Özet |
Sevgi ve şefkatli ebeveyn dili
Sevgi ve şefkat sözcüklerini bazen dile getiremediğimiz başka sözcüklerin yerine koyuyor olabiliriz.
“Seni seviyorum”, “sana seni sevdiğimi buna inandığından emin olabilmek için söylüyorum çünkü ben bunun eksikliğini çok çektim” anlamına geldiğinde bu, çocuğa çok ağır gelebilir ve söyleyene de her seferinde kendi çocukluğundaki yoksunlukları anımsatacaktır. Böyle bir ‘’seni seviyorum’’ şimdiki anda bulunan ilişkiye ait olmaktan çıkar ve kişinin kendi kendisine söylediği bir söze dönüşür.
Ayrıca iltifatları abartan ebeveynler de vardır. “Çok güzelsin / muhteşemsin / şahanesin / akıllısın / çok uslusun” gibi sözler çocukları güzel, akıllı veya uslu olmadıkları takdirde artık sevilmeyeceklerine inanmaya zorlama tehlikesini taşır.
Şefkat dili
Peki sevdiklerimize günde bir defa, gözlerinin içine bakarak ve soluk alışıma, göğsümün içindeki duygulanımlara dikkat ederek , ‘’seni seviyorum, ‘’ diyebilir miyiz?
Çocuğunuzu okşarken hafifçe kulağına fısıldamakla ya da sadece aklınızdan geçirmekle başlayın… Asıl önemli olan sevgi duygusunun göğsünüzün içinde yarattığı duygulanımların gelişmesine izin vermenizdir.
Ben nasıl daha iyi bir ebeveyn olurum? diye düşünmek
Birer yetişkin olup bir gün çocuk sahibi olduğumuzda, ailemizin yaptığı hataları tekrar etmemek istediğimizi kendimize söyler dururuz. “İçimdeki küçük çocuğun yaşadıklarını kendi çocuklarıma yaşatmak istemiyorum.” Evet hepimiz kendi çocukluk travmalarımızdan kendi çocuklarımızı koruma eğiliminde oluruz, ve bu gayet doğal.
Ebeveynlerim kendilerini nasıl ifade ederlerdi? Sevgi ve şefkatlerini nasıl dile getirilerdi? Doğru soruları sorarak, eksikliğini yaşamış olduğum şeylerin farkına varıyorum. İçimdeki çocuğa gereksinim duyduğu şeyleri veriyorum. "Mükemmel ebeveyn nasıl olunur?" diye sormaktan çok, kendi çocukluğum ve kendi çocuğumla empati kurmama izin veriyorum.
"Çocuğuma sevgimi nasıl gösteririm?"
Peki neler yaparsak çocuklarımızla aramızda sevgiye dayalı bir bağ geliştirmiş oluruz ya da sevgimizi gösterebiliriz?
- Çocukla olan iletişimde öncelikle göz teması önemlidir. Bu ‘seni dinliyorum’ ve ‘seni anlıyorum’ mesajını verir.
- Göz teması kadar önemli olan şey dokunmaktır. Çocuğumuzu kucaklamak, sarılmak, öpmek, saçını okşamak inanılmaz etkiler yapar.
- Sevginizi ve desteğinizi bir koşula bağlamayın. Çocuk kayıtsız şartsız sevildiğini bilmek ister. Olumlu ve olumsuz bütün özellikleriyle sevildiğini bilen çocuklar sağlıklı bireyler olarak yetişirler.
- Çocuğunuzu başka çocuklarla kıyaslamayın. Sizin çocuğunuz farklı bir bireydir.
- Çocuğunuza verdiğiniz önemi her fırsatta hissettirin ve bunun için gerekçelere ihtiyacınız olmadığını bilin. Görüldüğünü ve fark edildiğini bilmek her çocuğu mutlu eder.
- Sevgi sözcüklerini sıklıkla kullanmaktan çekinmeyin. Sevgiyle öğretemeyeceğiniz hiçbir şey yoktur.
- Sürekli komut ve talimat veren ebeveynlerden olmayın. Çocuklar yol göstericiliğinize ihtiyaç duyarlar. Bunu da sevginizle yapın.
- Çocuklara sevgi göstermenin hediye almakla aynı şey olmadığını hatırlamanızda fayda var. Hediyeler sevgi sözcükleri kadar kalıcı etkiler yaratamazlar.
- Sevgiyi göstermenin en iyi yolu sevgi dolu bir aile sunabilmektir. Çocuğunuzu büyüttüğünüz aile ortamını ya da çevrenizi bu açıdan gözden geçirmenizde fayda var.
- Çocuğunuza mutlaka zaman ayırın ve birlikte bir şeyler yapın. Ne yaptığınızın o kadar çok önemi yok ama birlikte yapmanızın büyük önemi var.
- Çocuğunuzla konuşun. Sadece konuşmak bile ona önem vermek, ilgi göstermek, zaman ayırmak, ortak bir nokta üzerine sohbet etmek anlamına gelir ve çocuklar için bütün bunlar çok önemlidir.
👨👩👧👦Psikolog ve Aile danışmanı Esra Orçunlu'nun Wengood için kaleme aldığı diğer makaleler de ilginizi çekebilir!
🔗Çocuklar ve duygu yönetimi
🔗Korku çağında çocuk yetiştirmek
🔗Dijital çağda ebeveyn olmak