İnsanın Covid sonrası işe dönmesi: “tekrar ofiste olmak”
15 dakika. Bu tam olarak “hazırım” dedikten sonra evimden çıkmam için geçen süreydi. “Bir şey unutmadım değil mi?” endişesi ve evden çıkma kararsızlığı (bkz. Normalleşme sürecinde kabin sendromu...) arasında 50 defa ayna karşısında kendime baktım, bir kaç kez kendimle küçük motivasyon konuşması yaptım ve bu durumdan kurtularak kendime “çık artık şu evden” diyebilmenin çeşitli yollarını düşünmek zorunda kaldım. Söz konusu duygu aynı, yaz tatili sonrası okula dönüş gibi hissettiriyor.
😨 İş arkadaşlarımla tekrar sosyalleşmek adına, onlarla yüz yüze görüşebildiğim ve kahve makinesi önünde özlenen gayri resmi sohbetleri gerçekleştirebildiğim için mutluyum. Gerçi tekrar karşılaşmaktan hoşlanmadıklarım da var, yok değil. Toksik insanlar veya pasif agresif yorumları ile beni bir zamanlar deli edenler. Neyse… nefes al, devam et.
Ofise gitmek
Evden işe gitmek için çektiğim yolu hâlâ hatırlıyorum. İyi başladık dedirtiyor.
Kendime Salı için biraz fazla giyinmiş olabileceğimi söylerken buluyorum kendimi. Koşullara göre giyinme alışkanlığımı kaybettim. Kendimi savunmak gibi olmasın ama bir süredir çok çeşitli "koşullar" oluşmadı.
Yeniden bir trafik sıkışıklığıyla karşılaştığımda içgüdüsel olarak işime kestirmeden giden yola kırıyorum ve devam ediyorum. Aman tanrım, ne? 2021'de trafik sıkışıklığı devam ediyor mu? Öyle görünüyor ki gerçekten de evden çalışmanın sonu, bu cehennem yolculuklarının geri dönüşünü haber ediyor.
🚗 Duran arabamda geçirdiğim her dakika benden çalınmış bir dakika gibi geliyor. Evden çalışmaya devam ederken, yani zamanım bana aitken, tüm bunları unutmuşum. Özellikle ilk yüz yüze görüşmenin başlangıcını kaçırma riskini hissettiğim için yavaş yavaş klimaya, öfkeye ve sabırsızlığa kaptırıyorum kendimi. Duygularımı yönetmek artık eskisi gibi kolay değil!
Ofise varmak
1,5 saatlik sonsuz bir yolculuktan sonra nihayet şirketin otoparkına park ettim. Terli, stresli ve neredeyse gözyaşlarının eşiğindeyim. Ofise dönüşümü böyle hayal etmemiştim. Ortak alan kapısından endişeli ve bitkin bir halde yürüyorum ve de ne görüyorum?
😃 😃 😃 😃 😃 Beni karşılayan 5 gülümseme! Sevgili iş arkadaşlarım! Sonunda bir toplaşma, gerçek bir toplaşma. Hepimiz aynı anda konuşuyoruz ve aylarca sadece yüzlerini gördükten sonra sonunda hepsini tam boy görebiliyorum. Bu görüntü beni sevindiriyor ve gülümsetiyor. Herkesin az çok aynı şeyleri deneyimlediğini duymak ruhuma iyi geliyor. Tekrar sağlıklı iletişim kurabilmek iyi hissettiriyor.
Ofiste olmak
Sonunda stres, yol gerginliği ve yeniden kavuşmanın heyecanı derken masama geçiyorum. Geriye önemli bir şey kalıyor: Çalışmak için buradayım ama etrafta o kadar çok insanla çalışıyorum ki artık nasıl yapacağımı unutmuşum. Sağa, sola bakıyorum, odanın arkasında konuşan biri var, bir kahkaha duyuyorum ve pencereden, sandviç ekmeği reklamı olan bir otobüsün geçtiğini görüyorum.
🤔 Hey, biraz aç olmaz mıyım? Bir e-posta yaz… Bir rapor hazırlamam gerekiyor. Biraz düşün, biraz kafayı topla. Ayaklarım şimdiden ağrıyor, yürümeyi mi unuttum? Ayakkabılarla çalışmayalı ne kadar zaman oldu?
Kısa kesmek gerekirse, günün geri kalanı klavyedeki parmaklarımın ritmiyle, cıvıl cıvıl toplantılarla ve paylaşılan kahvelerle geçti. Her yerde olduğu gibi ofiste de her şey aynı ama yine de çok farklı!
Bu makaleyi beğendiniz mi?
Daha fazla bilgi almak ister misiniz 🤔 ?
Doğrudan yazara yazınEmre Yıldız, Kariyer Koçu !
Emre Yıldız'e bir soru sor
Düşüncelerinizi paylaşmak ister misiniz? Yorum bırakın