Toksik pozitiflik: sürekli mutlu olmaya çalışmak iyi değil

tarihinde Yudum , Wengood yazarı tarafından güncellendi

Toksik pozitiflik veya toksik olumlama, yani olumsuz duyguları reddetmek. İyimserlik iyidir tabii ama insanın mutsuz hissetmeye hakkı yokmuş gibi hissettirilmesi sağlıklı bir durum değil. "Geçer", "güçlü ol", "her şey eninde sonunda normale dönecek", “senden daha kötü durumda olanlar var, böyle yapma”. Bunlar defalarca sizi teselli etmek için söylendi belki, ama böylesine iyimser ve olumsuz duyguları yok sayan tutum bazen toksik hale geliyor. Neden mi? Çünkü kendimize kötü hissetmeyi yasakladığımızda, zihin acı duyguları bilinçaltına iterek gündelik hayatta yokmuş gibi yapabilse de birgün çok daha derin mutsuzluklar deneyimleme riskine neden olur.

Toksik pozitiflik: sürekli mutlu olmaya çalışmak iyi değil
Özet

“Hayatta değerli olan her şey, üstesinden gelinmiş olan bir olumsuz deneyim yoluyla kazanılır. Olumsuzluktan kaçma, kaçınma veya inkar girişimleri eninde sonunda geri tepecektir. Acıdan kaçınmak daha büyük acı çekmek anlamına gelir.”

Sürekli pozitif olmak zorundaymışız gibi... 🤷‍♀️ 

"Toksik pozitiflik, sadece olumlu duygulara ve hayatımızın olumlu yönlerine odaklanmamız gerektiği fikridir. Zor duyguları veya zamanları görmezden gelirsek çok daha mutlu olacağımıza olan inançtır."

Olumluyu görmek ve hayata pozitif bakabilmek, çoğu zaman zorlukların üstesinden gelmenize ve kendinizi dünyanın dertlerinden korumanıza yardımcı olur. Aynı zamanda sevdiklerimize güven vermenin, onları nasıl teselli edebileceğimizi bulmanın bir yoludur. 

Ancak her şeyde olduğu gibi aşırılık zararlı ve hatta zehirlidir. Bu şekilde daha mutlu olacağımız düşüncesiyle kötü hissetmekten kaçınmak ve olumsuz duygu ve hisleri görmezden gelmek tamamen verimsizdir.

💬
"İfade edilmemiş duygular asla ölmez; sadece diri diri gömülür ve sonradan daha korkunç şekillerde tezahür ederler."
Sigmun Freud

Olumlu tarafından bak ama olumsuz duyguları görmezden gelme

Sık sık toksik olumlamalara, iyi hissetme halini benimsemeye, her zaman umutlu olmaya yemin ederek gerçek duygularınızla bağınızı kopartıyor olduğunuzu fark edeceksiniz. Oysa duygularınızı görmezden gelmenin sağlıklı bir tarafı yoktur.

Gerçekten de, stres, üzüntü, hayal kırıklığı, anksiyete veya haksızlığa uğramış hissetmek gibi olumsuz duyguları yatıştırmak yerine onları görmezden gelmek, onların bir süre sonra kaybolacağı anlamına gelmez. Tam tersine! Duyguyu yok saymasını şu anda başarabilseniz de, ileride bu işlenmemiş duygular hiç olmadık yerde hiç olmadık şekillerde yine ortaya çıkacaktır. 

Olumlu düşünmenin gücünü yadsımak yanlış! Pozitif olmak iyidir, ancak duyguları tanımak ve kabul etmek çok daha iyidir.

Toksik pozitifliğin ruh sağlığına etkileri

Toksik olumluluk aslında acıyı hesaba katmamaya ve dolayısıyla tedavi etmemeye iten bir inkar davranışı. Ancak, duygusal deneyimlerimiz ve ruh sağlığımız hafife alınmamalı. Masanıza dökülen bir bardak kahve görmezden gelmek ile nasıl uçup gitmiyorsa, pozitif olmaya da bu şekilde inkar ederek ulaşılamaz.

