Duygusal zeka: nedir ve neden gereklidir?

tarihinde Yudum , Wengood yazarı tarafından güncellendi

Şu anki partnerimle ilişkiye başlamadan önce, sürekli şu cümleyi tekrarlar dururdum: “Bir sonraki ilişkimde, en azından hassas ve duygusal zeka ile donatılmış biri ile karşılaşmak istiyorum!” Duygularını ifade etmekten veya en basit haliyle duyguları konuşmaktan korkmayan bir insan. Gözlem yapabilen ve anlamlar çıkartabilen biri. Duygusal zeka ile ilgili ne biliyoruz? En basit haliyle şunu söyleyebilirim; artık en önemli yaşam becerilerinden biri olan duygusal zeka mercek altına alınmaya değer!

Duygusal zeka: nedir ve neden gereklidir?

Duygusal Zeka Nedir? (EQ Nedir?)

Psikolog John Mayer ve Peter Salovey 1990'da duygusal zeka terimini, kişinin kendisinin ve başkalarının his ve duygularını izleme yeteneğini içeren bir sosyal zeka biçimi olarak tanımlamışlardır.

Duygusal zeka, duygularımızı tanıma, anlama, kontrol etme ve başkalarınınkilerle başa çıkma yeteneği olarak tanımlanabilir. Yani duygusal zekamız, düşüncelerimizi ve davranışlarımızı insana özgü şeylerden birine göre uyarlamamızı sağlar: duygular 😊! Duygu her insanda ortak olan yani bizleri her türlü farklılıklarımıza rağmen ortak yapan şey. Küçümsemek olmaz.

Duygusal zeka, önemli yaşam becerilerini edinmenizi destekleyen bir mekanizma. Bu zeka formu sayesinde farklı sosyal durumlara daha iyi uyum sağlayabiliriz 🧐. Hatta araştırmalara göre duygusal zekası yüksek olan bireyler, aile ve sosyal çevresi ile iyi ilişkiler kurabilen, başarıyı daha kolay yakalayabilen, daha fazla üretebilen ve kariyerinde daha hızlı yükselebilen kişiler oluyorlar.

duygusal zeka nedir

Duygusal zeka ve özellikleri

EQ, yani duygusal zeka kısaca beş altbaşlıkta özetlenebilir. Aşağıdaki yetkinlikler duygusal zekanızın ne kadar yüksek olduğunu belirliyor.

Kendini Tanıma

Kendini tanımak, duygusal zekayı besleyen mekanizmalardan biri. Kendini tanıdıkça özbilinç geliştiren birey, duygularını farkedip onlardan anlamlı ve işlevsel bilgiler çıkarabilir. Özbilinç aynı zamanda insana özerklik de kazandırır. Kendini tanıyan birey, güçlü ve zayıf yanlarını ve potansiyeli ile beraber sınırlarını da farkındadır. Örnek vermek gerekirse, özerk ve özbilinç sahibi birey, hayatta karşısına çıkan sorunlarla nasıl baş edebileceğini kolaylıkla görebilen ve kendi kendini daha olumlu bir bakış açısına davet edebilen bir bireydir.

Duyguları Yönetebilme

Duyguları orkestra edebilmek mutlu ve sağlıklı bir bireyin en değerli yeteneği. Duyguları yönetmek, ne onları anlamak ve peşinden koşmak anlamına gelir, ne de duyguları bastırabilmek anlamına gelir. Duygu yönetimi, duyguları dengeli ve uyumlu biçimde ortaya koyabilmektir. Özdenetim ise bu duyguların, hayatımızı engellemek yerine kolaylaştıracak şekilde idare etmek, vicdanlı olmak ve hedeflere ulaşmak için bir zevkin tatminini erteleyebilmektir.

Motivasyon

Motivasyon, yaptığınız şeyden zevk almak, hedeflere ulaşmak için çalışmak anlamına gelir. Motivasyon sadece para ya da statü ile ilgili değildir. Bireyin kendini kendini motive edebilmesi dışarıdan yapılan bir etkinin ürünü değil, yapabileceğine inanma ve başarma isteği ile kendi içinde yarattığı doğal bir güdüdür. İçsel motivasyon, bireyin kendini gerçekleştirme güdüsünü besler ve birey olumlu düşünür, insiyatif kullanmaktan çekinmez ve sorumluluk alabilir.

