Özet |
Baba adayları günümüzde hala kendilerine tanınan bu babalık izni hakkında yeterince bilinçli veya talepkar değil. Bu durum, erkeklerde doğum izni kaç gün ve nasıl kullanılıyor hala herkesçe bilinmediğinden, bu haktan herkesin verimli bir şekilde yararlanmasına da engel oluyor.
👶🏼Hamile kalmak istemek, çocuk sahibi olmak istemek ve ebeveynlik kararı aile üyelerinden her ikisine ait bir süreç iken, hamilelik sonrası neden ebevynlik daha çok annenin vazgeçilmez sorumluluğu gibi davranılıyor? Tarihten itibaren alınıp, bebeklerin bakımları kadına has bir sorumlulukmuş gibi algılandı, biyolojik gerekçeleri varmış gibi gösterildi ve doğum haftasına kadar ve doğumdan sonra anne adaylarına tanınan bir takım haklar, erkek ebeveynlere tanınmadı.
Babalık izni ne kadar kimilerince gereksiz görülse de, tanınan bu ücretli izin süreci aile için oldukça önemlidir. Babalık izninin faydaları özellikle baba içindir, bebek için değil! Ve aynı zamanda anne için de faydaları hem manevi anlamda hem de ebeveyn sorumluluklarının dengeli paylaşımı anlamında sayısızdır!
📍Annelerin çocukların bakımı ile ilgili yapayalnız bırakılması, annelerde ebeveyn tükenmişliği görünmesi ihtimalini büyük oranda arttırıyor ve bu durum sadece anne veya çocuk değil, ailenin bütünlüğü açısında problem teşkil ediyor.
Babalık izni nedir?
Babalık izni, iş kanununa göre çalışan erkek için, eşi doğum yaptıktan sonra tanınan ücretli izin hakkıdır. Kadın çalışandan farklı olarak babalara ancak doğumdan sonra izin verilir.
Babanın, anneye yardımcı olabilmesi, bebekle vakit geçirebilmesi, yenidoğan bebek ile ilgilenilmesi ve güven bağı kurulmasına destek olunması için verilen babalik izni, bazı ülkelerde ayları bulurken bazı ülkelerde birkaç gün olabilmektedir.
Babalık izni kaç gündür?
Türkiye Büyük Millet Meclisi babalık iznini ya da doğum için erkeklere verilen izni yasal bir hak olarak vatandaşlarına tanımıştır.
- 657 sayılı devlet memurları kanununun 104. maddesinde memurlar için verilen babalık izni 10 günlük bir süreyi kapsar. Yani, memura eşinin doğum yapması hâlinde isteği üzerine 10 gün babalık izni verilir.
- Devlet nezdinde sözleşmeli personel olarak çalışan kişiler için ise (4/B’li çalışan personel) babalık izni süresi 2 gün olarak verilmektedir.
- 4857 sayılı iş kanununa göre ise özel sektör çalışanları doğum izni söz konusu olduğunda 5 günlük babalık izni hakkına sahiptir.
Hem memurlar, hem de özel sektör çalışanları adına bu izinler yıllık izin içerisinde yer almaz ve mazeret izninin içinde kabul edilir.
Babalık izni nasıl kullanılır? Babalık izni dilekçesi nedir?
Babalık iznini kullanabilmeniz için çalışanı olduğunuz kuruma bir dilekçe yazmanız yeterli. Babalık izni dilekçesinde bulunması gereken bilgiler; annenin doğum yapacağı tarih ve izni talep eden babanın adı soyadı, imzası şeklinde olmalıdır.
Babalık izni en verimli şekilde nasıl kullanılır?
Baba ile bebeğin tanışması için bir fırsat
Babalık malum, doğum sonrası bebek kucağa alınınca somut bir gerçeklik kazanıyor. Babanın, ebeveyn deneyimini tatması, duruma alışması ve kendi kaygı veya korkularını çözmesi için paha biçilmez bir zaman dilimidir bu.