Başkalarının dertlerine veya sıkıntılarına karşı da bu böyledir. Başkalarının sorunlarına her zaman olumlu teselliler ile tepki vermek, ne yazık ki, onları bu konu hakkında konuşmak istememeye iter. Oysa ki, birinin bizi dinlediğini ve yanımızda olarak bizi desteklediğini hissederek iyileşebiliriz. 

Yalnızlık veya zorunlu bir gülümsemeye hapsolmak, duygularını gizlemek daha fazla strese, içe kapanıklığa, kontrol edilemeyen olumsuz duygu ve düşüncelere ve hatta bazen depresyona yol açabilir.

Tam da bu noktada belirli bir olumsuz hayat deneyimini kendisi için olduğu kadar başkaları için de kabul etmenin önemi ortaya çıkar. Bazen bir arkadaşınıza endişelenmemesini ve her şeyin yoluna gireceğini söylemek yerine, ona, "şu anda yaşadığı şeyin berbat olduğunu düşünüyorum, ihtiyacın olduğunda buradayım" demek çok daha iyileştirici olabilir.

Ne yapalım yani, karamsar mı olalım?

Kendinizi sürekli iyi hissetmeye ve bu nedenle toksik pozitifliğe kaptırarak sorunlarınızdan kaçınmak çözüm değil, ancak kendinizi karamsarlığa kilitlemek de tabi ki iyi değildir. Toksisiteyi daha sağlıklı bir şeye dönüştürmelisiniz.

Sağlıklı pozitif ol

Toksik pozitifliğin üstesinden gelmenin ilk adımı, her birimizin içinde bir arada var olan karmaşık bir duygu paleti olduğunu kabul etmektir. 

Olumlunun içinde kaybolmadan iyi olmanın temeli, dışsallaştırabilmektir: küçük de olsa zaferlerinizi kutlamak ve başarısızlıklarınız hakkında konuşmak. 

Sevdiklerinize veya bir psikoloğa güvenmede sorun mu yaşıyorsunuz? Konuşmak istemiyor musunuz? Öyleyse yaz. Terapötik yazma egzersizini hiç duydunuz mu? Yazı terapisi ile olumsuz düşünceleri bırakacaksınız ve onlar da senin içinde yaşamayı ve ebedileşmeyi bırakacaklar.

😍 Bu içeriği okuyanlar bunları da çok sevdi! 

🔗 Ruh Sağlığı: önemi, ölçütleri ve güçlendirilmesi

🔗 Kendinden şüphe etmene neden olan 16 gaslighting cümlesi

Yazar notu: Sosyal medya toksik pozitifliği besliyor

Toksik pozitiflik sosyal ağlarda sıklıkla tekrarlanıyor. Mutsuzluktan kurtulmak için, her ne pahasına olursa olsun pozitif ol, pozitif kal. Bu sizce mümkün mü? Bir insanın hayatında olumlu deneyimler olduğu kadar olumsuz deneyimler de vardır. Sizi siz yapan tüm bu deneyimlerin toplamıdır.

Peki toksik pozitiflik nasıl engellenir? Hesaplarınızı sonsuza kadar silmenize gerek yok, sadece biraz temizlik yapın. Bazı gönderileri gördükten sonra melankolik olduğunuzu, ve şüpheye düştüğünüzü fark ederseniz, takibi bırakın.

Mutsuz hissetmek veya iyi hissetmemek anormal değildir.

🤗"KENDİNİ DİNLE, KABUL ET VE MUTLU OL! HEMEN ŞİMDİ, BAŞLA..."
#BornToBeMe

Kaleme alan Yudum , Wengood yazarı

🤩Hayatımı fiziksel ve zihinsel harekete adadım. 🖋️Yazmayı, 💭düşünmeyi, 📖okumayı ve 🔎araştırmayı çok seviyorum. 😺💕🧘‍♀️Kedim ve yoga matım vazgeçilmezim.

En yeni makaleler

50 soruluk arkadaşlık testi ✅ | Arkadaşını ne kadar tanıyorsun?