Empati (Başkalarının Duygularını Anlayabilme)

Empati, başkalarının duygu ve düşüncelerini sözlü veya sözsüz iletişim içerisinde anlayabilme ve başkalarının duyguları/davranışları arasındaki bağlantıyı kurabilme becerisi denebilir. Duygusal zeka başkalarının da duyguları ile baş edebilmekle ilgili olduğundan empati olmazsa olmaz bir beceri olarak bu listede yerini alıyor. Empati sahibi birey, başkasının bakış açısını kavrayabilir, çünkü iyi bir dinleyicidir. Başta da söylediğim gibi karşıdakinin hisleri dile dökülmese dahi onun duygularını sezebiliyorsam iletişim ister sözlü ister sözsüz olsun, ben ne zaman, nerede ve ne kadar konuşmam gerektiğini bilebilir ve empati yeteneğim sayesinde kendimi başkalarının yerine koyarak onları anlayabilirim.

Sosyal Beceriler

Sosyal beceri, kişinin ilişkilerini etkili bir şekilde yönetebilme becerisi anlamına gelir. Sosyal becerileri yüksek olan kişi, çevresi ile rahatlıkla bağlantı kurabilir. Çevresindekilerin tepkilerini ve hislerini okuyabilir, kendini ifade ederken rahattır ve fikir ayrılıkları veya tartışmaların üstesinden gelebilir.

Sosyal beceriler aslında duygusal zeka yeteneklerinin sonucunda doğal olarak gelişir. Çünkü kendi duygu düşüncelerini farkında olmakla beraber etrafındaki insanların da duygu ve davranışlarını anlamlandırabilen kişi doğal olarak ilişki kurmak ve yürütmekte zorluk çekmeyecektir. Sonuç: insan ilişkilerinde başarılı ve etkili olmak.

Duygusal zeka ile donatılmış olmak daha dingin yaşamanızı sağlar. Kendimizi, davranışlarımızı ve düşüncelerimizi daha iyi anlarız ve farkında bir yaşam süreriz. İç sesinizi dinlemeyi bilmek bir yana, duygusal zeka size sağlıklı ilişkiler ve sosyal zeka da kazandırır. Başkalarının davranışlarını nasıl çözeceğimizi daha iyi biliriz ve çatışmaları yönetmeyi öğreniriz. Böylece farklı sosyal durumlara uyum sağlamak ve aynı zamanda başkaları üzerinde olumlu bir etkiye sahip olmak daha kolay olacak.

Evet, duyguları paylaşarak daha çok iletişim kurarız ve bu daha sağlıklıdır. 😌

Duygusal zeka ve zihinsel zeka arasındaki fark

Zeka bölümü olarak da bilinen zihinsel zeka, yalnızca mantıksal akıl yürütme ile ilgili olması gerçeğiyle ayırt edilir . Üstün zekalı bir kişi bu nedenle yüksek bir IQ'ya sahip olabilir ve yüksek entelektüel becerilere sahip olabilir. Ancak, duygularını ve başkalarının duygularını anlamakta zorluk çekebilir 😯. Örneğin, büyük bir zihinsel zekaya tekabül eden ancak sosyal kodları ve duyguları deşifre etmeyi kesinlikle bilmeyen Asperger sendromu için durum böyledir .

Duygusal zeka bu nedenle bilişsel ve entelektüel kapasitelerimizin ötesine geçer . IQ'nun mantığına karşı olmayan sezgisel yeteneklerimizi yansıtır . Ya sezgimizi dinleyerek ya da pragmatik akıl yürüterek çalışırız, iki yetiden biri diğerine göre önceliklidir!

Duygusal zekanın zayıf veya güçlü olduğu nasıl anlaşılır?

Duyguları merkeze almak kulağa harika geliyor ama somut olarak, duygusal zeka nasıl anlaşılır? Aslında bir insanın duygularını ifade etmekte ne kadar rahat hissettiği bunun bir pratik bir ölçüsü olabilir. Duygularımızın farkında olmak ve bunları başkalarına ifade etmek, duygusal zekanın ilk tezahürüdür .