Sıklıkla bebeklerin ne istediğini çıkardıkları garip seslerden anlayan bir tek anne olur, öyle değil mi? İşte tam da bu yüzden baba için şimdi bu bir fırsat. Sevgili babalar, artık agu dilini çözmek için artık zamanınız var. Hem anne hem baba için, bebeğin ihtiyaçlarını daha iyi karşılaması adına minik aile üyesinin sözel olmayan dilini anlaması adına mükemmel bir fırsat.
👨🍼Bebekle konuşulması, babanın sesine hakim olması ve bağ kurabilmesi, onun gelecekteki kişiliğini sağlam şekilde yapılandırmaya yardımcı olur.
Baba ve bebek arasında güvenli bağlanma zamanı
Güvenli bağlanma, bebek ve ebeveyn arasındaki sözsüz iletişimin oluşturduğu duygusal bağlantı ve güven duygusuna denir. Bu bağın her iki ebeveyn ile de sağlıklı bir şekilde kurulmuş olması çocuk gelişimi açısından oldukça önemli. Anne ve baba ile arasında güvenli bağ kurmayı başarmış çocuklar ileride sosyal olarak daha sağlıklı bireyler olurlar.
Güvenli bağlanma bağı, çocukların daha bağımsız olmalarını ve duygularını tanımalarını ve onları daha iyi kontrol etmelerini sağlayacaktır. Daha sosyal olacaklar ve etrafındaki dünyayı keşfederken kendilerinden daha emin hissedeceklerdir.
Kendine güven ve babalık duygusu için önemli bir süreç
Babalık izni, erkeğe babalık duygusunu yaşaması ve sindirmesi için tanınmış harika bir fırsat. Babalık izninin kullanılması; kendinize olan güveninizi, özellikle ebeveyn olarak becerilerinizi geliştirecek ve kendinizi değerli hissetmenizi sağlayacaktır.
Anneye destek olma zamanı
Bu dönem yeni bir anne için özellikle zor olabilir, günlük olarak hem manevi açıdan desteklenmesi gerekir hem de bir anda artan sorumluluklar ile beraber zihinsel yükü paylaşmak gerekir. Böylece anne ve baba olarak bu küçük çocuğu birlikte karşılayabilir ve yeni aile düzeninizi birlikte kurabilirsiniz!
Araştırma: İlgili babalık ve babalık izni
Türkiye'de hala babalar bebekleriyle yeterince uzun kalmıyor. Neden böyle ifade ettiğimiz konusunda sizi aydınlatacak bazı önemli rakamlar derledik!
Rakamlara Bernard van Leer Vakfı’nın desteğiyle AÇEV’in gerçekleştirdiği “TÜRKİYE’DE İLGİLİ BABALIK VE BELİRLEYİCİLERİ Özet Araştırma Raporu” sayesinde ulaştık.
Memura 10 gün, özel sektöre 5 gün
Bu, babaların doğum durumunda sahip olabileceği maksimum gün sayıları. Maalesef bu süre etkili olamayacak kadar kısa. Bu konuda hem iş yerleri, hem aileler bilinçlendirilmeli ve doğan çocuğun sağlıklı gelişimi ve aile içi dengeli bir yapı sağlanmasının önündeki engeller sivil taleplerle ortadan kalkmalı diye düşünüyorum.
Babalar “babalık izni” konusunda fazla bilgiye sahip değil
Rakamlar babalık izni ile ilgili bilinçsizliği maalesef gözler önüne seriyor. Söz konusu araştımaya katılan katılımcıların %28’i babalık izni gibi bir hakları olduğunu bilmediğini söylemiş. İş yerinin izin vermemesinden dolayı babalık izni kullanmayanların oranı ise %21.
Türkiye’de çalışan babaların yalnızca %44’ü babalık izni kullanıyor
State of the World Fathers raporuna göre, çalışan babaların babalık izni kullanma oranı Brezilya’da %61, Meksika’da %53. Bu ülkelerle karşılaştırıldığında bile Türkiye’de bu oran %44 ile daha düşük kalmakta.
Kaynak: