İltifat duymak, beni neden bu kadar kötü hissettiriyor?

tarihinde Yudum , Wengood yazarı tarafından güncellendi

"Ne kadar güzel fotoğraf çekiyorsun!", "Sesin ne kadar güzelmiş!". ​​İltifat etmek benim için çok kolay ancak, iltifat duymak kıpkırmızı kesilmeme neden oluyor. Biri bana iltifat ettiğinde ne yapacağımı bilemiyorum. Normalde iltifat edildiğinde iyi şeyler hissetmem ve gururlanmam beklenir, biliyorum. Ama iltifatlar beni çok rahatsız ediyor! Bu davranışın altında ne yatıyor olabilir?

İltifat duymak, beni neden bu kadar kötü hissettiriyor?

İltifatlar neden beni kötü hissettiriyor?

👉 Çünkü inanmıyorum

Bunu basit bir şekilde özetleyecek olursam biri bana iltifat ettiğinde, çoğu zaman buna inanmam. Bu benim sahip olduğum imposter sendromu ve özgüven eksikliği ile ilişkili. İmposter sendromu; kişinin bugüne kadar elde etmiş olduğu pek çok başarıya rağmen, kendini yetersiz ve beceriksiz olarak görmesi ile tanımlanan bir duygu durum bozukluğu. 

Başkalarının benim yaptığım bir şeyi beğenebileceğini veya benim hakkımda herhangi bir şeyi takdir edebileceğini hayal etmek zor. Bu yüzden insanlar bana iltifat ettiğinde, olumlu şeyler yapabileceğimi kabullenemediğimden iltifat kabul etmek istemiyorum. Ve evet, bu durum, yıllardır çözmeye çalıştığım büyük problemim olan ego problemimin kaynağıdır 😅.

👉Çünkü ne diyeceğimi bilmiyorum

İltifat almak benim için çok şey ifade ediyor, özellikle de yakınlarımdan. Ama iltifat duyduğumda genelde ne diyeceğimi bilemiyorum… Sahte tevazudan nefret ederim, bu yüzden kendimi doğru bir şekilde ifade edememekten korkuyorum. Düşündüğünü söyleme cesareti bende yok! 

Alçakgönüllülük herkeste bulunan bir özellik değil, değil mi? Bir arkadaşım bana lafı kısa keserek sadece “teşekkür ederim” dememi tavsiye etti. Her ne kadar iltifat almaktan rahatsız olsam da, şu anda bu tutumu sergiliyorum. Ayrıca, eğer biri bana iltifat ettiğinde, ona en azından teşekkür etmeliyim* 😬 !

👉Çünkü benimle alay ediliyormuş gibi hissediyorum

Yakın çevrem dışındaki insanların benimle alay etmelerinden korkuyorum. Örneğin, iş yaşamında, tamamen yetersiz olduğumu hissediyorum.* Güven eksikliğinden kaynaklanan bu düşünce, bende üzüntü ve utanç duygusu yaratabilir. Zorlu ve çetrefilli iş hayatının yanı sıra bir de kötü duygu yönetme yöntemlerimle uğraşmalıyım* 😅 !

👉Çünkü daha da verimli olmam gerektiğini hissediyorum

Her an bu şekilde hissetmem. Genellikle, bir projeyi yeni bitirdiğimde bu şekilde hissederim. Bir işi bitirdiğimde bir iltifat alırsam, kafamda aniden bir düşünce belirir: “Daha iyisini yapmam gerekecek”😥. Yapılan iltifatın amacı beni iyi hissettirmek olsa da, bu durum benim üzerimde bir baskı oluşturuyor. Üstüne üstlük, o anki ruh halime bağlı olarak, mental olarak yorgun olabilirim ve böyle bir haldeyken aldığım iltifatlar beni başarısızlık korkusu ile sınar!

👉 Çünkü fiziğim ile alakalı olan iltifatlara koca bir “HAYIR!”

Bu benim feminist olmam ile alakalı ama fiziğime iltifat edilmesi beni çok rahatsız ediyor. Eğer bu tarz iltifatı eden kişi bir yakınım veya sevgilimse, sorun yok. Öte yandan, "Oh, kilo vermişsin, şimdi öncesine göre daha güzelsin", gibi iltifatları duymak istemiyorum. Ne olursa olsun, diğer insanların bedenleri hakkında olumsuz veya olumlu yorum yapmaktan kaçınılmalıdır. Vücut tarafsızlığı zarar vermez.

🤪 Dikkat, ben bütün iltifatlara karşı değilim, giyim veya makyaj tarzı hakkındaki iltifatlar, her zaman takdire şayandır, tabii yine de eğer iltifat alabiliyorsan 😬 #oops.