Duygusal zeka testi

Spesifik bir duygusal zeka testi yoktur, bu  daha çok bir  iç gözlem alıştırmasıdır. Üstelik bunu yapmak, içimizde olup biteni dinlemeye karar verdiğimiz için zaten duygusal zeka testini geçtiğimizin ilk kanıtı kabul edilebilir. 😎 Ancak bunun ötesinde başka onay kutuları da vardır:

✅ Neden üzgün, mutlu, kızgın vb. hissettiğimi biliyorum.

✅ Gitmek, bırakmak, ayrılmak benim için kolay,

✅ Duygularımı göstermekten utanmam,

✅ Güçlü bir duygunun peşine takılıp kapılmam,

✅ Anda kalmak ve andan keyif almak benim için kolaydır. Küçük mutluluk anlarından yararlanmayı bilirim,

✅ Karmaşık zamanlarda duygularımı rasyonelleştirmeyi bilirim,

✅ Başkalarına karşı şeffaf ve dürüst olmayı rahatlıkla başarırım,

✅ Eleştiriyi kabul eder ve ne olursa olsun yapıcı ilişkiler yürütebilirim.

Tik attığımız her bir cevap, duygusal zekanızın ne kadar güçlü olup olmadığına dair ipuçları verecektir. Kuşkusuz her insan duygusal zekayı oluşturan beş yeteneğin her birine aynı oranda hakim olamayacaktır. Örneğin bazılarımız kolaylıkla kendi duygularını ifade edebilirken bir başkasının duygularını anlamakta daha başarısız olabilir.  

Yeteneklerimizi geliştirmek hiç kuşkusuz mümkündür. Çünkü aslında hepsi sinir sistemimizde bulunur. Beyin olağanüstü bir esneklikte, sürekli öğrenebilen bir organdır. Dolayısıyla, duygusal zeka becerilerinin % 50’si doğuştan gelse de, öğrenilebilir ve geliştirilebilir.

Duygusal zekanızı nasıl geliştirirsiniz?

Duygularımızın bizi ne kadar olumlu etkilediğini ve bizi daha doyumlu hale getirdiğini gördüğümüzde bunun üzerinde çalışmak şart 😉. Bunu başarmak için, duygusal zeka katsayınızı geliştirmek adına bir seri kendini sorgulama alıştırması gerekli olacaktır.  Kendinize sorular sormak, duygu ve düşüncelerinizin altında ezilmemenizi sağlar. Bu nedenle kendimize “ X anında neden bu duyguyu hissediyorum? ” sorusunu sorarak başlayabilirsiniz.

Bu soruyu kendimize sormayı artık bir alışkanlık haline getirmeliyiz. Ayrıca dikkat edilmesi gereken başka noktalar da var;

👉 Bir duyguyu asla bastırmayın , tam tersine nereden geldiğini anlamak için onu sözlü olarak ifade etmekten çekinmeyin.

👉 Bir fikir oluşturacak tüm bilgilere sahip olmadan başkalarını yargılamayın. Pozitif iletişim kurmayı deneyin.

👉 Dürtü altında tepki vermemek için her sosyal durum hakkında açık fikirli olmaya özen gösterin.

👉 Başkalarını dinlerken aktif dinleme yapın.

👉 Bize en uygun kararları vermek için iç sesinizi duymayı öğrenin ve sezgilerinizi geliştirin.

Yazar notu: Psikoterapi ile duygusal zekanızı geliştirmek

Duygusal zeka, özellikle çocukluk döneminde gelişen bir yetenektir ve gelişimi zaman almaktadır. Kendiniz için veya çevrenizde duygusal bir tıkanıklık hisseden birine yardım etmek için psikoterapi, duygularla ilişkinizi değiştirmenin iyi bir yoludur. Psikolog desteği sayesinde duygularınızı tanımak ve ona göre hareket etmek daha kolay, bu yüzden tereddüt etmeyin!

🤗"KENDİNİ DİNLE, KABUL ET VE MUTLU OL! HEMEN ŞİMDİ, BAŞLA..."
#BornToBeMe

Kaleme alan Yudum , Wengood yazarı

🤩Hayatımı fiziksel ve zihinsel harekete adadım. 🖋️Yazmayı, 💭düşünmeyi, 📖okumayı ve 🔎araştırmayı çok seviyorum. 😺💕🧘‍♀️Kedim ve yoga matım vazgeçilmezim.