Arkadaş çevremiz bizim için önemli bir sosyal destek alanını oluşturuyor. Arkadaşların seni ne kadar tanıyor? Veya sen arkadaşını ne kadar tanıyorsun? Hiç merak ettin mi? Arkadaşlıklarınızın ne durumda olduğunu öğrenmek veya birbirinizi daha iyi tanımak için çok etkili ve eğlenceli bir yöntem var: Arkadaşın ile birbirinizi yeniden keşfetmek ve yeniden bağ kurmak için 50 soruluk arkadaşlık testi ile tanışın! Ayrıca, arkadaşlarla paylaşmak için mükemmel bir test! 😊😉

Hayal kırıklığı yaşamaktan korkmak (benim hikayemden notlar)

Hayal kırıklığına uğramaktan korkuyorum. Başarısız olmaktan korktuğum için hiçbir şey yapmıyorum. Ya da içim rahat bir şekilde hiçbir şey yaşayamıyor, andan ve hayattan keyif almak konusunda kendimi sabote etmekten vazgeçemiyorum. İnsanların bana bakış şeklini saplantı haline getiriyor ve kendim olmakta zorlanıyorum... Peki hayatın bir rekabet olduğunu kim söyledi? Her şekilde mükemmel olmak zorunda mısın? Bir adım geri atarak, özgüven kazanarak ve zihnimi tekrar düzenleyerek hayal kırıklığına uğramaktan korkma eğilimine bir son vermek mümkün. Benim hikayem şöyle…

Narsist düzelir mi? Bir narsist değişebilir mi?

Narsist bir insanla tanışıp onu sevmiş bulunduysanız, muhtemelen yukarıdaki soru aklınızdan geçiyordur. Narsist kişilik bozukluğu tanısı olan insanlar empatiden yoksundur, kendisini başkalarından üstün görür. Bu durum, narsistlerle yakın ilişki kuran diğer insanları ruh sağlığı ve duygusal olarak yıpratabilir. Gerçek şu ki, narsistik kişilik bozukluğu olan bir insanda, toksik özellikler o kadar derinlere işlemiştir ki, değişme ve daha iyi insanlar olma ihtimalleri yoktur. Bir narsistin değişemeyecek olduğunu kabul etmek, ve kişinin kendine bunu itiraf etmesi, kendi psikolojik sağlığı için oldukça önemlidir.

⚠️ Narsist insanı tanımak için bu işaretlere dikkat edin!

Patronunuz, eşiniz, veya sevdiğimiz bir yakınımız... Gün gelir hepimiz narsist bir sapkınla karşılaşabilir ve yıkıcı bir sarmalın içine çekilebiliriz. Peki kimdir bu narsistler? Onları nasıl tanıyabiliriz? İşte çevrenizdeki narsist biri varsa tespit etmek için 10 işaret!

Obsesif Kompulsif Bozukluk (OKB) hakkında bilmeniz gerekenler

Ben OKB olan insanlar arasında değilim, ancak bu oldukça yaygın bir hastalık. Türkiye’de büyük toplum kesimlerinde yapılan araştırmalarda OKB'nin her 100 kişiden 2-3'ünde görüldüğü saptanmış. Obsesif kompülsif bozukluk sahibi değilim fakat, sevdiğim bir yakınım ile bu sınavı beraber verince, bir yazı kaleme almak istedim. Endişeleri nedeniyle, bir takım şeylerin uzun süre takıntılı bir şekilde kafasını meşgul ettiğine şahit oldum. OKB'yi tanımlayan şey işte budur, bu hislere neden olan anksiyete ve atakları. Peki OKB nasıl tedavi edilir? Obsesif Kompulsif Bozukluğa neler sebep olur? Hadi açıklayalım!

Kendini sınırlamana neden olan inanç kalıpları | 🚫 TOP15

"Ben zaten şöyleyim", "Ben zaten böyleyim", "Ben yapamam...", “Benden olmaz…” Kendi kendini sabote etmene neden olan sınırlayıcı düşünceler, gerçek potansiyelini küçümsemene neden olur. Kendine farketmeden koyduğun bu sınırlar, öz motivasyonunu ve kendini gerçekleştirme girişimlerini engeller. Kısacası, kendin olmanı engeller. Herkesin deneyimi kendine, ama sınırlayıcı düşünce kalıpları az çok aynı. En yaygın 15 sınırlayıcı düşünce ve inançları kendinizden uzak tutmak için önce farkına varın.

Varoluşsal sancılar : Rahat atlatmak için yardım almaktan çekinme

Hayatın bir noktasında anlamı ve amacı aramaya başlamak. Varoluşsal bir sancı yaşamak için illa “30 yaş sendromu”nun gelmesini beklemeniz gerekmiyor maalesef, ergenlik desem, lise sıraları desem... Gözünüzde canlandı mı? Varoluşsal sancılar sırasında her şeyi sorgulamak mümkün: romantik ilişkileri, iş hayatını ve hatta yaşadığınız evi, neredeyim? ne yapıyorum? Kendini sorgulamak ve hayatla ilgili tüm bu soruları sormak sizi, kararlar almaya ve her şeyi değiştirmeye yöneltebilir. Peki neden bu sancıları yaşıyoruz? Ve varoluşsal sancıların nasıl üstesinden gelebiliriz?... bunları konuşalım!

🥊 Psikolojik savunma mekanizmaları nelerdir?

Herhangi stresli bir durumdan kaçınmak için kendi kendinizi farkında olmadan "kandırıyor" olabilirsiniz. İnsanlar gündelik hayatlarını yaşarken, psikolojik dengelerini koruyabilmek amacı ile çeşitli psikolojik savunma mekanizmaları kullanırlar. Bu savunma mekanizmaları hali hazırda kişinin kötü duygu ve düşüncelerden kaçınmasını, daha az psikolojik gerilimler yaşamasını sağlıyor olsa da, sorunların asıl kaynağı da olabiliyor. Savunma mekanizmaları egonun üzerindeki baskı ile başa çıkabilmek için oluşturulmuş düşünce, tutum ve davranışlardır... En yaygın örnekleri ise; inkar veya yadsıma, erteleme, bastırma, yön değiştirme, yansıtma, mizahlaştırma, somatizasyon vb.

Yas tutan birine baş sağlığı mesajları | 🖤 Taziye mesajları

Yaşam öyle yaratılmıştır ki sonunda hep bir son/başlangıç vardır. Doğadaki tomurcuklar gibi döngümüz, devir daim mi, bilmiyorum ama ne yazık ki ölüm bizi sevdiklerimizden ayırabiliyor. Geride kalanlara ne diyeceğini bilmek zor. Yakını vefat eden birine nasıl baş sağlığı dilenir? Kelimeler bazen kifayetsiz hissettirse de güçlüdür. Bir acıyı dindirmiyorsa da en azından biraz olsun yatıştırabilir. Sıradan bir “başın sağolsun” yerine çok daha içten, doğal ve samimi taziye mesajları örnekleri baş sağlığı dileklerinizi iletmek için size yardımcı olabilir.

Toksik romantik ilişkilere dair 10 kırmızı çizgi 🚩

Toksik bir ilişki aslında sinyallerini tanışma veya flirt aşamasında veriyor. Bu yüzden toksik bir ilişkiye başlamamak için tehlikeli sinyallerin bir listesini yapalım dedik. İçinde bulunduğun ilişkinin toksik olduğunu gösteren 10 kırmızı çizgi! 🚩

🎧 Spotify

İşe gidip gelirken, yürüyüşe çıkarken, yemek yaparken veya uyumadan önce size eşlik etsin. Wengood Podcast serisi: RDV Coaching'i kaçırma! 

🎥 Youtube

Aslı ile Yoga seansları!

Mentor Özlem Şen ile RDVCoaching serisi Youtube'da da devam ediyor olacak! 

Kanala 💜abone ol , 🔔 bildirim zilini aç ve tabii, 👍videoları beğenmeyi ve ✍🏻 bize yorumlardan ulaşarak hangi konularda içerik istediğini söylemeyi unutma!

Ayrıca: En sevilen içerikler, günlük mutluluk, destek ve motivasyon dozları için; 

Instagram📸

📍Pinterest