İşyerinde ağlamak, gerçekten itibar zedeler mi? Ne yapabilirim?

tarihinde Yudum , Wengood yazarı tarafından güncellendi

İşyeri yoğun stres ve bir çok insan ilişkisinin bir arada yönetilmesi gereken yerler. Becerilerimizin yeri geldiğinde sınava tabi tutulduğu, stres yönetimi, çoklu görevlerle başa çıkma, kısacası yorucu. Duygusal olarak da bir roller coaster anlamına geliyor bu. Günümüzün yarısından fazlasını geçirdiğimiz iş yerinde, içimizden geçen çeşitli duyguları yönetmek bazen zor olabiliyor. Meraklı gözlerden kaçmak için hiç tuvalete koştunuz mu? Düğümlenmiş boğaz, midedeki top? Duyguları engellemek mümkün değil, fakat iş yerinde duygularımızı nasıl yöneteceğimizi öğrenebiliriz.

İşyerinde ağlamak, gerçekten itibar zedeler mi? Ne yapabilirim?
Özet

İş yerinde ağlıyor musunuz? İtibarınız zedeleniyor mu?

İş yerinde ağlamak, profesyonel kimliğinizi zedeler.” diye yaygın bir inanış var. Bu doğru mu? Ne var ki, yolunda gitmeyen işler üst üste geldiğinde; üzüntü, stres, baskı veya öfke gibi duygular birikebilir ve göz yaşları ile biraz rahatlamak gereği duymuş olabilirsiniz.

Durduk yere ağlamak, her yerde hoş karşılanmayabilir. İş yerindeki ilişkilerinizi etkileyebileceği gibi, bu yaygın inanışın temsilleri ofisinizde size eşlik ediyorsa, oraya bir daha dönmek dahi istememeye başlayabilirsiniz.

Neyse ki, duygular da, ağlamak da insana dair. O zaman, duyguların üzerinde nasıl hakimiyet kurabilir ve duygularımızı yatıştırmanın yollarını aramak gerek.

Duygularınızı kanalize etmeyi öğrenin

Ofiste  duygularımızı yönetmeyi öğrenmek bir zorunluluktur. O zaman amaç bir kartopu etkisinden kaçınmak ve yolunda gitmeyen durumlarla karşılaştığımızda 😌 orantısız bir tepki vermeyi önlemektir. Burada olay; duygularınızı daha iyi kanalize etmekle ilgili, onları bastırmakla değil. Ağlamak, stres faktörlerine karşı verilen doğal bir tepkidir ve bir zayıflık işareti değildir.

😢 Ağlamak, bazı duyguların serbest bırakılmasına yardımcı olur, işte gözyaşı döken tek kişinin siz olmadığını ve iş yerinde ağlamanın itibarınızı mahvetmeyeceğini bilin. İş yerinde duygularınızı bastırmak yerine, ifade etmek çok faydalı olacaktır .

Kendinizi dinlemeyi bilin. Ağlama isteğinizi tanımayı öğrenin.

👉  Duygularınızı tanımlamak için zaman ayırın  : onları hissetmek için kendinize izin verin. Bu, onları uzak tutmanıza ve en aza indirmenize izin verir. Temel duygu türleri nelerdir? Hangi duyguda ne hissederiz?

👉 İhtiyaçlarınızı  formüle edin : Meslektaşlarınızla ve özellikle de müdürünüzle yapıcı bir alışverişte bulunmak için duygularınızı netleştirmeli, ihtiyaçlarınızı anlamak için zaman ayırmalısınız. Ortak bir nokta bulmaya çalışın. Aktif dinleme becerilerinizi geliştirin, ve ihtiyaçlarınızı netleştirin. Toksik bir yönetici ile karşı karşıya kaldığınızı düşünüyorsanız, bakınız!

👉  Baskıyı dağıtma : Gözyaşlarının geldiğini hissediyorsan, yürüyüşe çıkmak ve hava değiştirmek için yerinden kalkmaktan çekinme. Kendinize mola vermek çok önemlidir çünkü kafanızı boşaltmanıza ve sorunları bir anlığına ofiste bırakmanıza olanak tanır. Duygular sakinleşir.