En yeni makaleler

50 soruluk arkadaşlık testi ✅ | Arkadaşını ne kadar tanıyorsun?

Arkadaş çevremiz bizim için önemli bir sosyal destek alanını oluşturuyor. Arkadaşların seni ne kadar tanıyor? Veya sen arkadaşını ne kadar tanıyorsun? Hiç merak ettin mi? Arkadaşlıklarınızın ne durumda olduğunu öğrenmek veya birbirinizi daha iyi tanımak için çok etkili ve eğlenceli bir yöntem var: Arkadaşın ile birbirinizi yeniden keşfetmek ve yeniden bağ kurmak için 50 soruluk arkadaşlık testi ile tanışın! Ayrıca, arkadaşlarla paylaşmak için mükemmel bir test! 😊😉

Hayal kırıklığı yaşamaktan korkmak (benim hikayemden notlar)

Hayal kırıklığına uğramaktan korkuyorum. Başarısız olmaktan korktuğum için hiçbir şey yapmıyorum. Ya da içim rahat bir şekilde hiçbir şey yaşayamıyor, andan ve hayattan keyif almak konusunda kendimi sabote etmekten vazgeçemiyorum. İnsanların bana bakış şeklini saplantı haline getiriyor ve kendim olmakta zorlanıyorum... Peki hayatın bir rekabet olduğunu kim söyledi? Her şekilde mükemmel olmak zorunda mısın? Bir adım geri atarak, özgüven kazanarak ve zihnimi tekrar düzenleyerek hayal kırıklığına uğramaktan korkma eğilimine bir son vermek mümkün. Benim hikayem şöyle…

Narsist düzelir mi? Bir narsist değişebilir mi?

Narsist bir insanla tanışıp onu sevmiş bulunduysanız, muhtemelen yukarıdaki soru aklınızdan geçiyordur. Narsist kişilik bozukluğu tanısı olan insanlar empatiden yoksundur, kendisini başkalarından üstün görür. Bu durum, narsistlerle yakın ilişki kuran diğer insanları ruh sağlığı ve duygusal olarak yıpratabilir. Gerçek şu ki, narsistik kişilik bozukluğu olan bir insanda, toksik özellikler o kadar derinlere işlemiştir ki, değişme ve daha iyi insanlar olma ihtimalleri yoktur. Bir narsistin değişemeyecek olduğunu kabul etmek, ve kişinin kendine bunu itiraf etmesi, kendi psikolojik sağlığı için oldukça önemlidir.

⚠️ Narsist insanı tanımak için bu işaretlere dikkat edin!

Patronunuz, eşiniz, veya sevdiğimiz bir yakınımız... Gün gelir hepimiz narsist bir sapkınla karşılaşabilir ve yıkıcı bir sarmalın içine çekilebiliriz. Peki kimdir bu narsistler? Onları nasıl tanıyabiliriz? İşte çevrenizdeki narsist biri varsa tespit etmek için 10 işaret!

Obsesif Kompulsif Bozukluk (OKB) hakkında bilmeniz gerekenler

Ben OKB olan insanlar arasında değilim, ancak bu oldukça yaygın bir hastalık. Türkiye’de büyük toplum kesimlerinde yapılan araştırmalarda OKB'nin her 100 kişiden 2-3'ünde görüldüğü saptanmış. Obsesif kompülsif bozukluk sahibi değilim fakat, sevdiğim bir yakınım ile bu sınavı beraber verince, bir yazı kaleme almak istedim. Endişeleri nedeniyle, bir takım şeylerin uzun süre takıntılı bir şekilde kafasını meşgul ettiğine şahit oldum. OKB'yi tanımlayan şey işte budur, bu hislere neden olan anksiyete ve atakları. Peki OKB nasıl tedavi edilir? Obsesif Kompulsif Bozukluğa neler sebep olur? Hadi açıklayalım!