Peki neden iltifat etmeyi seviyorum?

Paradoksal olan, iltifat almanın tam tersine, iltifat etmeyi seviyorum. Bu yüzden “Neden iltifat etmeyi seviyorum?” diye merak ettim. İltifat ettiğimde, iltifat ettiğim kişiyi cesaretlendirmek isterim. İltifat ettiğim kişinin içinde çiçekler açsın ve onu gülümseteyim isterim. Çünkü evet, iltifatlar moralimizi pozitif etkileyip bizi iyi hissetirebilirler.

“İyi hissettirmek”☀️

Bu minik analizle, bana iltifat edenlerin niyetinin iyi olduğunu anlıyorum. Pekala, bir manipülatör ile uğraşmadığım sürece, ama genellikle böyle olur, bunu önceden hissediyorum; çünkü daha öncesinde narsist sapıklarla uğraşmak zorunda kaldım. Bunun dışında, iltifat almayı öğrenmenin bir yolu olduğunu düşünüyorum: iltifatın getirdiği zevk hissine odaklanmak.

 Cesaretlendirmek, tebrik etmek, pozitif enerji vermek istemek, pozitif iletişim kurmanızı sağlar!

“Özgüven aşılamak”

Ayrıca, üzerine çalışmam gereken en önemli şey özgüven. Hayatımın her alanında daha iyi hissetmek için kendime güvenmeyi öğrenmem gerektiğini biliyorum. Kendimle daha rahat ve daha iyi bir iletişime sahip olursam, biri bana iltifat etmek istediğinde daha az utanırdım. 

Çünkü sonuçta, herhangi bir rahatsızlık hissedersem, bununla ilgili duygularımı yönetmeye çalışmak bana kalmış. Öte yandan, garip bulduğum bir iltifat alırsam (fiziğim üzerine olanlar gibi), rahatsızlığımı ifade edeceğim. Diğer iltifatları ise kabul etmeyi öğreneceğim (yavaş yavaş da olsa🤭) !

Yazar notu: temel bir sorun

Psikologlar, iltifatları kabul etmekte zorlanma söz konusu olduğunda, genellikle benlik saygısı ile ilgili bir sorun olduğu konusunda hemfikirdir. Kendinize değer vermezken diğer insanların övgülerini nasıl kabul edebilirsiniz ki?

Psikiyatrist Fréderic Fanget, iltifatları hoş karşılamayı öğrenmek için zihnimizdeki sınırlayıcı düşünceleri ortadan kaldırmamız gerektiğini söylüyor. Belli başlı düşüncelerden uzaklaşmamız gerekir: "İyi bir şey yapmam normaldir.", "İltifat kabul etmek gösterişçidir.", "Biri bana iltifat ederse benden mutlaka bir şey bekler." vb.

Övgüleri kabul etmek, kendinizin gerçek değerini belirler.* 🙏  Bu özgüven eksikliği sizi günlük olarak dibe çekiyorsa, gelişmenizi engelliyorsa, bir profesyonel ile iletişime geçmekten çekinmeyin. Seanslar boyunca kendinize olan güveninizi yeniden kazanacaksınız.

🔗Ücretsiz psikolojik destek almanın yolları

🤗"KENDİNİ DİNLE, KABUL ET VE MUTLU OL! HEMEN ŞİMDİ, BAŞLA..."
#BornToBeMe

Kaleme alan Yudum , Wengood yazarı

🤩Hayatımı fiziksel ve zihinsel harekete adadım. 🖋️Yazmayı, 💭düşünmeyi, 📖okumayı ve 🔎araştırmayı çok seviyorum. 😺💕🧘‍♀️Kedim ve yoga matım vazgeçilmezim.

Yazı için teşekkür ederim iyi ki yazmışsınız ışık tuttu bana

Sevgi 7 ay önce

Teşekkürler Sevgi!

Wengood , yazar ekibi 

En yeni makaleler

Yalnızlık sözleri: Yalnızlığa dair söylenmiş 10 söz

Yalnızlık, kimisine göre biraz kendi kendine kalmak kimisine göre kendinle yüzleşmek zorunda kalmak demek. Yalnız olduğunu düşünüyorsan, yalnız değilsin! Çoğumuz zaman zaman günlük yaşantımızı devam ettirsek de insanlardan uzak, kimse yokmuş, ve boşluktaymışız gibi hissedebiliyoruz. Yalnız olmaya dair söylenmiş sözler sayesinde etrafımızı saran boşluk hissi ile yüzleşmenize yardımcı olmaya geldik! Kelimelerini nasıl seçeceğini bilen büyük düşünürlerin sözlerini bir araya getirdik!

