Kadından güler yüz beklemek niye? Canım isterse gülerim!

tarihinde Damla , Wengood yazarı tarafından güncellendi

Benim aslında sorun olmayan bir sorunum var. Güler yüzlü bir insan değilim. Güler yüzlü olmak bir zorunluluk mu? Bence güler yüzlü olmamak gayet normal; yüzümü illa güldürmeyen duygularım ve fikirlerim var, o kadar! “Erkekler, güler yüzlü kadın sever”, “Kadın dediğin güler yüzlü olur.”, “Öyle asık suratlı olursan, seni beğenmezler”... Bana her şeyi yakıp yıkma isteği veren bir şey varsa o da bu tür seksist yaklaşım ve dayatmalar. Kadınlara yönelik bu dayatmalara artık tahammül edemiyorum. Bize gülümsememizi söylemeyi bırakın! Veya kahkaha atarken nelere dikkat etmemiz gerektiğini söylemeyi! Kadın ve güler yüz beklemek: neden cinsiyetçi bir yaklaşım?

Kadından güler yüz beklemek niye? Canım isterse gülerim!

Cinsiyetçi bir dayatma: çocukluktan beri “gülümsemek” zorunluluğu

Evet gülmek; bağışıklık sistemini güçlendirir ve maliyeti yoktur. Güler yüzlü insanların çevresine pozitif enerji saçtığı da bir gerçek ama neden güler yüzlü olmak kadının mutlaka sahip olması gereken bir özellik.

Kadınlar olarak erkeklere kıyasla çok daha fazla dayatmayla karşılaşıyoruz, hem de çok küçük yaştan itibaren. Küçüklükten beri güler yüzlü olmanız gerektiğini hepiniz duymuşsunuzdur, ben hep duydum. 

🏷️Sanki gülümseme, kadınsı özelliklerimizden biriymiş gibi, güleryüzlü olmak kadına hasmış gibi.

Okul fotoğraflarınıza bakarsanız tüm kız çocuklarının gülümsediğini görürsünüz, oğlanlarınsa pek gülümsediği görülmez. Onlara da duygular ile uzak bir ilişkileri olması gerektiği, ciddi ve somurtkan durduklarında daha "erkek" olacakları dayatılır.  

➜Dergiler de durumu böyle kabul etmiş sayılır. British Columbia Üniversitesi araştırmalarından birine göre dergilerde yer alan erkeklerin %58’i gülümserken kadınlarda bu oran %80. Neden biliyor musunuz? Çünkü "kadınlar gülümseyen erkekleri daha az çekici bulurken erkekler de güler yüzlü kadınları daha çekici buluyor"

Hangi kız çocuğu “aslında gülümsesen ne güzelsin” cümlesini duymamıştır ki? Bunun sebebi, çocukluğumuzdan itibaren bizden erkeklerin istediği gibi olmamızın tembihlenmesi. Ağzı kulaklarında, iyi niyetli, ve “çicek gibi” bir kadın! 

👠Kadınlar erkekleri eğlendirmek ve memnun etmek amacıyla dışarıda değiller.

Peki ya reddedersek? O zaman kaba, şirret ya da huysuz başa bela bir kadın oluyoruz. 

Bir başka feminist rant değil bu, maalesef cinsiyet klişeleri her yerde. Kullandığımız dilde, bindiğimiz otobüste, okul tenefüslerinde, iş hayatında, her yerde. Kadınlara karşı nasıl davrandığımızı ve etrafımızdaki kadınları algılama şeklimizi ne olursa olsun etkiliyor.

Araştırma: Erkekler gülen kadınları daha çekici buluyor

Erkeklerin gülümseyen kadınlara daha çok kur yapıp yapmadığını görmek için 2011 yılında ABD’de arkadaşlık sitelerinde bir araştırma daha yapılmış. Durum cidden böyleymiş, güleryüzlü olma karşı taraf için olumlu bir sinyal kabul ediliyor!

➜ Aynı araştırmaya bakılırsa erkekler için de durum tam tersi nitelikte kanıtlanıyor. Hatta gülümsemeyenler daha başarılı. Yani asık suratlı olan insanlar, erkek olunca şartlar aynı değil. 

Bunun nedeni kadınların, erkeklerin ruh hâline uyum sağlamaları,  gülümsememelerine veya yüksek sesle kahkaha atmalarına aldırış etmemeleri veya herhangi birinin yüz ifadeleri hakkında yorum yapmak gibi bir dertlerinin olmaması. Yani başka varoluşların nasıl var olmaları gerektiği ile yüzlerce yıldır fikir üretmekle meşgul olmadıklarından.

güler yüzlü olmak kadınlara dayatılıyor

“Kadınlara sürekli neşelenmeleri veya gülümsemeleri söylenir."

