerektiğini ve konuşulmamasını söyleyenler. Çatışmaların nedeni eşler arasında veya çocuk ve genç aile bireyleri arasında olsun, çatışmayı çözme becerileri herkes tarafından benimsenebilir. Birbirimizi dinlemek ve devam etmek için kırgınlığı bir kenara bıraksak... Yeniden bir araya gelmemizin mutlu bir hal alması için, gerilimi azaltmanın 10 yolunu beraber keşfetsek? Ne dersiniz?

Konfor alanından çıkmak istememek için 9 sebep

Atletik olmamama rağmen, bir yarı maratona kaydolur muyum? Kalabalık önünde olmaktan korkmama rağmen gelin ve damadın tepsisini tutar mıyım? Asla! Yeni trend, konfor alanından çıkmak fakat ben bu akıntıya karşı yüzüyorum ve gururla söylüyorum; "Konfor alanımı seviyorum ve konfor alanının dışına çıkmak istemiyorum". Bu bir seçim tabii. Seçimimi motive eden 9 nedeni keşfederek, siz de neden alanın dışına çıkmak istemediğimi anlayacaksınız!

Gelmeyen yetişkinlik, tutuklu kalmış ergen = 30 yaş sendromu

Korkarım ergenlikte gelmemiş isyan hali 30 yaş sendromu şeklinde kendini gösteriyor. Hoşgeldin 30 yaş! 30 yaş sendromu nedir yahu? Bu şimdi nöbet geçireceğim anlamına mı geliyor? Gelmeyen yetişkinlik nedir? Ben hiç büyük adam olamayacak mıyım? Peki iki yaş dönemi bağlantılı mı, yoksa hiç alakası yok mu? Merak eden ve bu durumda olan bir tek ben değilimdir eminim. Aile ve iş derken, kariyer sahibi olmaya başlamışken orta yaşı devirirken nereden çıktı içimdeki bu çatışmalar diye soruyorsanız cevaplar burada gizli olabilir. Buyurun 30’lu yaşlar, 30 yaş sendromuna genel bir bakış atalım mı?

Duygusal bağımlılık: Duygusal bağımlılığın 8 işareti

Bu terimin ardında gerçek bir bozukluk yatıyor. Bana onca ilişkiye mal olan bir bağımlılık bu... Her zaman yanımda birinin olmasına ihtiyacım var. Bir de istediğimde üzerime titredi mi tadından yenmez. Bu çift olma, sevilme arzusunun ardında başka bir şey gizli. Duygusal bağımlılığınızı gösteren 8 işareti keşfedin.

Öz Bakım Nedir? | Psikolog Mine Yücel #ruhsağlığı

Mutluluk ve iyi hissetmek, doğrudan kendine iyi bakmayı bilmekten geçiyor. Kendine bakmak ise bütünsel bir vizyon ile mümkün. Öz bakım; zihin, beden ve ruh sağlığı ile ilişkilidir. Öz bakım nedir?, Öz bakım bileşenleri nelerdir? aşağıda detaylıca açıklıyor olacağım. Ayrıca öz bakımın her bir boyutundan bahsedip herbirine yönelik öz bakım aktiviteleri sıralayacağım.

🎧 Spotify

İşe gidip gelirken, yürüyüşe çıkarken, yemek yaparken veya uyumadan önce size eşlik etsin. Wengood Podcast serisi: RDV Coaching'i kaçırma! 

#3 | Algı yönetimi nedir? Uydumculuk psikolojisi ve soru sorma becerisi #algı #ikna #sorgulama

Ekim 2022 · RDV Coaching | Wengood

29:12

🎥 Youtube

Aslı ile Yoga seansları!

🎥 Youtube

Mentor Özlem Şen ile RDVCoaching serisi 

Kanala 💜abone ol , 🔔 bildirim zilini aç ve tabii, 👍videoları beğenmeyi ve ✍🏻 bize yorumlardan ulaşarak hangi konularda içerik istediğini söylemeyi unutma!

Ayrıca: En sevilen içerikler, günlük mutluluk, destek ve motivasyon dozları için; 

Instagram📸

📍Pinterest