👉 Önceden  hazırlanın : Örneğin, patronunuzla haftalık bir toplantı sırasında stresin yükseldiğini ve gözyaşlarınızın gelmekte olduğunu düşünüyorsanız, bu toplantı için önceden hazırlanın ve toplantı odasına girmeden önce duygularınızı yönetmeyi kendinize hatırlatın.

👉  Duygularınızı boşaltın : pozitif ve dingin moda geri dönmek için, konsantrasyon ve zihni boşaltma imkanı sağlayan egzersizler yapmaktan çekinmeyin. , Yoga, meditasyon, nefes egzersizleri, farkındalık meditasyonu… Bu pratiklerin hepsi oldukça yararlı olacaktır.

👉 Sonuçlara odaklanın: duygularınızı yönetmek için neye ihtiyacınız olduğunu kendinize sorun. Kendinize “Gözyaşlarımı nasıl açıklarım? veya " Nasıl  hissettim?" gibi soruları sorun. Sonuçlara odaklanın ve ilerlemeye bakın.

İş yerinde ağlamak ve durumu yönetmek

Gözyaşlarınızı tutamıyorsanız, onların var olduğunu kabul etmek daha iyidir. İş yerinde ağladığınız için çok utandığınızı hissediyorsanız, ilgili kişilerle konuşabilirsiniz. Ağlamak gibi duygusal tepkiler verdiğimizde, bu konu hakkında konuşmak çok önemlidir çünkü yaşananların ardından sakin bir diyalog, size yatışma ve özgüveni geri kazanmak için kaynak olacaktır.

➜ İşyerinde ağlayan iş arkadaşınıza nasıl davranmalısınız?

Kendinizi onların yerine koymaya çalışın ve biraz nefes almasına izin verin. Anlayış ve sempati göstermeli ve duygularını ifade etmesi için ona izin vermelisiniz.

İşyerinde ağlamak, bir tabu!

En çok etkilenen kadınlar...

Anne Kreamer tarafından yazılan It's Always Personal: Navigating Emotion in the New Workplace'te yayınlanan bir ankete göre, çalışan erkeklerin %9'u, çalışan kadınların ise %41'i iş yerinde ağlıyor. Kadınlar, ofiste gözyaşlarının kendilerini itibarsızlaştırmasından daha çok korkarlar. İş dünyasında duygusal değişiklikleri yönetmek profesyonel kimliğin bir parçası olarak görülür ve hali hazırda aşırı duygusallık ile suçlanan kadınlar bundan en çok etkilenen grup olur.

💪 Bu tabu pratiğinin zincirlerini kırmayı mümkün kılan #IveCriedAtWork hashtag'i ile sosyal ağlarda birçok referans ortaya çıktı. Twitter’a bir göz atın, göreceksiniz yalnız değilsiniz.

Yazar notu: Kendini nasıl yatıştıracağı bilmek gerekiyor.

Duygularından ve gözyaşlarından utanmamak önemli. Bu yüzden bunaldığınızı hissettiğinizde yardım istemekten çekinmemelisiniz. Kişinin duygularının yönetimi, bir psikologla birlikte yapılması gereken bir iştir. Ayrıca, iş yerinde mutsuzluk ile mücadele ettiğinizi düşünüyorsanız da iş yeri psikoloğu size eşlik edebilir. Tükenmişlik sendromu belirtileri yaşamadan önce harekete geçmek önemli.

🤗"KENDİNİ DİNLE, KABUL ET VE MUTLU OL! HEMEN ŞİMDİ, BAŞLA..."
#BornToBeMe

Kaleme alan Yudum , Wengood yazarı

🤩Hayatımı fiziksel ve zihinsel harekete adadım. 🖋️Yazmayı, 💭düşünmeyi, 📖okumayı ve 🔎araştırmayı çok seviyorum. 😺💕🧘‍♀️Kedim ve yoga matım vazgeçilmezim.

En yeni makaleler

Narsist düzelir mi? Bir narsist değişebilir mi?