"Kadınlardan güzel olmaları, hayata zevk ve keyif katmaları beklenir."

Yani erkeksi bir beklenti bu. Erkekleri memnun etmeli ve bizden bekledikleri imaja uyum sağlamalıyız.

Güler yüz beklemek: seksist bir yaklaşım, toplumsal bir talep

Tanınmış kadınlar...

Bana kalırsa erkekler, gülümsemeyen kadın bir anomali, ışık tutulması gereken bir olay falan olarak görüyor. Belki de o yüzden erkeklerin kadınlara “şu yüzün bir gülsün” dediğini duyup duruyorum. Ya da karım bana hiç güler yüz göstermiyor” erkeğin bunalması için yeterli bir sebep olarak kabul görüyor.

Öyle çünkü! Açıkça dile getirilen bir dayatma bu. Tıpkı Amerikalı profesyonel tenisçi Serena Williams’ın başından geçen durumda olduğu gibi. (Haberin tamamına buradan  ulaşabilirsiniz) Kasım 2015’te Williams, US Open şampiyonasını kazandı. Akabinde gerçekleştirdiği basın toplantısında bitik durumdaydı ve yorgunluktan yüz ifadesi biraz düşüktü.

🎤Erkek muhabirlerden biri, ona neden gülümsemediğini sordu. Tenisçiyse yorgun olduğunu, saatin geç olduğunu ve kendini yatağa atmak istediğini söyleyerek kendini savunmak zorunda kaldı.🤦‍♀️Bu sorunun Roger Federer veya Rafael Nadal’a yöneltildiğini hayal etmek zor, öyle değil mi?... Güler yüzlü olmamak ile itham edilenler hep kadınlar, asla erkekler olmuyor.

...ismi duyulmamışlar kadınlar da

Fakat bu tür taleplerin veya sorgulamaların muhatabı yalnızca ünlü kadınlar değil. Sosyal medyada kadınların fotoğraflarına “biraz gülümsesen daha iyi olur” veya “kocanıza kapıyı gülümseyerek açmalısınız” gibi yorumları yapan kim bilir kaç erkek görmüşümdür!

Üstelik bu yalnızca internette değil, gündelik hayatta da karşımıza çıkıyor. Haddini bilmeyen bir amcamız sayesinde aile buluşmalarında, sokakta tanımadığımız birinin tacizinde, bir iş arkadaşımız veya toksik insanlar aracılığıyla mesela.

📣Bir kadından sürekli gülümsemesini istemek, kadının kamusal alandaki davranışlarına ilişkin kafalarda beliren görüşe uymasını talep etmektir.

Güler yüzlü olmayan kadınlar vardır!

Gülümsemek istemiyorsak kimsenin gönlünü hoş etmek için kendimizi zorlayacak değiliz!

Şahsen gülmememin sebebi, duygu yönetimi becerilerimin buna el vermemesi. İçten gülümsüyorsam mutluyum demektir. Mutluyum, keyifliyim ve bunu gülüşümle ifade ediyorum demektir. Yıllık mali rapor düzenlerken, sokakta yürürken, bir şey düşünürken doğal olarak gülümseyesim gelmiyor. Ofisin gülü, papatyası olmak bana mı kaldı?

Bu sebeple bir erkek benden gülümsememi istediğinde gülümsemek içimden gelmiyorsa, cevap veriyorum: “canım isteseydi gülerdim!”. Böyle bir şeyi bir erkekten asla istemeyeceğini de söylemekten geri kalmıyorum! Genelde bu soru karşısında dumur olmayan kadın veya erkek daha çıkmadı! Siz de kullanın! Neden gidip Ahmet’e sana gülümsemesi için ricada bulunmuyorsun.

Son olarak, unutmayın!

💪Öz güven, aynı zamanda düşündüğümüzü dile getirmekten ve bizi rahatsız eden şeyleri ve düşündüklerimizi ifade etmekten geçer.

İster gülerim, ister gülmem!

Gülümsemek sevincin, mutluluğun ifadesidir. Canın istemiyorsa, bununla yüzleşmek ve kucaklaşmak istiyorsan, somurtmak veya kaşlarını çatmak istiyorsan kendine bir iyilik yap ve bu dayatmalara kulak asıp kendini sorgulama. Eğer bakınca içleri açılsın istiyorlarsa, bir deniz kenarına gidip temiz havayı içlerine çeksinler. Bu durum sizde rahatsızlık yaratıyor, derinlerde olduğunuz ile başkalarının sizden bekledikleri arasında bir boşluk yaratıyor ise bu makaleyi kendinize hatırlatın ve kontrolü geri alın.

