Ailemizi sevmek zorunda mıyız? Ben hayırsız evlat mıyım?

tarihinde Yudum , Wengood yazarı tarafından güncellendi

Ebeveynlerimiz bizim rol modelimiz, ilham kaynağımız, koruyucularımız. Ergenlikte, kendi kimliğimiz oluşmaya başladığında, insan ailesine karşı aynı duyguları ve hayranlığı hissetmeyebiliyor. Tek başına muhakeme yeteneği kazanıp dünyayı kendi gözünden değerlendirmeye başlayabildiğinde kendine “kimseyi sevmek zorunda değilim.” diyebiliyorsun. İşte tam o anda, üzerinde hak sahibi olduğunu düşündüğün ebeveynlerin ile fikir ayrılığına düştüğünü hissettiğinde kendine kızmaya başlıyorsun. Önemli değil, insan ailesini sevmek zorunda değil ve inan bunu kabul etmek çok iyi hissettiriyor!

Ailemizi sevmek zorunda mıyız? Ben hayırsız evlat mıyım?

Özet

Minnet duygusu ve toplumsal tabular

Anne-baba, dünyaya gelen bir çocuk için koşulsuz şartsız referans noktası, çünkü bakım veren ve ilk aidiyet hissettiğimiz insanlar onlar. Dolayısıyla anne baba ne kadar kötü insanlar olsa da küçükken bunu farkında olmamız mümkün olmadığından, onları yalnızca severiz ve hayranlık duyarız.  

⁉️Peki, bir gün yetişkin olduğumda, anne babamı yine de sevmek zorunda mıyım? Her dediklerini, her düşündüklerini onaylamak zorunda mıyım? 

"Ailemi sevmiyorum" ifadesi çoğu insan için ağır bir cümle gibi algılanıyor. Anne babanı sevmemek toplumsal olarak büyük bir tabu. Bize hayat verenleri nasıl sevmeyiz? Herkes için, toplum için, normlar doğrultusunda, çocuklar ve ebeveynleri arasında koşulsuz bir sevgi ve bağlılık olmak zorunda. O senin annen, o senin baban, o senin dayın, o senin yengen.

Söylemeye gerek yok ama aile, farklı bireyler arasındaki ilişkiler ağı anlamına geliyor. Her grupta olduğu gibi bu ilişkiler de sevgiden, saygıya, kayıtsızlığa, hatta neden olmasın bazen nefrete kadar farklı hisleri içinde barındırabiliyor.

Sevgi, anlaşılmadığını hissetmek ve hayal kırıklığı sarmalı

Mümkün olduğunca bağımsız ve doygun bir yetişkinliğe ulaşmak için ebeveynlerimize karşı karışık duygular beslememiz zaten gerekir

  • 🤔Fikirleri uyuşmayan çocuk, hala o anne babanın evladı değil midir? 
  • 🤔Farklı düşünen bir bireye dönüşmüş olması onun hayırsız insan olduğu anlamına mı gelmelidir? 
  • 🤔Veya bir başka birey sadece kan bağımız olduğu için ne olursa olsun onaylanması gereken biri haline mi gelir?

Hassasiyetten, suç ortaklığına, güvenden, saldırganlığa, reddedilmekten, hayal kırıklığına… Aile gibi aidiyetini ilk geliştirdiğin bireylerle ilgili bu karmaşık duygulara kapılmak, bizi suçluluk duygusu ile doldursa bile, bu uyuşmazlıklar aslında oldukça doğal ve hatta sağlıklıdır. Hiçbiri, ama hiçbiri, yalnızca olumlu duygulara dayalı ilişkiler değildir.

Benim hikayem

Anılarımın durduğu kutu, ebeveynlerimi gururlandırmak için çabaladığım, yüzümü güldüren anlar, gittiğim konser ve tiyatro biletleri ile dolu, ama aynı zamanda kalpte ağırlık yapan küçük anlarla da dolu: stres dolu ebeveynler, hakaretler, minik tokatlar, aşağılamalar, onaylanmadığımı hissettiğim anlar.

Kendime olan güvenimin gelişmesini engelleyen ve anne babam için asla yeterince iyi olamayacakmışım gibi hissetmeme neden olan bir sürü şey. İlk önce ne yapıyor, insan? Daha iyi bir kız olmaya çalışıp onları koşulsuz sevmeye devam etmek, aksi halde ne olur? Onları hayal kırıklığına uğratırım, onları üzerim, bana verdikleri onca emek karşılığında hayırlı bir evlat olamam.  

👨‍👩‍👧‍👦Bir çocuk olarak, kriz anlarında annemin ve babamın sadece kötü taraflarını almış olduğumu satır aralarında duya duya, anne ve babamın üstün varlıklar değil, kusurları, hataları ve yaraları olan diğer tüm insanlardan farksız birer “sade insan” olduğunu farkına vardım. Babam anneme haksızlık edebiliyor, annem babamı üzebiliyordu.