Aslı Gülaydın (yoga eğitmeni): Güne hareketle başlamak!

Sabah yataktan kalktığımızda, zihnimiz yapılacaklar listesi ile dolu olsa da bedenimiz ihtiyacı olan uykudan yeni kalkıyor. Güne başlamadan önce hareket etmek, bedeni uyandırmak ve gün içerisindeki koşuşturmaya hazırlamak için aslında çok değerli. Bunun fizyolojik ve biyolojik bir çok açıklamasını yapmak mümkün. Aslı, bu yazıda bu pratiğin ne kadar değerli olduğunu açıklıyor.

Platonik aşkı anlamak

Platonik aşk, günümüz ilişkilerinde sıkça duyduğumuz fakat çoğunlukla yanlış anlaşılan bir kavram. Herkes karşılıksız aşk olarak bilse de platonik ilişkiler hakkında bundan çok daha fazla şey söylemek mümkün. Bu yazıda, platonik aşkın ne olduğunu, romantik aşktan nasıl farklı olduğunu ve kişisel ilişkiler açısından doğasını tartışıyor olacağız.

Aromantizm Nedir? Romantik İlişkiler Olmadan Yaşamak

Aromantizm, kişinin romantik çekim hissetmediği, romantik ilişkilere ilgi duymadığı bir yönelimi ifade eder. Bu makalede, aromantizm nedir, bu yönelime sahip bireyler nasıl bir yaşam sürdürürler ve kendinizi bu spektrumda buluyorsanız nasıl başa çıkabilirsiniz gibi konuları ele alacağız. Aynı zamanda, aromantizmi daha iyi anlamak için uzman görüşleri, kişisel deneyimler ve çeşitli kültürlerdeki yeri üzerinde duracağız.

Bilişsel Davranışçı Terapi | Duyguları kontrol etmeyi öğren!

Birçok kişi, günümüzün yoğun ve stresli hayatında kişisel mutluluğu ve mental sağlığı korumanın yollarını arıyor. Bu yolculukta, bizi kendimizi daha iyi anlamamıza ve kabul etmemize yardımcı olan yöntemlerden biri Bilişsel Davranışçı Terapi (BDT) olabilir. Bilişsel Davranışçı Terapi (BDT), özellikle depresyon, anksiyete, fobi ve obsesif kompülsif bozukluk gibi psikolojik rahatsızlıkların üstesinden gelmek için etkileri kanıtlanmış bir tedavi yöntemi ve psikolojik yaklaşım tipidir. Özetle duygu ve davranışlarımız arasındaki bağlantıları keşfederken bize nasıl daha mutlu ve dengeli bir yaşam sürebileceğimizi gösterir.

Toksik ailede büyüdüğünü gösteren 5 şey!

Aşılmaz dağlar. Ailemle ilişkimi bu şekilde tanımlayabilirim, inişler ve çıkışlarla dolu binbir duygusal dalgalanma ile süregelen bir ilişki serüveni. Kalabalık ve görece bolca sevgi gördüğüm bir aile bu yüzden korkunç toksik bir aileden geliyorum diyemem. Ancak otuzlu yaşlarımda terapilerle yüzüme vurmuş olan bir sürü gerçekle yüzleşiyorum. Yetişkinliğimizde iyi hissetme halimizi etkileyen çeşitli toksik aile izleri taşıyabiliyoruz. Peki nedir bir aileyi toksik yapan davranışlar? Toksik aile nasıl olur? İşte açıklaması...

🎧 Spotify

İşe gidip gelirken, yürüyüşe çıkarken, yemek yaparken veya uyumadan önce size eşlik etsin. Wengood Podcast serisi: RDV Coaching'i kaçırma! 

#3 | Algı yönetimi nedir? Uydumculuk psikolojisi ve soru sorma becerisi #algı #ikna #sorgulama

Ekim 2022 · RDV Coaching | Wengood

29:12

🎥 Youtube

Aslı ile Yoga seansları!

🎥 Youtube

Mentor Özlem Şen ile RDVCoaching serisi 

Kanala 💜abone ol , 🔔 bildirim zilini aç ve tabii, 👍videoları beğenmeyi ve ✍🏻 bize yorumlardan ulaşarak hangi konularda içerik istediğini söylemeyi unutma!

Ayrıca: En sevilen içerikler, günlük mutluluk, destek ve motivasyon dozları için; 

Instagram📸

📍Pinterest