Kaynak

5 Harfliler

Huffpost

Kaleme alan Damla , Wengood yazarı

Kahkahası ile meşhur, hayatı olabildiğince tiye alan birisi... Sloganı: aslında çok basit... Ne istiyor: Herşeyin çok ciddiye alınmadığı ve hayat sevincinin esas alındığı bir dünya...

En yeni makaleler

Narsist düzelir mi? Bir narsist değişebilir mi?

Narsist bir insanla tanışıp onu sevmiş bulunduysanız, muhtemelen yukarıdaki soru aklınızdan geçiyordur. Narsist kişilik bozukluğu tanısı olan insanlar empatiden yoksundur, kendisini başkalarından üstün görür. Bu durum, narsistlerle yakın ilişki kuran diğer insanları ruh sağlığı ve duygusal olarak yıpratabilir. Gerçek şu ki, narsistik kişilik bozukluğu olan bir insanda, toksik özellikler o kadar derinlere işlemiştir ki, değişme ve daha iyi insanlar olma ihtimalleri yoktur. Bir narsistin değişemeyecek olduğunu kabul etmek, ve kişinin kendine bunu itiraf etmesi, kendi psikolojik sağlığı için oldukça önemlidir.

⚠️ Narsist insanı tanımak için bu işaretlere dikkat edin!

Patronunuz, eşiniz, veya sevdiğimiz bir yakınımız... Gün gelir hepimiz narsist bir sapkınla karşılaşabilir ve yıkıcı bir sarmalın içine çekilebiliriz. Peki kimdir bu narsistler? Onları nasıl tanıyabiliriz? İşte çevrenizdeki narsist biri varsa tespit etmek için 10 işaret!

Obsesif Kompulsif Bozukluk (OKB) hakkında bilmeniz gerekenler

Ben OKB olan insanlar arasında değilim, ancak bu oldukça yaygın bir hastalık. Türkiye’de büyük toplum kesimlerinde yapılan araştırmalarda OKB'nin her 100 kişiden 2-3'ünde görüldüğü saptanmış. Obsesif kompülsif bozukluk sahibi değilim fakat, sevdiğim bir yakınım ile bu sınavı beraber verince, bir yazı kaleme almak istedim. Endişeleri nedeniyle, bir takım şeylerin uzun süre takıntılı bir şekilde kafasını meşgul ettiğine şahit oldum. OKB'yi tanımlayan şey işte budur, bu hislere neden olan anksiyete ve atakları. Peki OKB nasıl tedavi edilir? Obsesif Kompulsif Bozukluğa neler sebep olur? Hadi açıklayalım!

Kendini sınırlamana neden olan inanç kalıpları | 🚫 TOP15

"Ben zaten şöyleyim", "Ben zaten böyleyim", "Ben yapamam...", “Benden olmaz…” Kendi kendini sabote etmene neden olan sınırlayıcı düşünceler, gerçek potansiyelini küçümsemene neden olur. Kendine farketmeden koyduğun bu sınırlar, öz motivasyonunu ve kendini gerçekleştirme girişimlerini engeller. Kısacası, kendin olmanı engeller. Herkesin deneyimi kendine, ama sınırlayıcı düşünce kalıpları az çok aynı. En yaygın 15 sınırlayıcı düşünce ve inançları kendinizden uzak tutmak için önce farkına varın.

Varoluşsal sancılar : Rahat atlatmak için yardım almaktan çekinme

Hayatın bir noktasında anlamı ve amacı aramaya başlamak. Varoluşsal bir sancı yaşamak için illa “30 yaş sendromu”nun gelmesini beklemeniz gerekmiyor maalesef, ergenlik desem, lise sıraları desem... Gözünüzde canlandı mı? Varoluşsal sancılar sırasında her şeyi sorgulamak mümkün: romantik ilişkileri, iş hayatını ve hatta yaşadığınız evi, neredeyim? ne yapıyorum? Kendini sorgulamak ve hayatla ilgili tüm bu soruları sormak sizi, kararlar almaya ve her şeyi değiştirmeye yöneltebilir. Peki neden bu sancıları yaşıyoruz? Ve varoluşsal sancıların nasıl üstesinden gelebiliriz?... bunları konuşalım!

🥊 Psikolojik savunma mekanizmaları nelerdir?