İyi yanlarımın da sadece bana ait olmadığına karar verdim ve dedim ki; evet sevebilmenin ilk şartı saygı duymak! Saygısız sadece sevgi var olamazdı. Bu yüzden, eğer ailem bana saygı duymuyorsa artık onları  o kadar koşulsuz sevmeye devam edemezdim. Veya, yetişkin olup onların tercihlerini ve davranışlarını daha objektif değerlendirebildiğimde, onlara olan saygım azaldıkça onları daha az sevmeye başlayabiliyordum. 

Aile ile korunmak zorunda olunan bağlar

İnsan çocukluğunu reddedebilir mi? İster toksik bir anne ister toksik bir akraba olsun, onlarla anılarımı silebilir miyim?

Ebeveynlerimden ne kadar farklı olmayı istediğimi öğrendiğimde, hamile kalmak için çabalarım karşılık bulmuştu ve kendim bir anne olmak üzereydim. Onlara ne borçlu olduğumu biliyorum ve onlara saygı duyuyor, değer veriyorum: hayat deneyimleri, sahip olduğum beni ben yapan değerler, bunlar için teşekkürüm baki olacak. Bu yüzden, kendilerinin de birer yaralı çocuk olduklarını öğrendiğimde ve onlara kızgın olduğumu fark ettiğimde bile bağları asla koparmadım. Artık onları gerçekten sevmek zorunda olmadığımı anladığımda üzerimde kendi kendime kurduğum baskıdan kurtuldum.

Şimdi özgürce ifade ediyorum ki; onlara eskisi kadar hayranlık duymuyorum ve artık onları o kadar çok sevmiyorum. Bazılarımız var ki geçmişleri benimkilerden daha ağır duygusal şoklar ve çocukluk travmaları ile dolu. Onlar belki artık sevmedikleri anne babalarına karşı yokluğu, mesafeyi veya ilgisizliği seçiyor. 

👉Demem o ki, kimse kimseyi sevmek ve hayatında zorla tutmak zorunda değil! Bırakın herkes kendine iyi gelen tercihleri yapsın ve özgürce yaşasın.

Ben, onların hatalarını bağışlamayı ve kalbimi güvende tutmayı seçiyorum. Anne babanı sevmek ya da sevmemek çok kişisel bir hikaye ama önemli olan aynada kendine bakabilmek ve olduğun çocuğu kucaklamayı öğrenmek, ve hepsinden önemlisi de affetmeyi ve barış sağlamayı öğrenebilmek.

Yazar notu: her insanın kendine has bir hikayesi var

Klinik psikologlar, sevginin bir zorunluluk olmadığını, kişinin hissedip hissetmediği bir duygu olduğunu oldukça basit bir şekilde açıklıyor. Saygı ise olmazsa olmaz, bize hayat verenlere, bizi yetiştirenlere saygı göstermekle mükellefiz tabii. Bu onların deneyimlerine, kim olduklarına, karanlık yanlarına, kusurlarına saygı duymayı ve bizim istediğimiz gibi olmadıklarını kabul etmeyi gerektirir.

Ebeveynlerle ilişki karmaşıktır. Her hikaye, her deneyim benzersizdir.

👉 Aile geçmişinizin karmaşık olduğunu, üzerinizde baskı oluşturduğunu, romantik ilişkilerinizde, anneliğinizde sizi engellediğini veya en sade hali ile bireysel yolculuğunuzu engellediğini düşünüyorsanız, o zaman bir psikologdan randevu almanın tam zamanı. Anlamak, kabul etmek ve ilerlemek için bır fırsat!

🔗Ücretsiz psikolojik destel almanın yolları neler?

🤗"KENDİNİ DİNLE, KABUL ET VE MUTLU OL! HEMEN ŞİMDİ, BAŞLA..."
#BornToBeMe

Kaynak

Zor Bir Ailede Büyümek, Geçmişi Onarmanın ve Hayatını Geri Kazanmanın Yolları, Yazar: Susan Forward, Craig Buck

Kaleme alan Yudum , Wengood yazarı

🤩Hayatımı fiziksel ve zihinsel harekete adadım. 🖋️Yazmayı, 💭düşünmeyi, 📖okumayı ve 🔎araştırmayı çok seviyorum. 😺💕🧘‍♀️Kedim ve yoga matım vazgeçilmezim.

Anne ve babamızı sevmek zorunda değiliz , ne olursa olsun seviyormuş gibi davranmak daha fazla acı çektirir , neticede üzerini örttüğümüz her şeyin altında kalırız .

Birkan 9 ay önce

Bu samimi yorum için teşekkür ederiz.

Wengood , yazar ekibi 

En yeni makaleler

En ilham verici motivasyon sözleri! 20 mükemmel söz!

