Dijital çağda çocuk yetiştirmek, Psk. Esra Orçunlu

tarihinde Esra Orçunlu Psikolog ve Aile Danışmanı tarafından güncellendi

Mutlu, huzurlu, ruh sağlığı ve psikolojisi düzgün bir çocuk yetiştirmenin yolları nelerdir? Her ebeveyn bu sorunun cevabını arıyor. Çocuklar dijital çağ ile birlikte aslında ebeveynlerinden çok daha farklı çevre koşullarında gelişiyor ve büyüyorlar. Yaşadığımız dijital çağda ise kitle iletişim araçlarının önemi ve etkisi her geçen gün artıyor. Dijital teknolojinin hayatımıza girmesiyle ebeveyn olma sorumluluğu da günümüzde farklı sorunları beraberinde getiriyor. Psikolog ve Aile Danışmanı Esra Orçunlu dijital çağda çocuk yetiştirmek ile ilgili önemli gözlemlerini bizimle paylaştı.

Dijital çağda çocuk yetiştirmek, Psk. Esra Orçunlu

Çocuk teknoloji çağının içine doğmuş olsa da ebeveyn bu dijital çağda çocuk büyütmek istediği sırada dijital gelişmeleri her seferinde yeniden keşfetmek durumunda kalıyor. Dijital dünyanın çocukları teknolojiyi anne babalarından çok daha iyi kullanırken duygusal olarak sağlıklı değerlendirme yapacak olgunluk seviyesinde değillerdir. 

Peki çocuk dijitalleşmeye ayak uydurmak konusunda anne ve babasından daha becerikliyse olası tehlikelerden nasıl koruyacağız? Konu teknoloji ve çocuk gelişimi olduğunda, sadece yasaklayarak önlem almak, çocuklar küçükken işe yarıyor gibi gözükse de, ileriki yaşlarda büyük bir sorun olarak karşımıza çıkacaktır.

Sorumluluk sahibi ve güvenli birer dijital vatandaş yetiştirmek

Bilgi ve insanlara sınırsız erişim imkanına sahip olmaları insanlar için bilgi ve araştırmalara erişmek açısından faydalı ama bu durum çocukların yaş seviyesine uygun olmayan bağlantılara ve içeriklere erişmelerini de kolaylaştırıyor. Siber zorbalık gibi yeni tehlikelerden onları nasıl koruyacağız? 

Ebeveynler olarak görevimiz, çocuklarımızın sanal ortamda doğru seçimler yapmalarına yardımcı olmaktır. Çocuklarımızı olası tüm tehlikelerden koruyamayız, ama onlara sorumluluk sahibi ve güvenli birer dijital vatandaş olarak kendilerini koruyabilmeleri için doğru yargılama ve mantıklı düşünme becerileri kazandırabiliriz. Böylece dijital dünyada sağlıklı bir çocuk büyütmek için ilişkinizi yeniden kuracak ve teknolojiye beraberce ayak uydurmanın keyfine varabileceksiniz.

Son bilgi ve araştırmalara göre, ebeveynler çocuklarının dijital medyayı sorumlu bir şekilde kullanmayı öğrenmeleri gerektiğinin, okuma ve yazmayı öğrenmek kadar önemli olduğunun farkındalar. Araştırmalar, ebeveyn ve öğretmenlerin yeni teknolojilerden faydalandıklarını gösteriyor. Fakat nasıl çocukların yüzmeyi, yemek yemeyi, ve araba sürmeyi öğrenmeleri gerekiyorsa, dijital dünyada güvenli ve etik biçimde yaşamayı da öğrenmeleri gerekiyor. Çocuklara doğru yargıya varmayı ve yerinde karar almayı öğretmek ebeveynlere ve öğretmenlere düşüyor. Bu dijital çağda hepimizin "yeni yol kurallarını" bilmemiz gerekiyor.

Teknolojiyi ve dijital araçları yasaklamak çözüm değil

Bütün bunlar bize korkutucu gelebilir ama bu, yeni teknolojilerden korkmamız, aşırı tepki vermemiz ya da bunların kullanımını yasaklamamız gerektiği anlamına gelmez. Bu yeni gerçeklik sadece sağduyulu davranmayı gerektiriyor.

Burada yapacağımız şey çok net: Çocuklarımızın dijital hayatlarında olup bitenleri bilmeli, gördükleri  karşılaştıkları görüntü ve mesajları mantıklı biçimde değerlendirmeyi onlara öğretmeliyiz. Ayrıca, küçük yaşlardan başlayarak bazı medya ve teknolojilere erişimlerini sınırlandırmalıyız. Onlar daha bağımsız hale geldikçe, mesaj ve görüntüleri nasıl algıladıklarıyla ilgilenmeliyiz.

Böylece çocukların tükettikleri medya miktarı açısından büyük bir fark yaratabiliriz. Bu çok önemli, çünkü araştırmalara göre, medyaya daha az zaman ayıran çocuklar okulda daha iyi notlar alıyorlar, ayrıca hayatlarından daha memnun oluyorlar.

Ayrıca bilimsel araştırmalar, hayatlarımızda "medyaya ara verilen" sürelerin yani dijital detoks yapmanın özellikle beyinleri gelişmekte olan çocuklar ve ergenler açısından ne kadar önemli olduğunu vurgular. Sürekli internette olduğumuz için bir diğer kaybımız da zihnimizin dinlenmesidir. Hepimiz dijital uyarıcıların neden olduğu dikkat dağınıklığına düzenli ara vermeye ihtiyaç duyarız.

Çoğumuz, cep telefonlarının, e-postaların olmadığı, dizüstü bilgisayarların ve iPad’lerin evde bırakıldığı bir tatilin yaşattığı basit zevkleri biliriz. Bütün cihazların devre dışı bırakıldığı bir ortam son derece dinlendirici ve huzurludur. Beyinlerimiz rahatlar. Daha iyi uyuruz. Cep telefonlarının ve internet mesajlarının tınlamasından kurtuluruz. Dijital hayatlarımıza verdiğimiz bu molada gerçek anlamıyla dinleniriz, düşüncelerimiz ve hayal gücümüz akıcılık kazanır.

Bu tür bir mola çocuklar ve ergenler için de çok gereklidir. Çünkü çocuklar telefona aydırdığı vakitten dolayı "uyku"ya da yeteri kadar önem vermemektedir.

Dijital cihazlar ve teknoloji sağlıklı bir uykuyu olumsuz etkiliyor

Dijital dikkat dağıtıcıların zarar verdiği bir diğer önemli fonksiyon da uykudur. Aslında kaliteli bir uyku zihnin dinlenmesi için şart olduğuna göre bu durum çok şaşırtıcı değildir. Bütün ebeveynlerin bildiği veya bilmesi gerektiği gibi, uyku bir çocuğun sosyal, duygusal ve fiziksel gelişimi için şarttır. 

Yakın tarihli araştırmalara göre dijital cihazlar ve teknoloji sağlıklı bir uykuyu olumsuz etkilemektedir. Öncelikle, ergenlerin çoğu cep telefonlarını, oyun cihazlarını ve dizüstü bilgisayarlarını geceleri yanlarına alırlar. Uyumaları gereken saatte arkadaşlarına mesaj atıp onlardan gelecek mesajları beklerken beyinlerini uyandırırlar. Aslında ergenlerin çoğu yazılı mesajların üçte birini ışıklar söndükten sonra gönderirler. Ayrıca birçoğu uyumadan önce dijital oyunlar oynar ve bu alışkanlık bölük pörçük bir uykuya neden olur. Hızlı tempolu video oyunları ve Brawl Stars gibi popüler uygulamalar beyni uyarır. 

Uzmanlar yatmadan önce bu tip oyunlar yerine rahatlatıcı aktiviteler önerirler. İşte bu yüzden yatmadan önce çocuklara kitap okumak özellikle tavsiye edilir. Dolayısıyla, sevgili ebeveynler lütfen unutmayın; uyku zihnin dinlenmesi için şarttır ve dijital dikkat dağıtıcılar sağlıklı bir uykuya engel olur.

Dijital medyanın yaratıcılığa, işbirliğine, bağlantı kurmaya yönelik sıradışı yeni fırsatlar sunduğuna şüphe yok. Bütün çocukların bu olağanüstü kaynaklardan faydalanması çok önemli. İnternette araştırma yapmayı sağlayan yeni yöntemlerden tutun da Youtube'da müzik becerileri kazanmaya veya bunları paylaşmaya kadar, çocuğunuzu ve öğretmenlerini, teknolojinin öğrenmeye ve yaratmaya yönelik bu olağanüstü potansiyelinden faydalanmaya teşvik etmek harikadır.

Ancak tüm bunların yanında teknolojiden uzaklaştırmak için çocuğa bağırmak, suçlamak, yargılamak da işe yaramayacaktır. Çocuğunuza bunları akıllı bir biçimde kullanmayı öğreterek onun hayatında büyük bir fark yaratabilirsiniz. Birlikte olarak ilişkinizi yeniden düzenlemek en büyük yarardır.

Sağlıklı günlerde buluşmak dileğiyle…

👨‍👩‍👧‍👦Psikolog ve Aile danışmanı Esra Orçunlu'nun Wengood için kaleme aldığı diğer makaleler de ilginizi çekebilir!

🔗Çocuklar ve duygu yönetimi

🔗Korku çağında çocuk yetiştirmek

🔗Çocuğa sevgi göstermenin yolları: şefkat dili

Kaleme alan Esra Orçunlu Psikolog ve Aile Danışmanı

👩🏻İşine aşık bir psikolog. 🧠Özel ilgi alanı çocuk, ergen ve aile psikolojisi. 🌟2009 yılından beri bir çok okul, kreş ve danışmanlık merkezinde çocukların gelişimini takip etmiş ve aile danışmanlığı vermiş olan Esra Hanım, 2016'dan beri kendi ofisinde çocuk, ergen ve ailelerle çalışıyor.

En yeni makaleler

Kaygı döngüsünden çıkmak | ☔ RAIN yöntemi

Kaygı genellikle dört aşamada ortaya çıkar. Çoğu zaman kaygıyla yaşayan insanlar kaygı döngüsü olarak bilinen durumu yaşarlar. Kaygının 4 aşamasının belirtilerini bilmek, kaygı döngüsünün nasıl çalıştığını anlamak belirtilerinizi yönlendirmenize yardımcı olabilir. Bu içerik Kaygı Döngüsünü Kırmak isimli kitap incelemesinden yola çıkarak bu döngüyü nasıl kırabileceğinizi anlatıyor.

Aşırı hassas kişiliği avantaja çevirmek!

"Ama neden hala ağlıyorsun?". Bu cümleyi sürekli duyuyorum, ve kendimi suçlu hissetmeme neden oluyor! Çünkü bu kadar hassas olmanın normal olmadığını düşünmemi sağlıyor. Aşırı duyarlı olduğumuzda, gözyaşları işlev görme şeklimizin bir parçasıdır. Çünkü güçlü yaşadığımız duyguları boşaltmamıza yardımcı olurlar. Bu, içinde bulunduğunuz duruma göre utanç verici olabilir ama aksine bunu bir zayıflık olarak görmemelisiniz! Kendinizi olduğunuz gibi tanıyıp kabul edip duygusallığınızı doğru şekilde kanalize edersek, aşırı duyarlılık bir güç haline bile gelebilir. Aşırı duyarlılığınızı güce nasıl dönüştüreceğinizi bu yazının devamında konuşuyor olacağım.

Temel duygular nelerdir? Duygu çeşitleri

İnsan doğası; duygu, davranış ve düşünce! Peki duygu ne demek? Temel duygular hangileri? Çocuklara kendi duygularını tanıması için onlar öğretilir, yetişkinlere ise onları nasıl kontrol etmek gerektiği öğretilir, öyle değil mi? Ancak neden bunun gerekli olduğunu hiç düşündünüz mü? Duygular davranışları nasıl etkiliyor? Tüm dünyada aynı yüz ifadesi ile kendini belli eden ve her insanda var olan 6 temel duygu var. Bunlara primer duygu da denir. Gelin duygu durumu, hayal kırıklıkları, mutluluk üzüntü vb. kavramların derinine beraber inelim, duyguları tanımak ve onları kontrol etmek için onlarla yüzleşelim.

Türkiye'de "Babalık İzni" Kullanmak

Evet, anne adaylarına tanınan doğum izni babalar için de geçerli. Ebeveynlerin arasında hiç bir fark yok iken, babalık izni hala daha hamile kadınların izin süresinden daha az ve bir çok değişken ile farklılık gösteriyor. Doğumda babalık izni, babaların bebeği tanımasına ve hatta bebek ile bağlılık oluşturmasına olanak tanır. Peki babalık izni kaç gün? Babalık izni ne zaman kullanılır? Babalık izni dilekçesi nereden bulunur? Ve tabii erkeklerde doğum izni en verimli şekilde nasıl kullanılır? Babalık izni hakkında her detayı aşağıda derledik.

Ofiste çıldırdığım gün ve sonrası | İş yerinde öfke patlaması

Ve sonra bir gün, bardağı taşıran son damla! Hissettiğimiz, ama geldiğini tam olarak göremediğimiz o gün. Kariyerini sorgulatan yönetim biçimlerinin hayal kırıklığı. Ve bam! İş yerimizde çıldırıyoruz. Uygunsuz sözler, kontrol edilemeyen tepkiler, gözyaşı, öfke patlaması… Fırtına geçtikten sonra ertesi gün ofise nasıl gidilir? İş yerinde öfke patlaması yaşadıktan sonra ne yapmalı?