Herhangi stresli bir durumdan kaçınmak için kendi kendinizi farkında olmadan "kandırıyor" olabilirsiniz. İnsanlar gündelik hayatlarını yaşarken, psikolojik dengelerini koruyabilmek amacı ile çeşitli psikolojik savunma mekanizmaları kullanırlar. Bu savunma mekanizmaları hali hazırda kişinin kötü duygu ve düşüncelerden kaçınmasını, daha az psikolojik gerilimler yaşamasını sağlıyor olsa da, sorunların asıl kaynağı da olabiliyor. Savunma mekanizmaları egonun üzerindeki baskı ile başa çıkabilmek için oluşturulmuş düşünce, tutum ve davranışlardır... En yaygın örnekleri ise; inkar veya yadsıma, erteleme, bastırma, yön değiştirme, yansıtma, mizahlaştırma, somatizasyon vb.

Yas tutan birine baş sağlığı mesajları | 🖤 Taziye mesajları

Yaşam öyle yaratılmıştır ki sonunda hep bir son/başlangıç vardır. Doğadaki tomurcuklar gibi döngümüz, devir daim mi, bilmiyorum ama ne yazık ki ölüm bizi sevdiklerimizden ayırabiliyor. Geride kalanlara ne diyeceğini bilmek zor. Yakını vefat eden birine nasıl baş sağlığı dilenir? Kelimeler bazen kifayetsiz hissettirse de güçlüdür. Bir acıyı dindirmiyorsa da en azından biraz olsun yatıştırabilir. Sıradan bir “başın sağolsun” yerine çok daha içten, doğal ve samimi taziye mesajları örnekleri baş sağlığı dileklerinizi iletmek için size yardımcı olabilir.

Toksik romantik ilişkilere dair 10 kırmızı çizgi 🚩

Toksik bir ilişki aslında sinyallerini tanışma veya flirt aşamasında veriyor. Bu yüzden toksik bir ilişkiye başlamamak için tehlikeli sinyallerin bir listesini yapalım dedik. İçinde bulunduğun ilişkinin toksik olduğunu gösteren 10 kırmızı çizgi! 🚩

İlişkimde mutsuzum, ne yapmalıyım?

Cicim aylarının büyüsü ortadan kalktı, karnındaki kelebekler yok oldu ve heyacan azaldı. Bir ilişki içinde olmak, bizi yükselten bir hayat arkadaşına sahip olmak anlamına gelir. Sen nasıl hissediyorsun? Mutsuz, umutsuz, depresif, yorgun? Veya anlaşılmadığını düşünüyorsun? Hayat arkadaşınızın sizi güldürmekten çok ağlattığını anladığınız anda, ilişkiyi sorgulamak meşrudur... Ama gemileri yakmadan ve çekip gitmeden önce, bilin ki çözümler de mümkün! İlişkimde mutlu değilim, ne yapmalıyım diye soruyorsan doğru yerdesin.

#Seksizm nedir? Seksist kime denir? 🤷‍♀️ #farkındalık

Cinsiyetçilik, insanları yalnızca belirli bir cinsiyete veya cinsiyete ait olmaları temelinde algılamak ve yargılamak anlamına gelir. Aynı temelde "bireyin ayrıştırılmasını" kapsar. Seksizm günlük hayatımızda her gün karşılaşabileceğimiz bir olgu. Özellikle kadınları hedef alan ayrımcılığı içeriyor olsa da, kavram "cinsiyet, cinsel kimlik, cinsel yönelim ve cinsiyet ifade biçimleri" üzerinden ortaya çıkan bir ayrımcılık biçimini vurgulamaktadır. Kısaca, seksizm, aslında cinsiyetçilik ve kadın haklarının önemini vurgulayan feminist bir yaklaşım, ancak son yıllarda insan hakları temelinde bir eşitlik fikrini savunur. Peki nedir bu seksizm veya seksist dedikleri? Hemen açıklayalım!

🎧 Spotify

İşe gidip gelirken, yürüyüşe çıkarken, yemek yaparken veya uyumadan önce size eşlik etsin. Wengood Podcast serisi: RDV Coaching'i kaçırma! 

🎥 Youtube

Aslı ile Yoga seansları!

Mentor Özlem Şen ile RDVCoaching serisi Youtube'da da devam ediyor olacak! 

Kanala 💜abone ol , 🔔 bildirim zilini aç ve tabii, 👍videoları beğenmeyi ve ✍🏻 bize yorumlardan ulaşarak hangi konularda içerik istediğini söylemeyi unutma!

Ayrıca: En sevilen içerikler, günlük mutluluk, destek ve motivasyon dozları için; 

Instagram📸

📍Pinterest