Kendini sınırlamana neden olan inanç kalıpları | 🚫 TOP15

"Ben zaten şöyleyim", "Ben zaten böyleyim", "Ben yapamam...", “Benden olmaz…” Kendi kendini sabote etmene neden olan sınırlayıcı düşünceler, gerçek potansiyelini küçümsemene neden olur. Kendine farketmeden koyduğun bu sınırlar, öz motivasyonunu ve kendini gerçekleştirme girişimlerini engeller. Kısacası, kendin olmanı engeller. Herkesin deneyimi kendine, ama sınırlayıcı düşünce kalıpları az çok aynı. En yaygın 15 sınırlayıcı düşünce ve inançları kendinizden uzak tutmak için önce farkına varın.

Varoluşsal sancılar : Rahat atlatmak için yardım almaktan çekinme

Hayatın bir noktasında anlamı ve amacı aramaya başlamak. Varoluşsal bir sancı yaşamak için illa “30 yaş sendromu”nun gelmesini beklemeniz gerekmiyor maalesef, ergenlik desem, lise sıraları desem... Gözünüzde canlandı mı? Varoluşsal sancılar sırasında her şeyi sorgulamak mümkün: romantik ilişkileri, iş hayatını ve hatta yaşadığınız evi, neredeyim? ne yapıyorum? Kendini sorgulamak ve hayatla ilgili tüm bu soruları sormak sizi, kararlar almaya ve her şeyi değiştirmeye yöneltebilir. Peki neden bu sancıları yaşıyoruz? Ve varoluşsal sancıların nasıl üstesinden gelebiliriz?... bunları konuşalım!

🥊 Psikolojik savunma mekanizmaları nelerdir?

Herhangi stresli bir durumdan kaçınmak için kendi kendinizi farkında olmadan "kandırıyor" olabilirsiniz. İnsanlar gündelik hayatlarını yaşarken, psikolojik dengelerini koruyabilmek amacı ile çeşitli psikolojik savunma mekanizmaları kullanırlar. Bu savunma mekanizmaları hali hazırda kişinin kötü duygu ve düşüncelerden kaçınmasını, daha az psikolojik gerilimler yaşamasını sağlıyor olsa da, sorunların asıl kaynağı da olabiliyor. Savunma mekanizmaları egonun üzerindeki baskı ile başa çıkabilmek için oluşturulmuş düşünce, tutum ve davranışlardır... En yaygın örnekleri ise; inkar veya yadsıma, erteleme, bastırma, yön değiştirme, yansıtma, mizahlaştırma, somatizasyon vb.

Yas tutan birine baş sağlığı mesajları | 🖤 Taziye mesajları

Yaşam öyle yaratılmıştır ki sonunda hep bir son/başlangıç vardır. Doğadaki tomurcuklar gibi döngümüz, devir daim mi, bilmiyorum ama ne yazık ki ölüm bizi sevdiklerimizden ayırabiliyor. Geride kalanlara ne diyeceğini bilmek zor. Yakını vefat eden birine nasıl baş sağlığı dilenir? Kelimeler bazen kifayetsiz hissettirse de güçlüdür. Bir acıyı dindirmiyorsa da en azından biraz olsun yatıştırabilir. Sıradan bir “başın sağolsun” yerine çok daha içten, doğal ve samimi taziye mesajları örnekleri baş sağlığı dileklerinizi iletmek için size yardımcı olabilir.

Toksik romantik ilişkilere dair 10 kırmızı çizgi 🚩

Toksik bir ilişki aslında sinyallerini tanışma veya flirt aşamasında veriyor. Bu yüzden toksik bir ilişkiye başlamamak için tehlikeli sinyallerin bir listesini yapalım dedik. İçinde bulunduğun ilişkinin toksik olduğunu gösteren 10 kırmızı çizgi! 🚩

🎧 Spotify

İşe gidip gelirken, yürüyüşe çıkarken, yemek yaparken veya uyumadan önce size eşlik etsin. Wengood Podcast serisi: RDV Coaching'i kaçırma! 

🎥 Youtube

Aslı ile Yoga seansları!

Mentor Özlem Şen ile RDVCoaching serisi Youtube'da da devam ediyor olacak! 

Kanala 💜abone ol , 🔔 bildirim zilini aç ve tabii, 👍videoları beğenmeyi ve ✍🏻 bize yorumlardan ulaşarak hangi konularda içerik istediğini söylemeyi unutma!

Ayrıca: En sevilen içerikler, günlük mutluluk, destek ve motivasyon dozları için; 

Instagram📸

📍Pinterest