Pozitif bir insan olmak istiyorum!

Bardağın dolu tarafını görmek veya boş tarafını görmek! Yaygın ama uygulaması nadir görülen bir söylem! İyimserlik seviyemizi belirlemesi açısından bu algılama biçimi, önemli. Ben, bu bardağı boş görenlerdenim! Hatta, moralim bozuk olduğunda ben bu bardaktaki dolu suyu da içip bitiriyorum. Kısacası, yeterince metafor kullandıysam, olumlu düşünmeyi beceremiyorum, her zaman en kötüsünü hayal ediyorum ve her şeyi siyah görüyorum! 😨

Hiçbir hayalim yok, ne yapacağım?

Bir kadın dergisinde karşılaştığım soru karşısında farkettim ki; Hayatta hiç bir amacım, hayalim yok! Dergideki soru karşısında, bir anda müthiş bir düşünceler sinsilesine kapıldım! Biraz şaşırdım ve soruya saatlerce baktıktan sonra sayfaya hala tek bir kelime bile yazamamıştım… Nasıl yani, benim yaşamda bir hedefim yok mu? Hayallerim sorulduğunda, aklıma gelecek hiçbir şey olmaz mı? Birkaç seyahat planı ve kısa vadeli öğrenme hedefleri dışında zihnim bomboştu ve aklıma hiçbir şey gelmiyordu. Bu durum beni kaygı ve depresif duygulara sürükledi. Peki hayatta bir amacın olması şart mı? Yoksa ne olacak?

Boşanma sebepleri | En yaygın 10 neden

İlişkilerin sınavı 3. yıldır derler. Peki ya evliliğin? TUİK’in son verilerine göre, evlilik süresine göre boşanmalar incelendiğinde, 2021 yılında gerçekleşen boşanmaların %33,6'sı evliliğin ilk 5 yılı, %20,9'u ise evliliğin 6-10 yılı içinde gerçekleşti. İlgisizlik, sadakatsizlik, parasal konular ve daha nicesi evliliklerin sonlanması için neden oluşturabiliyor. Boşanmanın en yaygın 10 nedenini sıraladık!

Hiç arkadaşım yok! Neden?

Günlerimi tek bir kelime bile etmeden kendi köşemde yalnız geçiriyor değilim, bir şeyler içmek için dışarı çıkmak istersem arayabileceğim iki veya üç kişi var tabii. Ama dost diyebileceğim arkadaşım yok! Benim tercihim miydi bu? Ya da insanlar mı benden kaçtı? Etrafımdaki sağlam arkadaş gruplarını gördükçe kendime sormaktan vazgeçemiyorum: neden hiç arkadaşım yok?!

Procrastination (erteleme hastalığı) nasıl yenilir?

“Daha vakit var…”, “Önce şunu halledeyim, sonra yaparım.”, “Yarın yaparım…” Bilin bakalım ne oldu? Asla yapmadım veya yumurta kapıya dayanınca harekete geçebildim. Kimler bugünün işini yarına erteliyor? 🙌 Modern yaşamın akıl almaz temposu içerisinde, bir şeyleri yapmaya enerjimizin kalmaması normal diyebilirsiniz. Fakat erteleme davranışı sanılanın aksine masum değil ve arkasında bir sürü psikolojik sebep barındırıyor. Yetersizlik hissi, motivasyon eksikliği, stres… İşte erteleme davranışından kurtulmak için 5 ipucumuz! 💪

🎧 Spotify

İşe gidip gelirken, yürüyüşe çıkarken, yemek yaparken veya uyumadan önce size eşlik etsin. Wengood Podcast serisi: RDV Coaching'i kaçırma! 

#3 | Algı yönetimi nedir? Uydumculuk psikolojisi ve soru sorma becerisi #algı #ikna #sorgulama

Ekim 2022 · RDV Coaching | Wengood

29:12

🎥 Youtube

Aslı ile Yoga seansları!

🎥 Youtube

Mentor Özlem Şen ile RDVCoaching serisi 

Kanala 💜abone ol , 🔔 bildirim zilini aç ve tabii, 👍videoları beğenmeyi ve ✍🏻 bize yorumlardan ulaşarak hangi konularda içerik istediğini söylemeyi unutma!

Ayrıca: En sevilen içerikler, günlük mutluluk, destek ve motivasyon dozları için; 

Instagram📸

📍Pinterest