Motive edici sözler duymaya mı ihtiyacınız var? Güzel sözler söyleyen biri olsa da biraz motivasyon olsa mı diyorsunuz? O zaman doğru yerdesiniz. Motivasyon sözleri kısa ama etkili oluyor. Kişi kendini çıkmazda hissettiğinde motivasyon sözleri birer ışık oluyor. Hiçbir şey, hiçbir zaman senden daha önemli değil. Tek önemli olan şeyi yap ve ne olursa olsun, hayattaki zorlukların seni vazgeçirmesine izin verme. Bir iki güzel söz oku, yeniden güç bul. 💪 İşte arada bir açıp bakmalık 20 maddelik motivasyon sözleri listesi!

Yalnızlık sözleri: Yalnızlığa dair söylenmiş 10 söz

Yalnızlık, kimisine göre biraz kendi kendine kalmak kimisine göre kendinle yüzleşmek zorunda kalmak demek. Yalnız olduğunu düşünüyorsan, yalnız değilsin! Çoğumuz zaman zaman günlük yaşantımızı devam ettirsek de insanlardan uzak, kimse yokmuş, ve boşluktaymışız gibi hissedebiliyoruz. Yalnız olmaya dair söylenmiş sözler sayesinde etrafımızı saran boşluk hissi ile yüzleşmenize yardımcı olmaya geldik! Kelimelerini nasıl seçeceğini bilen büyük düşünürlerin sözlerini bir araya getirdik!

Aslı Gülaydın (yoga eğitmeni): Güne hareketle başlamak!

Sabah yataktan kalktığımızda, zihnimiz yapılacaklar listesi ile dolu olsa da bedenimiz ihtiyacı olan uykudan yeni kalkıyor. Güne başlamadan önce hareket etmek, bedeni uyandırmak ve gün içerisindeki koşuşturmaya hazırlamak için aslında çok değerli. Bunun fizyolojik ve biyolojik bir çok açıklamasını yapmak mümkün. Aslı, bu yazıda bu pratiğin ne kadar değerli olduğunu açıklıyor.

Platonik aşkı anlamak

Platonik aşk, günümüz ilişkilerinde sıkça duyduğumuz fakat çoğunlukla yanlış anlaşılan bir kavram. Herkes karşılıksız aşk olarak bilse de platonik ilişkiler hakkında bundan çok daha fazla şey söylemek mümkün. Bu yazıda, platonik aşkın ne olduğunu, romantik aşktan nasıl farklı olduğunu ve kişisel ilişkiler açısından doğasını tartışıyor olacağız.

Aromantizm Nedir? Romantik İlişkiler Olmadan Yaşamak

Aromantizm, kişinin romantik çekim hissetmediği, romantik ilişkilere ilgi duymadığı bir yönelimi ifade eder. Bu makalede, aromantizm nedir, bu yönelime sahip bireyler nasıl bir yaşam sürdürürler ve kendinizi bu spektrumda buluyorsanız nasıl başa çıkabilirsiniz gibi konuları ele alacağız. Aynı zamanda, aromantizmi daha iyi anlamak için uzman görüşleri, kişisel deneyimler ve çeşitli kültürlerdeki yeri üzerinde duracağız.

Bilişsel Davranışçı Terapi | Duyguları kontrol etmeyi öğren!

Birçok kişi, günümüzün yoğun ve stresli hayatında kişisel mutluluğu ve mental sağlığı korumanın yollarını arıyor. Bu yolculukta, bizi kendimizi daha iyi anlamamıza ve kabul etmemize yardımcı olan yöntemlerden biri Bilişsel Davranışçı Terapi (BDT) olabilir. Bilişsel Davranışçı Terapi (BDT), özellikle depresyon, anksiyete, fobi ve obsesif kompülsif bozukluk gibi psikolojik rahatsızlıkların üstesinden gelmek için etkileri kanıtlanmış bir tedavi yöntemi ve psikolojik yaklaşım tipidir. Özetle duygu ve davranışlarımız arasındaki bağlantıları keşfederken bize nasıl daha mutlu ve dengeli bir yaşam sürebileceğimizi gösterir.

🎧 Spotify

İşe gidip gelirken, yürüyüşe çıkarken, yemek yaparken veya uyumadan önce size eşlik etsin. Wengood Podcast serisi: RDV Coaching'i kaçırma! 

#3 | Algı yönetimi nedir? Uydumculuk psikolojisi ve soru sorma becerisi #algı #ikna #sorgulama

Ekim 2022 · RDV Coaching | Wengood

29:12

🎥 Youtube

Aslı ile Yoga seansları!

🎥 Youtube

Mentor Özlem Şen ile RDVCoaching serisi 

Kanala 💜abone ol , 🔔 bildirim zilini aç ve tabii, 👍videoları beğenmeyi ve ✍🏻 bize yorumlardan ulaşarak hangi konularda içerik istediğini söylemeyi unutma!

Ayrıca: En sevilen içerikler, günlük mutluluk, destek ve motivasyon dozları için; 

Instagram📸

📍Pinterest