Narsist bir insanla tanışıp onu sevmiş bulunduysanız, muhtemelen yukarıdaki soru aklınızdan geçiyordur. Narsist kişilik bozukluğu tanısı olan insanlar empatiden yoksundur, kendisini başkalarından üstün görür. Bu durum, narsistlerle yakın ilişki kuran diğer insanları ruh sağlığı ve duygusal olarak yıpratabilir. Gerçek şu ki, narsistik kişilik bozukluğu olan bir insanda, toksik özellikler o kadar derinlere işlemiştir ki, değişme ve daha iyi insanlar olma ihtimalleri yoktur. Bir narsistin değişemeyecek olduğunu kabul etmek, ve kişinin kendine bunu itiraf etmesi, kendi psikolojik sağlığı için oldukça önemlidir.

⚠️ Narsist insanı tanımak için bu işaretlere dikkat edin!

Patronunuz, eşiniz, veya sevdiğimiz bir yakınımız... Gün gelir hepimiz narsist bir sapkınla karşılaşabilir ve yıkıcı bir sarmalın içine çekilebiliriz. Peki kimdir bu narsistler? Onları nasıl tanıyabiliriz? İşte çevrenizdeki narsist biri varsa tespit etmek için 10 işaret!

Obsesif Kompulsif Bozukluk (OKB) hakkında bilmeniz gerekenler

Ben OKB olan insanlar arasında değilim, ancak bu oldukça yaygın bir hastalık. Türkiye’de büyük toplum kesimlerinde yapılan araştırmalarda OKB'nin her 100 kişiden 2-3'ünde görüldüğü saptanmış. Obsesif kompülsif bozukluk sahibi değilim fakat, sevdiğim bir yakınım ile bu sınavı beraber verince, bir yazı kaleme almak istedim. Endişeleri nedeniyle, bir takım şeylerin uzun süre takıntılı bir şekilde kafasını meşgul ettiğine şahit oldum. OKB'yi tanımlayan şey işte budur, bu hislere neden olan anksiyete ve atakları. Peki OKB nasıl tedavi edilir? Obsesif Kompulsif Bozukluğa neler sebep olur? Hadi açıklayalım!

Kendini sınırlamana neden olan inanç kalıpları | 🚫 TOP15

"Ben zaten şöyleyim", "Ben zaten böyleyim", "Ben yapamam...", “Benden olmaz…” Kendi kendini sabote etmene neden olan sınırlayıcı düşünceler, gerçek potansiyelini küçümsemene neden olur. Kendine farketmeden koyduğun bu sınırlar, öz motivasyonunu ve kendini gerçekleştirme girişimlerini engeller. Kısacası, kendin olmanı engeller. Herkesin deneyimi kendine, ama sınırlayıcı düşünce kalıpları az çok aynı. En yaygın 15 sınırlayıcı düşünce ve inançları kendinizden uzak tutmak için önce farkına varın.

Varoluşsal sancılar : Rahat atlatmak için yardım almaktan çekinme

Hayatın bir noktasında anlamı ve amacı aramaya başlamak. Varoluşsal bir sancı yaşamak için illa “30 yaş sendromu”nun gelmesini beklemeniz gerekmiyor maalesef, ergenlik desem, lise sıraları desem... Gözünüzde canlandı mı? Varoluşsal sancılar sırasında her şeyi sorgulamak mümkün: romantik ilişkileri, iş hayatını ve hatta yaşadığınız evi, neredeyim? ne yapıyorum? Kendini sorgulamak ve hayatla ilgili tüm bu soruları sormak sizi, kararlar almaya ve her şeyi değiştirmeye yöneltebilir. Peki neden bu sancıları yaşıyoruz? Ve varoluşsal sancıların nasıl üstesinden gelebiliriz?... bunları konuşalım!

🥊 Psikolojik savunma mekanizmaları nelerdir?

Herhangi stresli bir durumdan kaçınmak için kendi kendinizi farkında olmadan "kandırıyor" olabilirsiniz. İnsanlar gündelik hayatlarını yaşarken, psikolojik dengelerini koruyabilmek amacı ile çeşitli psikolojik savunma mekanizmaları kullanırlar. Bu savunma mekanizmaları hali hazırda kişinin kötü duygu ve düşüncelerden kaçınmasını, daha az psikolojik gerilimler yaşamasını sağlıyor olsa da, sorunların asıl kaynağı da olabiliyor. Savunma mekanizmaları egonun üzerindeki baskı ile başa çıkabilmek için oluşturulmuş düşünce, tutum ve davranışlardır... En yaygın örnekleri ise; inkar veya yadsıma, erteleme, bastırma, yön değiştirme, yansıtma, mizahlaştırma, somatizasyon vb.

Yas tutan birine baş sağlığı mesajları | 🖤 Taziye mesajları

Yaşam öyle yaratılmıştır ki sonunda hep bir son/başlangıç vardır. Doğadaki tomurcuklar gibi döngümüz, devir daim mi, bilmiyorum ama ne yazık ki ölüm bizi sevdiklerimizden ayırabiliyor. Geride kalanlara ne diyeceğini bilmek zor. Yakını vefat eden birine nasıl baş sağlığı dilenir? Kelimeler bazen kifayetsiz hissettirse de güçlüdür. Bir acıyı dindirmiyorsa da en azından biraz olsun yatıştırabilir. Sıradan bir “başın sağolsun” yerine çok daha içten, doğal ve samimi taziye mesajları örnekleri baş sağlığı dileklerinizi iletmek için size yardımcı olabilir.

Toksik romantik ilişkilere dair 10 kırmızı çizgi 🚩

Toksik bir ilişki aslında sinyallerini tanışma veya flirt aşamasında veriyor. Bu yüzden toksik bir ilişkiye başlamamak için tehlikeli sinyallerin bir listesini yapalım dedik. İçinde bulunduğun ilişkinin toksik olduğunu gösteren 10 kırmızı çizgi! 🚩

İlişkimde mutsuzum, ne yapmalıyım?

Cicim aylarının büyüsü ortadan kalktı, karnındaki kelebekler yok oldu ve heyacan azaldı. Bir ilişki içinde olmak, bizi yükselten bir hayat arkadaşına sahip olmak anlamına gelir. Sen nasıl hissediyorsun? Mutsuz, umutsuz, depresif, yorgun? Veya anlaşılmadığını düşünüyorsun? Hayat arkadaşınızın sizi güldürmekten çok ağlattığını anladığınız anda, ilişkiyi sorgulamak meşrudur... Ama gemileri yakmadan ve çekip gitmeden önce, bilin ki çözümler de mümkün! İlişkimde mutlu değilim, ne yapmalıyım diye soruyorsan doğru yerdesin.

#Seksizm nedir? Seksist kime denir? 🤷‍♀️ #farkındalık

Cinsiyetçilik, insanları yalnızca belirli bir cinsiyete veya cinsiyete ait olmaları temelinde algılamak ve yargılamak anlamına gelir. Aynı temelde "bireyin ayrıştırılmasını" kapsar. Seksizm günlük hayatımızda her gün karşılaşabileceğimiz bir olgu. Özellikle kadınları hedef alan ayrımcılığı içeriyor olsa da, kavram "cinsiyet, cinsel kimlik, cinsel yönelim ve cinsiyet ifade biçimleri" üzerinden ortaya çıkan bir ayrımcılık biçimini vurgulamaktadır. Kısaca, seksizm, aslında cinsiyetçilik ve kadın haklarının önemini vurgulayan feminist bir yaklaşım, ancak son yıllarda insan hakları temelinde bir eşitlik fikrini savunur. Peki nedir bu seksizm veya seksist dedikleri? Hemen açıklayalım!

🎧 Spotify

İşe gidip gelirken, yürüyüşe çıkarken, yemek yaparken veya uyumadan önce size eşlik etsin. Wengood Podcast serisi: RDV Coaching'i kaçırma! 

🎥 Youtube

Aslı ile Yoga seansları!

Mentor Özlem Şen ile RDVCoaching serisi Youtube'da da devam ediyor olacak! 

Kanala 💜abone ol , 🔔 bildirim zilini aç ve tabii, 👍videoları beğenmeyi ve ✍🏻 bize yorumlardan ulaşarak hangi konularda içerik istediğini söylemeyi unutma!

Ayrıca: En sevilen içerikler, günlük mutluluk, destek ve motivasyon dozları için; 

Instagram📸

📍Pinterest